Kılıçdaroğlu: Savcılara Sesleniyorum, Dik Durun, 76 Milyon Arkanızda
Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17 Aralık günü başlattığı yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından savcılara, "Yürekli olun, dik durun, 76 milyon insan sizin arkanızda" diye seslendi, polislere ise "Kim yolsuzluğun üzerine gidiyorsa hepsine destek vereceğiz" dedi.
Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17 Aralık günü başlattığı yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından savcılara, "Yürekli olun, dik durun, 76 milyon insan sizin arkanızda" diye seslendi, polislere ise "Kim yolsuzluğun üzerine gidiyorsa hepsine destek vereceğiz" dedi. Antalya'da bugün yapılan aday tanıtım toplantısındaki konuşmasını bu operasyona ayıran Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'a da "Çete varsa Bakanlar Kurulu'nu toplar bakarsın, çete lideri kim diyorsan aynaya bakarsın, emin ol göreceksin" diye seslendi.
Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya'da, partisinin il başkanlığınca Cam Piramit Sabancı Kongre ve Fuar Merkezi'nde, yaklaşık 3 bin kişinin katılımıyla düzenlenen aday tanım töreninde konuştu. Antalya'da Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin ve Erdoğan Toprak'ın eşlik ettiği CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin huzur içinde olmadığını söyledi. 30 Mart yerel seçimlerinin Türkiye'nin kaderini belirleyeceğini ve bu seçimlerin sadece Türkiye için değil, komşu ülkeler ve dünya için çok önemli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Ya karanlığa ya da 21'inci yüzyılın aydınlığına yürüyeceğiz. Hedefimiz 21'inci yüzyılın aydınlığına yürümektir" dedi.
"DİKTATÖRE DİZ ÇÖKTÜRDÜLER"
Türkiye'nin 2013 yılında iki büyük olay yaşadığını belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bunlarının ilkinin Taksim Gezi Parkı'ndan başlayan ve tüm Türkiye'ye yayılan eylemler olduğunu belirtti. Düne kadar Türkiye'nin, dünyanın sorunlarıyla ilgilenmiyor görünen gençlerinin tam aksine bir tablo çizdiğini anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizden öndeler. Türkiye'yi, dünyayı okuyor, Türkiye'nin sorunlarıyla ilgileniyor gençlerimiz. O Gezi Parkı'nda bir diktatöre diz çöktürdü gençlerimiz. O diktatör o gençlerin üzerine TOMA'larla, biber gazıyla, coplarıyla gitti. Canlarını verdiler ödün vermediler. O diktatörü diz çöktürdüler bütün dünyanın önünde. Onları alınlarından tek tek öpüyorum" diye konuştu.
Gezi Parkı eylemindeki gençlerinin sadece Türkiye'nin değil, Arap dünyasının da gelecek ve demokrasi umudu olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Arap dünyası bizim gençleri hayranlıkla izliyor, demokrasi mücadelesini örnek alıyorlar. Demokrasimizin, özgürlüğümüzün güvencesi bu gençlerimizdir" dedi.
AYAKKABI KUTUSU OLAYI
Kılıçdaroğlu, 2013'ün diğer büyük olayının ise 17 Aralık operasyonu olduğunu söyledi. "Dilimizde tüy bitti. 'Yolsuzluk var' dedik, anlattık, söyledik. 'Siyasi iktidar yolsuzluklarla besleniyor' dedik. Ama yeteri kadar anlatamadık, bir operasyon yapıldı bütün gerçekler ortaya çıktı" diyerek konuşmasına devam eden Kemal Kılıçdaroğlu, rüşvet operasyonundan 'Ayakkabı kutusu olayı' diye bahsetti.
Ak Parti'nin iktidara gelirken yolsuzluklarla mücadele sözü verdiğini ve "Kul hakkı yiyenlerin bu dünyada yeri yok" dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Tamamı yalanmış. Kul hakkı yiyenler asıl bunlar. Yiyiciler bunlar" dedi.
HORTUMCULAR VADİSİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Operasyonun arkasında çete var" sözleriyle kendisini savunmaya çalıştığını dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Kendisine şu çağrıyı yapıyorum, Bakanlar Kurulu'nu toplarsın, çete liderleri orada. Sen de baş lidersin. Yolsuzluk kolay bir olay değildir. Devletin bütün yasaları, bütün kurumları yolsuzluklara karşı kurulmuştur. O nedenle yolsuzluk için şeytan üçgenine ihtiyaç vardır. Bir tarafında siyaset olacak, bir tarafında bürokrat ve bir tarafında işadamı olacak. Bu üç tane adam şeytan üçgeni dediğimiz, üç köşe başını kuşattıkları zaman, bir araya gelmeden yolsuzluk olmaz. Devleti yöneten insan, siyaset kurumunun başında olan insan temiz olacak, dürüst olacak. O temizse aşağıdakilere temizlik gider. Kirli ise kirlilik zinciri aşağıya doğru gider. Bunlar ülkeyi hortumcular vadisine dönüştürdüler."
