Haberler

Kck Davasında Avukatlar Salonu Terk Etti

Abone Ol

KCK terör örgütünün basın komitesine ilişkin 36'sı tutuklu 44 kişi hakkında açılan davada sanık avukatları duruşma salonunu terk etti.

KCK terör örgütünün basın komitesine ilişkin 36'sı tutuklu 44 kişi hakkında açılan davada sanık avukatları duruşma salonunu terk etti. Mahkeme, tutuklu sanıkların durumu konusunda savcılıktan yazılı görüş alındıktan sonra dosya üzerinden karar verilmesine karar vererek, duruşmayı 12 Kasım'a erteledi.

İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 3. duruşmaya tutuklu sanıklar ve bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Tutuklu sanıkların büyük bir kısmının 12 Eylül darbesini protesto etmek için siyah giydikleri gözlendi. Davanın ilk 2'nci duruşmasında yaşanan olaylar nedeniyle alınan ara karar doğrultusunda BDP milletvekilleri Hasip Kaplan, Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel'in de bulunduğu izleyiciler duruşma salonuna alınmadı.

Duruşmada ilk olarak söz alan Avukat Ercan Kanar, duruşmaların seyircisiz yapılması kararından vazgeçilmesini isteyerek, mahkemenin de daha sabırlı davranması gerektiğini belirtti. Mahkeme Başkanı Ali Alçık da, buna cevap olarak, "Mahkememiz gayet sabırlı davranıyor" dedi.

Taleplere ilişkin görüşü sorulan Savcı İsmail Işık, iddianamenin iade taleplerinin reddedilmesini istedi. Savcı Işık, CMK'nın 202/1. maddesi gereğince sanıkların meramını anlatacak şekilde Türkçe bildiğini belirterek, sanıkların Kürtçe savunma isteklerinin reddedilmesine karar verilmesini talep etti.

Mahkeme, verdiği aranın ardından aldığı kararları açıkladı. Mahkeme Başkanı Ali Alçık, "Kararlarımızı açıklamadan önce belirtmek isterim ki burada yargılananlar ne Kürt halkı ne de gazetecilerdir. Buradaki sanıkların, Yargıtay tarafından terör örgütü olduğu tescillenen KCK'ya üye oldukları iddiasıyla yargılamalarını yapıyoruz" dedi.

Mahkeme Başkanı Alçık, Kürtçe savunma hakkı ve tercüman talebiyle ilgili olarak Lozan Antlaşması'ndan bugüne yasalara ve tarihsel sürece dikkat çekti. Kürtlerin azınlık olmadığına ve ülkenin asli kurucu milletinden olmasına vurgu yapan mahkeme, sanıkların Türkçe bildiğini ve tercüman aracılığıyla yapılacak yargılamanın duruşmaları uzatacağını belirtti. Adil yargılama açısından Türkçe savunmanın uygun olacağını ifade eden mahkeme, sanıkların da meramlarını anlatabilecek kadar Türkçe bildiklerini kaydetti. Mahkeme, Kürtçe savunma talebini "yasal temeli" olmadığı gerekçesiyle reddettiklerini bildirdi. Duruşmanın Silivri Cezaevi'ndeki duruşma salonunda yapılmasının düşünülmesine hükmeden mahkeme, duruşmanın ses ve görüntü kaydı alınarak yapılması talebini de reddetti.

Kararların ardından söz alan avukat Sinan Zincir, "Burada yargılanan Kürt halkı ve Kürt basınıdır. 12 Eylül'ün yıl dönümünde, 12 Eylül hukuku devam etmektedir. Bizler burada hukuki figürandan öte bir şey değiliz. Bu nedenle bugün itibariyle duruşmadan ayrılıyoruz. Yarın yine gelip görevimize devam edeceğiz" dedi.

Avukatların salondan ayrıldığı sırada da tutuklu sanıklar ağızlarına siyah bant bağladı. Ağızlarında siyah bant takan sanıklar, heyete arkalarını dönerek mahkemenin kararlarını protesto etmek için alkışlamaya başladı. Mahkeme başkanı da salonun boşaltılması talimatını verdi. Bütün sanık avukatları toplu halde salonu boşaltırken, Vatan gazetesi muhabiri Çağdaş Ulus'un avukatı Hüseyin Ersöz salondan çıkmadı. Mahkeme başkanı, Ersöz'ün diğer avukatlarla birlikte çıkmadığını tutanağa geçirdi.

Avukatların salonu terk etmesinin ardından mahkeme, tutuklu sanıkların durumu konusunda savcılıktan yazılı görüş alındıktan sonra dosya üzerinden karar verilmesine karar verdi. Duruşmayı 12 Kasım'a erteleyen mahkeme, davalara Silivri Cezaevi Kampüsü'nde yer alan büyük duruşma salonunda devam edilmesine hükmetti. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Ali Alçık İstanbul Politika Güncel Kck Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title