Haberler

Kıbrıs'ta Çözüm Umudu Artıyor

Abone Ol

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Ahmet Kaptan ile röportaj- Kamu-İş Genel Başkanı ve Hür-İş Genel Başkan Yardımcısı Sami Dilek ile röportaj- Hür-İş Genel Başkanı Yakup Latifoğlu ile röportaj Kıbrıs'ta çözüm umudu artıyor- Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Kaptan: - "Verimsiz bir noktaya geldik.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Ahmet Kaptan ile röportaj- Kamu-İş Genel Başkanı ve Hür-İş Genel Başkan Yardımcısı Sami Dilek ile röportaj- Hür-İş Genel Başkanı Yakup Latifoğlu ile röportaj Kıbrıs'ta çözüm umudu artıyor- Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Kaptan: - "Verimsiz bir noktaya geldik. Üretemiyoruz. Ürettiğimizi satamıyoruz. Ekonomik olarak da Kıbrıs Türkleri olarak büyük sıkıntılar içerisindeyiz. Bana göre doğru bir çözüm arayışı içindeyiz"- Kamu-İş Genel Başkanı Dilek: - "Özelikle toprak noktasında gerçekçi ciddi adımlar atmak lazım. Herkesin konumu, yeri, evi, yurdu nerde olacak açık ve net topluma sunmamız lazım"- Hür-İş Genel Başkanı Latifoğlu: - "Çözümün sağlayacağı fayda, dünya ile bütünleşmemiz, ekonomimizin üzerindeki ambargoların kaldırılması ve ülke içindeki belirsizliğin son bulacak olmasıdır" KKTC'deki sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Kıbrıs sorununun siyasi eşitliğe dayalı iki kesimli ve iki toplumlu federal devlet temelinde çözülmesi yolunda adada yürütülen müzakere sürecinden umutlu. Çözümün en önemli sonuçları olarak Kuzey Kıbrıs'ın yeniden dünya ile bütünleşmesi, ambargoların ve mülkiyet konusundaki belirsizliklerin ortadan kalkacak olması gösteriliyor.Konuyla ilgili AA muhabirinin sorularını cevaplayan Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Ahmet Kaptan, daha önceki dönemlerde yapılan müzakerelerde bir tarafın olumlu, diğer tarafın olumsuz yaklaşımı olduğunu ancak hali hazırdaki süreçte ise her iki tarafın da çözümden yana olduğunu belirtti.Çözüm için KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum lider Nikos Anastasiadis'in elini taşın altına koyduğunu ifade eden Kaptan, sivil toplum örgütlerinin de sürece destek vermesi gerektiğini söyledi.- "Kıbrıslı Türkler ürettiklerini satamıyor"Yıllardır süregelen çözümsüzlükten ötürü Kıbrıslı Türklerin ciddi kayıpları olduğuna dikkati çeken Kaptan, "Kıbrıslı Türkler çok üretken bir toplum olmasına rağmen maalesef ürettiklerini satamadıkları için üretimden koparılmıştır" diye konuştu. Kaptan, adada barışın turizmi canlandıracağı gibi yabancı yatırımcıların gelmesine ve yeni iş alanları açılmasına olanak sağlayacağını dile getirdi."En olumsuz dönemlerde bile umudumuzu yitirmedik. Hep ileri baktık ve çözüme inandık" diyen Kaptan, süreçle ilgili yapıcı eleştirilerini de ortaya koyduklarını söyledi.Kaptan, Rum tarafındaki milliyetçi çevrelerin "bir kaşık suda fırtına kopararak", görüşmelerle ilgili gerçeği yansıtmayan haritalar dağıtmasının, toprak tavizi noktasında yaptıkları çığırtkanlıkların, 1974'ten sonra adaya yerleşen veya Kıbrıs'ta doğan nesiller üzerinden siyaset yapmaya çalışmasının kendileri için endişe kaynağı olduğunu, bunların çözülmesi için de ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.