Kıbrıs Müzakere Süreci - Kıbrıs Türk Tarafının Müzakerecisi Olgun
Kıbrıs müzakere süreci-Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Olgun: -"Kıbrıs müzakere sürecinde Türkiye yetkilileriyle KKTC Cumhurbaşkanlığı en üst düzeyde temasları devam ediyor.
Kıbrıs müzakere süreci-Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Olgun: -"Kıbrıs müzakere sürecinde Türkiye yetkilileriyle KKTC Cumhurbaşkanlığı en üst düzeyde temasları devam ediyor. Türkiye'nin çözüm sürecinde Kıbrıs Türk kesimine mutlak desteği sürece önemli bir katkı koyuyor"-"Kıbrıs açıklarında bulunan hidrokarbon kaynakları, iyi yönetildiği takdirde nimet olabilir ancak kötü yönetildiği takdirde gerginlik, rekabet ve çatışmaya dönüşebilir"-"Çözüme ulaşılması ekonomik açıdan her iki tarafa da olumlu yansımaları olacak. Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki işletmeler için Türkiye pazarının açılacak, Kıbrıs Türk kesimi üzerindeki sınırlamaların kaldırılacak ve hidrokarbon kaynakları en karlı bir şekilde pazarlanabilecek" Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Ergün Olgun, Kıbrıs müzakere sürecine ilişkin Türkiye yetkilileriyle KKTC Cumhurbaşkanlığı'nın en üst düzeyde temaslarının devam ettiğini belirterek, "Türkiye'nin çözüm sürecinde Kıbrıs Türk kesimine mutlak desteği sürece önemli bir katkı koyuyor" dedi. Müzakereci Ergün Olgun, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında, müzakere sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Olgun, Kıbrıs'ın adasının bulunduğu coğrafyanın, adadaki iki halktan birinin diğeri üzerinde yetkili olamayacağı, egemenliğin iki topluma ait olduğu ve siyasi eşitlik gerçeklerinin değişmez unsurlar olduğunu vurguladı.Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar arasında normal olmayan ilişkinin işbirliğine dönüştürülmesi gerektiğini belirten Olgun, işbirliğine dönüştürme sürecinin "kabak tadı vermeye başladığını" taraflar arasında "yorgunluk" yarattığını bildirdi.Mevcut durumun sürdürülemez olduğunun, bunun 11 Şubat 2014'de iki lider tarafından kabul edilen ve yol haritası olarak görülen ortak açıklamada da belirtildiğini vurgulayan Olgun, "Hedef, Doruk antlaşmaları çerçevesinde ortaya çıkan ve son olarak iki tarafın 11 Şubat'ta imzalamış olduğu ortak açıklama metninde çizilen hedefin gerçekleştirilmesidir" diye konuştu.Olgun, Kıbrıs açıklarında bulunan hidrokarbon kaynaklarının iyi yönetildiği takdirde nimet olabileceğini ancak kötü yönetildiği takdirde gerginlik, rekabet ve çatışmaya dönüşebileceğine işaret etti. Olgun, adanın bir bütün olarak Avrupa Birliği'ne alınma olasılığının da 2004 öncesi bir fırsat olduğunu ancak, Kıbrıs Rum tarafının AB üyeliğini Kıbrıs sorunundan çözüm olsa da olmasa da koparmayı başardığını anlattı.Kıbrıs Rum tarafının bugün ise hidrokarbon yataklarının keşfi ve kullanımını Kıbrıs çözüm sürecinden ayırmaya çalıştığını belirten Olgun, "Kıbrıs Rum Kesimi aynı şeyi şimdi hidrokarbon konusunda yapmaya çalışıyor. Yani hidrokarbon konusunu bir antlaşmanın sonrasına ertelemek suretiyle ikisinin arasındaki bağı koparmaya çalışıyor. Bu, hidrokarbon konusunun bir katalizör olarak hizmet etmesini ortadan kaldıracak bir amaçtır" ifadesini kullandı.Kıbrıs Rum Yönetimi'nin hidrokarbon arama hakkını "Kıbrıs Cumhuriyeti'nin" egemenlik hakkı olarak gördüğünü, statükonun devamını sağlamaya yönelik bir mücadele olduğunu vurgulayan Olgun, adada ortaklık devletinin geçekleştirilmesi için siyasi eşitlik temelinde adımlar atılmasına ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.-Çözüm, bölgeye istikrar getirirOlgun, Kıbrıs Türk tarafı adına Türkiye'nin ilan ettiği Navtex çerçevesinde çalışma yürüten Barbaros Hayrettin Paşa sismik araştırma gemisinin araştırmalarını tamamlamak üzere olduğunu, bunun yanında teknik gerekçelerle Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından yaptırılan araştırma çalışmalarının da durma olasılığının bulunduğunu söyledi. Olgun, Kıbrıs Türk tarafının ön şartsız müzakere masasına dönülmesinin sağlanması çabası içerisinde olduğunu bildirdi.Kıbrıs'ta bir çözüm olması durumunda bölgede işbirliği için oluşacak imkanların bugün her iki tarafın da içinde bulunduğu ekonomik zorlukların aşılması için de bir teşvik edici unsur olarak durduğuna işaret eden Olgun, adada bulunacak bir çözümün bölgeye istikrar gelmesi için önemli bir katkı koyacağını belirtti.Çözüme ulaşılmasının ekonomik açıdan her iki tarafa da olumlu yansımaları olacağına dikkati çeken Olgun, Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki işletmeler için Türkiye pazarının açılacağını, Kıbrıs Türk kesimi üzerindeki sınırlamaların kaldırılacağını, hidrokarbon kaynaklarının en karlı bir şekilde pazarlanabileceğini anlattı.Olgun, bir çözüme ulaşılmasında Kıbrıs Rum tarafının eşitliğe karşı olmasının en büyük engeli teşkil ettiğine değinerek, "Birinci tehlike, Rum'da kurumsallaşan, siyasi kültürde Kıbrıs Türkü ile siyasi eşitlik zemininde bir yetki paylaşımına ve iki kesimliliğe karşı olan kararlı tavırdır" dedi.-Türkiye sürece olumlu katkı sağlıyorKıbrıs çözüm sürecine ilişkin Türkiye yetkilileriyle KKTC Cumhurbaşkanlığı'nın en üst düzeyde temaslarının devam ettiğini belirten Ergün Olgun, "Türkiye'nin çözüm sürecinde Kıbrıs Türk kesimine mutlak desteğinin sürece önemli bir katkı koyuyor" dedi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanlığı görevine atanan Espen Barth Eide'nin de çözüm sürecindeki rolünün olumlu olduğunu vurgulayan Olgun, Eide'nin pozitif ve yaratıcı bir yaklaşım sergilediğini söyledi.Ergün Olgun, federal yapıların temelinde yetki paylaşımının yattığını ifade ederek, federal çatı altında bir antlaşmayı hedefleyen süreçlerin de farklı amaçlar için kullanılmaması gerektiğini kaydetti. -Kıbrıs müzakere süreci -Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Olgun