'KARA PARTİ' DEMENİZ LAZIM
Yolsuzluk operasyonunun Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük operasyonu olduğunu, 4 bakanının adının operasyona karıştığını belirterek konuşmasına devam eden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Yolsuzluklar yapılmış, arkadan gelecekler de var. İçlerinde bir iki kişi temiz var, tamamı kirli bunların. Kendilerine 'Biz AK partiyiz'. Ak olsanız başımızın üzerinde yeriniz var. Ama layık olduğunuz şey, 'Kara Partiyiz' demeniz lazım. Karasınız, kirlisiniz. Adaleti olmayan, kalkınması olmayan bu partiyi sandığa gömmek hepimizin boynunu borcu olsun" diye konuştu.
ÇETE LİDERİ ARIYORSAN AYNAYA BAK
Operasyonun ardından 4 bakan hakkında fezleke düzenleneceği konuşulurken, Bakanların 'koşa koşa' Ankara'ya gelip, bütün programlarını iptal ederken görevlerini bırakmak noktasında imtina ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Operasyonu yapan polisleri görevden aldılar. İstediğiniz kadar alın, gelen polis de namuslu olacaktır. Kim yolsuzluğun üzerine gidiyorsa hepsine destek vereceğiz" dedi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bakanın oğlunun evinde para sayma makineleri var. Allah aşkına, ellerin temiz değil mi, paranı sayamıyor musunuz? O kadar çok para var ki elle sayılamıyor. Emin olun hiçbir banka şubesinde 6- 7 para kasası yoktur. Düşünün yolsuzluğun boyutlarını. Türkiye'nin en büyük yolsuzluk operasyonu ama dünyanın da en büyük yolsuzluk operasyonu. Neden, dünyada kabinenin içinde çete oluşturulmamıştır. İlk kez bir Bakanlar Kurulu'nun içinde çete vardı ve o çete şu an görev başındadır. Şimdi diyorlar ki, 'Bunu dış mihraklar yaptı.' Ben buradan Recep Tayyip Erdoğan'a dünyanın en basit sorusunu soruyorum, o bakanın oğlunun yatak odasına milyonlarca doları, euroyu, kasaları, para sayma makinesini dış mihraklar mı getirdi koydu? O zaman sen de o dış mihrakın parçasının. Neden böyle bir şeye izin verdin? 11 yıldır ülkeyi yönetiyor, 'Devletin içinde çeteler var' diyor. Çete varsa Bakanlar Kurulu'nu toplar bakarsın, çete lideri kim diyorsan aynaya bakarsın, emin ol göreceksin."
BABA- OĞUL BERABER
Rüşvet operasyonu kapsamında oğlu tutuklanan İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğluyla yaptığı telefon konuşmalarını da hatırlatan ve Bakan Güler'in oğlunun ne yaptığını iyi bildiğini ileri süren Kemal Kılıçdaroğlu, bakanların istifa etmemesini eleştirdi.
Anadolu insanında 'utanma' diye bir kavramın hala var olduğunu, utanan insanın özür dileme, birkaç gün insan içine çıkamama gibi davranışlar sergilediğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Ama bunlar, ar damarı çatlamış insanlar. Yolsuzluk, hırsızlık yapıyorlar. Baba - oğul beraber yapıyorlar. Yolsuzluk konusunda babalarını utandırmadılar. 'Sen malı götürdün ama senin oğlun senden daha fazla götürdü' diyorlar" diye konuştu.
YOLSUZLUĞUN USTASI
Böyle bir ortamda Başbakan Erdoğan'ın 'ustalık' dönemi olarak adlandırdığı sürecin yolsuzluğun ve hırsızlığın ustalığı olduğunun ortaya çıktığını savunan Kemal Kılıçdaroğlu, "Ne menem bir usta olduğunu öğrendik. 'Yırtık ayakkabıyla siyasete girdim' diyordu. Şimdi yırtık ayakkabı kutusunun içinde milyonlarca dolarlar var. Yırtık ayakkabıyla girdin bu dünyanın en zengin başbakanlarından biri nasıl oldun? Ne derler 'Çok mal haramsız olmaz' derler. Emin olun öyle. Helal paranın ayakkabı kutusunda yeri yoktur, o haram paradır" dedi.
Konuşmasında salonda asılı olan Yunus Emre'ye ait "Emeksiz zengin olanın/ Kitapsız bilgin olanın/ Sermayesi din olanın/ Rehberi şeytan olur" dörtlüğünü okuyan Kılıçdaroğlu, "Bugüne ne kadar uyuyor. Bunların rehberi şeytan. Ben söylemiyorum, Yunus Emre çağların ötesinden söylüyor" dedi.
REJİM MÜCADELESİ
Türkiye'nin bir yol ayrımında olduğunu ve siyasi partiler arasındaki iktidar mücadelesinin artık tek parti devletine karşı bir rejim mücadelesine dönüştüğünü kaydeden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Şair Nazım Hikmet ve Abidin Dino arasında geçen 'Bana mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin' diyaloğuna atıfta bulunarak "Bunlar halkın mutluğunun resmini yapmadılar ama yolsuzluğun resmini çok güzel yaptılar" dedi.
