Kılıçdaroğlu'ndan 'Milliyetçilik Tartışmalarına' İlişkin Açıklama
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim milliyetçiliğimizi sorgulayanlar Süleyman Şah Türbesi'ni kendi topraklarından kaçıranlardır.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim milliyetçiliğimizi sorgulayanlar Süleyman Şah Türbesi'ni kendi topraklarından kaçıranlardır. Beni üzen nokta da budur" dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi'ni parti genel merkezinde topladı. Toplantı öncesi açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, CHP'ye ilişkin söylenen milliyetçilik tartışmalarına değindi. Kılıçdaroğlu, "Bizim milliyetçiliğimizi eleştiriyorlar. Milli olduklarını söylüyorlar. Ege adalarına sahip çıkamayanların milliyetçiliği boşunadır. Biz, Kıbrıs'a çıktığımızda milliyetçiliğimiz Kıbrıs'ın Beşparmak Dağları'na yazdık. Akdeniz'e yazdık. Bizim milliyetçiliğimiz lafla değil, eylemledir. Bizim milliyetçiliğimiz kafatası milliyetçiliği değildir. 80 milyonu vatanseverlik bağlamında kucaklayan bir milliyetçiliktir" ifadelerini kullandı.
Kararlı, tutarlı ve Türkiye'nin çıkarlarına odaklı bir dış politika güttüklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Esip savurmayız, bağırıp çağırmayız. Bizim partimizin yöneticilerinin nitelikleri budur. Oturur tartışırlar. O şunu söyledi bu bunu söyledi diye kısır tartışmalar içine asla girmemişlerdir. Bizi eleştirenler, bizim milliyetçiliğimizi sorgulayanlar Süleyman Şah Türbesi'ni kendi topraklarından kaçıranlardır.Beni üzen nokta da budur. Ege adalarına sahip çıkamayacak, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçıracaksın, kalkacaksın CHP'nin milliyetçiliğini sorgulayacaksın ve bir de sıkılmadan diyeceksin ki 'Ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına alırım'. Sevsinler senin milliyetçiliğini" dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasında şunları kaydetti:
"Biz, doğruluğun adresiyiz. Biz inançlı insanların adresiyiz. Biz, insan odaklı düşüncenin adresiyiz. Bizim, haklılığımızı hep tarih göstermiştir. CHP ne istiyor, neden CHP'ye bu kadar saldırıyorlar? CHP, iktidar değil, hadi iktidar olsa saldırsınlar eleştirsinler, saygı duyarız. İktidar değiliz ama sabah, öğle, akşam CHP'ye saldırıyorlar. Neden? Çünkü bizim ne istediğimiz biliyor ve ondan rahatsız oluyorlar. Ne istiyoruz biz? Biz güçlü ve onurlu bir Türkiye istiyoruz, her gün birisinin tokat attığı Türkiye bizim ağrımıza gidiyor. Türkiye'nin onuruyla oynuyorlar. Bu, bizim ağrımıza gidiyor. Biz katma değeri yüksek, ürün üreten, üniversite rektörlerinin kendisini siyasi partiye angaje etmediği bir Türkiye istiyoruz. Gözü kapalı bir Türkiye istemiyoruz. Biz, zengin bir Türkiye istiyoruz. Biz, yaratılan her katma değeri, artan her milli değerin işçi, çiftçi arasında eşit dağıtılmasını istiyoruz. Biz, medya özgürlüğü istiyoruz. Gazetecilerin hapiste olduğu Türkiye'yi dünyaya anlamazsınız diyoruz. Tahammül edemiyor, bizi eleştiriyorlar. Türkiye'nin yarı açık cezaevine dönmesini istemiyoruz. Elbette eleştiriler olacaktır, buna tabii ki itirazımız yok ama eleştirinin haklı ve mantıklı olması lazım. Haklı eleştiri olursa biz de hatamızı görürüz. Hepimiz oturur, kendimize çeki düzen veririz" ifadelerini kullandı.