- "Artık biz de 'malımız maldır' demek istiyoruz"Kamu-İş Genel Başkanı ve Hür-İş Genel Başkan Yardımcısı Sami Dilek ise Rum tarafının girişimleri sonucunda Türk kesimine uygulanan ambargoların Kıbrıs Türk halkının uluslararası toplumdan koparılmasına neden olduğunu hatırlattı. Dilek, "Verimsiz bir noktaya geldik. Üretemiyoruz. Ürettiğimizi satamıyoruz. Ekonomik olarak da Kıbrıs Türkleri olarak büyük sıkıntılar içerisindeyiz. Bana göre doğru bir çözüm arayışı içindeyiz" diye konuştu.1974 Barış Harekatı sonrasında adada oluşturulan iki kesimli yapıdan memnun olduklarını ifade eden Dilek, çözümün en önemli sonucunun mülkiyet konusundaki belirsizleri ortadan kaldırması olacağına dikkat çekti. Dilek, ülkenin gerek iç gerekse dış politikada beraberlik içinde olmasının, geleceğini ve ekonomisini her yönden iyi bir noktaya getirmesinin de çözüm kadar önemli olduğunu vurguladı.Dilek, 1974'ten bugüne toprak ve mülkiyet konusunda yaşanan belirsizliğin Kıbrıs Türk halkına zarar verdiğini belirterek, "Özelikle toprak noktasında gerçekçi ciddi adımlar atmak lazım. Herkesin konumu, yeri, evi, yurdu nerede olacak açık ve net topluma sunmamız lazım. Herkes ne yaptığını bilsin" dedi.Belirsizliğin toplumun psikolojisini bozduğuna işaret eden Dilek, "Artık biz de evimize bir çivi çakmak istiyoruz. Artık biz de 'malımız maldır' demek istiyoruz. Kıbrıs Türk'ünün, bana göre çözümün, bu anlaşmanın odak noktası mal mübadelesindedir" ifadelerini kullandı.Yıllarca siyasetin ve halkın içinde olmuş, bakanlık, başbakan yardımcılığı yapmış Cumhurbaşkanı Akıncı'ya güvendikleri vurgulayan Dilek, ancak toplumdaki endişeleri gidermek adına müzakere süreciyle ilgili daha şeffaf olunmasını istedi. "Her kafadan bir ses çıkıyor. Herkes bir şeyler konuşuyor. Rum tarafında basın bazı şeyler ortaya atıyor" diyen Dilek, daha önceki dönemlerde müzakereler hakkında sivil toplum örgütlerinin bilgilendirildiğini hatırlattı ve bu uygulamanın bugün de sürdürülmesi gerektiğini söyledi.- "Soyutlanmış bir ülkede yaşamayı kimse istemez"Hür-İş Genel Başkanı Yakup Latifoğlu ise ülkesini seven herkesin çözümden yana olduğunu dile getirdi. "Dünyadan soyutlanmış bir ülkede yaşamayı kimse istemez" şeklinde konuşan Latifoğlu, Rum tarafının isteklerinden fedakarlık edememesinin ve bazı yetkileri paylaşmaktan uzak tavır sergilemelerinin çözüme ulaşmayı geciktirdiğini kaydetti.Şubat 2014'te imzalanan ortak açıklama metninde tarafların siyasi eşitliğine dayanan, iki kurucu devletin oluşturacağı bir federasyonun hedeflendiğini aktaran Latifoğlu, Akıncı'nın seçilmesiyle "büyük bir heves ve umutla" müzakerelere başlandığını anımsattı.Latifoğlu, "Şu ana kadar her ne kadar görüşmenin içeriği bizden gizlense de sonuçta halkın beklediği bir çözüm şekline ulaşılabileceği umudunu muhafaza etmekteyim" diye konuştu.Mülkiyet konusundaki belirsizliğin halk arasında tedirginlik yarattığını söyleyen Latifoğlu, "Bu konuda daha şeffaf bir tavır izlenmesi halinde zannederim Kıbrıs Türk halkı çözüm sürecine daha fazla dahil olacak. Eğer sandığa gitmesi gerekirse bilinçli olacak sandığa gidebilecek. Sayın Cumhurbaşkanının yapması gereken bu aşamada halkı bilgisiz bırakmamak" ifadesini kullandı.Çözümün Kuzey Kıbrıs'ın dünya ile bütünleşmesini sağlayacağını vurgulayan Latifoğlu, "Çözümün sağlayacağı fayda, dünya ile bütünleşmemiz, ekonomimizin üzerindeki ambargoların kaldırılması ve ülke içindeki belirsizliğin son bulacak olmasıdır çünkü bugün hem siyaseten hem ekonomik anlamda belirsizlik var. Mülk konusunda da sorgulanan bir durum söz konusu. Bunlardan soyutlanmış olacağız ve artık bu ülkede yaşayacak insanlar da sorunsuz, ateşkes durumunda olmaktan çıkıp dünya ile bütünleşmiş olacaklar" diye konuştu. Türkiye'nin Kıbrıs'a verdiği desteğe teşekkür eden Latifoğlu, şunları söyledi: "Kuzey Kıbrıs'la Türkiye'nin ilişkilerine bakıldığı zaman bu dünya kamuoyunda Türkiye'nin üstlendiği bir sorun gibi durmakta. Türkiye bunu her ne kadar sorun olarak görmese de dünya onu değişik platformlarda Türkiye'nin önüne sorun gibi çıkarmaktadır. Buradan Türkiye'ye teşekkür etmek isterim yanımızda sonuna kadar durduğundan dolayı. Bunlardan Türkiye soyutlanmış olarak daha güvenilir adımlarla yoluna devam edecek."

Kaynak: AA / Güncel

Ahmet Kaptan Kamu İş Türkiye Kıbrıs Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title