VEKİLLİKTEN DE İSTİFA EDİN
Böylesi bir ortamda adı yolsuzluk operasyonunda geçen 4 bakanı da kapsayan kabine revizyonunu da yeterli bulmayan Kılıçdaroğlu, "Ne demek revizyon? Bütün dünya ayağa kalktı, 4 bakanın hakkında yolsuzluk iddiası var, onların çocuklarıyla ilgili iddialar var. 4 bakanın bir dakika orada kalmaması lazım. Milletvekilliğinden de istifa etmesi lazım" diye çağrıda bulundu.
POLİS VE SAVCILARA SESLENDİ
Konuşmasında polis ve savcılara da seslenen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"İktidarın polisi, zalimin, yolsuzluk yapanların, kul hakkı yiyenlerin polisi olmayın. Halkın polisi olun. Sizin maaşınızı iktidar ödemiyor. Sizin maaşınız, bu ülkenin 76 milyon insanının ödediği vergilerle ödeniyor. Tüyü bitmemiş yetim senin aylığını ödüyor. Eğer sen Recep Tayyip Erdoğan'ı dinleyip bu dosyaları kapatırsan iki elim senin yakanda olacak, ey polis kardeşim. 'Müslümanım' diyorsan, 'Temiz, ahlaklıyım' diyorsan, 'Benim görevim halka hizmettir' diyorsan o zaman zalimin polisi, zulüm yapanın polisi olmayacaksın. O zaman halkın polisi olacaksın, halkın çıkarlarını savunacaksın, polis kardeşim. Arkadaşların görevden alınabilir, yerine başa arkadaşlarını getirebilirler, ne olursa olsun sen onurunu, kimliğini koruyacaksın. Sen devletin çıkarlarını, demokrasiyi koruyacaksın, sen kimsesizlerin kimsesi olacaksın, zalimin yanında halkın yanında olacaksın."
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, savcıların ise hiçbir devlet memurunda olmayan bir göreve sahip olduklarını kaydetti. Savcıların sıfatlarının önünde 'Cumhuriyet' kelimesinin yer aldığını ve savcıların cumhuriyeti ve devleti korumakla görevli olduğunu söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Yolsuzluklara karşı mücadele eden savcı, zalimin emir eri değildir. Savcı zalimin sopası değildir. O savcılara sesleniyorum, yürekli olun, dik durun 76 milyon insan sizin arkanızda" dedi.
Kılıçdaroğlu, kendisinin operasyonla ilgili çok konuşmamakla da eleştirildiğini belirterek, "Yolsuzluk yapana, kul hakkı yiyene ne denir? Yolsuzluğu çıkıyor, namuslu dürüst adamsan Allah'tan korkup, kuldan utanmıyorsan ne diyeyim? İstediğin kadar otur, yediğin zehir zıkkım olsun. Otur orada" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ı 4 bakanın siyasete girmeden önce ve sonra olmak üzere mal varlıklarını açıklamaya davet ederek konuşmasını sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, "Siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset halk için çalışmaktır. Bunlar kendileri, yandaşları için çalıştılar. Gözünüz doymadı mı milyarları götürdünüz doymadı mı? Emin olun, inanarak söylüyorum kefene cep yaptırıp içine dolar doldurup beni öyle gömün diyecekler. Allah gözünüzü doyursun" diye konuştu.
İktidarın polis, bürokratlar, savcılar ve medya üzerinde bir baskı oluşturduğunu ve bu baskı ortamında 'milyoner' olurken mağdur olmaya da çalıştıklarını iddia eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Mağdur edebiyatına da son. Kim mağdur? Atama bekleyen öğretmen mağdur" dedi.
İktidarın yerel seçimde para dağıtacağını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Size verilen paraları alın, haram para dağıtana oy vermeyin" çağrısıyla konuşmasını tamamladı.
SALONDAN NOTLAR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katıldığı törende CHP'nin Antalya'daki 15 ilçe belediye başkan adayı açıklandı. CHP Antalya'nın en fazla oya sahip ilçesi Kepez'de eski Ak Partili belediye başkanı Erdal Öner'i aday gösterdi. Öner aynı zamanda Ak Parti'nin Kurucular Kurulu üyesiydi. CHP'nin Kepez hariç diğer adayları ise İbradı'da Serkan Küçükkuru, Korkuteli'de Hüseyin Çil, Gazipaşa'da Cemburak Özgenç, Aksu'da Cengiz Aldemir, Kumluca'da İsa Güzel, Alanya'da Sefik Türktaş, Elmalı'da Mehmet Tufan, Finike'de Öner Çırpar, Gündoğmuş'ta Sami Yüksel, Kaş'ta Ali İhsan Benli, Kemer'de Umut Güneş, Serik'te Muhammet Konur, Manavgat'ta Şükrü Sözen ve Döşemealtı'nda Turgay Genç şeklinde sıralandı.
Yaklaşık 3 bin kişinin katıldığı törende Taksim Gezi Parkı eylemlerinin klasiği 'Her yer Taksim her yer direniş' sloganı değiştirilerek 'Her yer rüşvet her yer yolsuzluk' şeklinde salondan yükseldi. - Antalya