"Biz, 94. yılımızda aynı talepleri, aynı kararlılıkla söylüyoruz" diyen Kılıçdaroğlu, "Biz taşeron işçilere kadro verilmesini istiyoruz. Size kadro verilinceye kadar bunu söyleyeceğim. Bizi üzen nedir? Bizi üzen, Hollanda'yı düşünün Konya'dan küçük. Hollanda'nın tarım ürünleri ihracatı 85 milyar Euro. Türkiye'nin 5 katından fazla, Konya'dan küçük bir ülke tarım ürünü ihraç ediyor. Ben bunu söyleyince vay efendim sen bunu nasıl söylersin? Halk seni seçti, bu soruyu sormalısın kendine. Dünya fındık üretiminin yüzde 70'i Türkiye'de. Fiyatı kim belirliyor biz belirleyemiyoruz. Fındıkçılara sesleniyorum, sizin alın terinizi götürdüler yabancılara peş keş çektiler" şeklinde konuştu.
RIZA SARRAF DAVASI
Amerika'daki Rıza Sarraf davasının konuşulduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Ben şimdi size o bakanların isimlerini ve aldıkları rüşvet miktarını tekrar söyleyeceğim. Zafer Çağlayan 28 seferde 52 milyon dolar rüşvet aldı. Kol saati ve piyano hariç. Muammer Güler, bu orta derecede, 10 seferde 10 milyon dolar rüşvet aldı oğlunda kendi boyunda kasalar çıktı. Egemen Bağış, içlerinde en garibanı bu, 3 seferde 1 buçuk milyon dolar rüşvet aldı. Öbürlerine çuvalla buna çikolata kutusunda gidiyordu. Kur'an'ı Kerim'le dalga geçen kişi. Herhangi bir vatandaş bunu söyleseydi, kıyamet kopardı. Bu ülkede namaz kılan, orucunu tutan bütün Müslümanlara sesleniyorum, 'Bakara, makara' diyen, Allah'ın kelamıyla dalga geçen insanı yanınızda tutacak mısınız, tutmayacak mısınız? Amerika'da Zafer Çağlayan yargılanacakmış. Bize karşı 'pis kokular geliyor' diyor, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı. O pis kokulardan biz Türkiye'de burnumuzu tıkıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nde bakanlık yapmış birinin başka bir ülkede yolsuzluk nedeniyle yargılanması utanç vericidir" dedi.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde bir açıklamasının olduğunu belirterek, "Geçen gün sayın Erdoğan'ın bir açıklaması oldu, kendi il başkanları toplantısında, dedim herhalde Erdoğan siyaseti bırakacak. Yolsuzluğu bulaşanları kenara ayıracağız. Dedim herhalde kendisi ayrılacak. Tam tersi, kendi örgütüne söylüyor. Onların içinde dürüst insanlar var ki bazılarını ben bizzat tanıyorum, siz bütün bu örgütü yolsuzluğa bulaşmış örgüt olarak tanımlıyorsunuz. Eskiden şöyle derlerdi, bu CHP var ya bu CHP, her şeye muhalefet ediyor. Şimdi o değişti, herhalde muhalefet eden bir kişi var. Şimdi kendi örgütüne de muhalefet ediyor. Yolsuzluk yapanları bırakacaksan önce kendin ayrılacaksın, bir köşeye çekileceksin" açıklamasında bulundu.
Atletle çekildiği fotoğraflar üzerine yapılan tartışmalara işaret eden Kılıçdaroğlu, "Benim fotoğraflarımı, hele hele atletli fotoğraflarımı görünce kan beynine sıçrıyor. Tahammül edemiyor. Niçin doğruları duymaya tahammül edemiyor, kan beynine sıçrıyor. Oysa ben ona sadece ve sadece doğruları söylüyorum. Varsa bir hatam çıksın söylesinler. Olur ya biz de insanız, hata yaptıysak düzeltiriz" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile televizyon programına katılma isteğini tekrarlayan Kılıçdaroğlu, "Oturalım, iki medeni insan gibi konuşalım, cevap bile vermiyor. Ben şimdi bir tık ileri gideceğim, soruları ona önceden söyleyeceğim" diyerek Erdoğan'a soracağı soruları sıraladı.
(İHA)