Kırıkkale Üniversitesi 1'inci Savunma Sanayi Sempozyumu Başladı
Kırıkkale Üniversitesi Mavi Salon'da başlayan ve 2 gün sürecek 1'inci Savunma Sanayi Sempozyumu'nun açılışında konuşan Savunma Sanayi Müsteşarlığı AR-GE ve Teknoloji Yönetimi Dairesi Teknoloji Yönetimi Grup Müdürü Deniz Demirci, Türkiye'nin 2023 için çok ciddi hedefleri bulunduğunu, ilk hedefin ise dünyada en büyük 10 ülke ekonomisi arasına girmek olduğunu söyledi.
Kırıkkale Üniversitesi Mavi Salon'da başlayan ve 2 gün sürecek 1'inci Savunma Sanayi Sempozyumu'nun açılışında konuşan Savunma Sanayi Müsteşarlığı AR-GE ve Teknoloji Yönetimi Dairesi Teknoloji Yönetimi Grup Müdürü Deniz Demirci, Türkiye'nin 2023 için çok ciddi hedefleri bulunduğunu, ilk hedefin ise dünyada en büyük 10 ülke ekonomisi arasına girmek olduğunu söyledi.
Hedeflenen ekonomi için ihracatı 500 milyar dolar mertebesine çıkartacaklarını belirten Deniz Demirci, "Kişi başı milli gelirimiz 25 bin dolar olacak. Şu anda kişi başı milli gelirimiz 10 bin dolar civarında. 10 bin dolardan 25 bin dolara çıkartmak yeni bir anlayış gerektiriyor. Bu anlayışın bel kemiğini AR-Ge ve Teknoloji faaliyetleri oluşturuyor. Geçtiğimiz yıllarda çok önemli projeler Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) envanterine sunuldu" dedi.
Demirci, hali hazırda Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nda (SSM) yürütülen çok önemli tasarım projelerinin var olduğunu belirterek, "SSM olarak hedefimiz, önümüzdeki yıllarda savunma sanayinde dünyadaki şampiyonlar ligine girmek istiyoruz. Yeni dönemde misyonumuz, ülkemizin savunma ve güvenlik teknolojileri gelişimini sürekli kılacak, sanayileşme, teknoloji ve tedarik programlarını yürütmek. Vizyonumuz ise bu kapsamda savunma ve güvenlik teknolojilerinde ülkemizi üstün kılmak" dedi.
Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Genel Müdürü İzzet Artunç da Kırıkkale ve Savunma Sanayisi'nin birbiriyle özdeşleşmiş iki kavram olduğunu belirtti. Artunç, "Son 10-15 yıldır büyük bir kabuk değiştirme sürecindeyiz. MKEK, sadece kendi ordusunun ihtiyaçlarını tamamlamaya çalışan kurum olmaktan, bugün 30'u aşkın ülkeye ihracat yapan ve dünya perspektifinde marka olan bir ürün yelpazesiyle ürünlerini üretmeye çalışıyor. Dolayısıyla 10-15 yıldır sadece üretime dayalı bir sanayi olmaktan çıkıp, temelde AR-GE'den başlayıp, bütün aşamalarından geçen ve sonunda dünya ölçeğinde herkesin kabul edebileceği bir perspektifte ürün sunmaya çalışan kurum haline gelmeye çalışıyoruz. Bu süreçte en büyük ihtiyacımız olan husus yetişmiş insan gücüdür. MKEK, kendi fabrikalarında çalışan mühendisleriyle sadece onlarla sınırlı kalarak bunu başarması mümkün değil" diye konuştu.
SAVUNMA SANAYİ TÜRKİYE'DE ATILIM YAPTI
AK Parti Kırıkkale Milletvekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Oğuz Kağan Köksal ise savunma sanayinin bir ülkenin topyekün silah gücünden insan gücüne kadar giden bir sürecin tamamını kapsadığını dile getirdi. Savunma sanayisinin süratle değişen, her geçen gün yenilik isteyen bir konsept olduğuna dikkati çeken Köksal, "İktidar olduğumuz 13 yıllık dönemde en çok payı ayırdığımız ve en çok hedeflerimizden birisi savunma sanayini geliştirmek. Özellikle 'millilik' kavramını geliştirmek. Daha çok 'milli' kavramı üzerinde ve yeni üretimleri 'milli' yapmak adına gerekli imkanlar ayrılmıştır. Yüzde 80-85'lerde dışa bağımlı bir ülkeyken süratle bu rakamlar aşağı çekilmekte ve kendi milli üretimlerimizi yapmaya ve tasarımları ortaya çıkarmaya başladık. Savunma sanayi Türkiye'de övünülecek ve parmakla gösterilecek bir atılım yaptı. Hala askerimizin elinde yabancı menşeli, Alman patentli silahlar var. İlk defa MKEK'in yaptığı çalışmalar sonucunda inşallah askerimize milli piyade tüfeğini vereceğiz. Bunun da Türkiye için çok önemli bir dönemeç olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum" diye konuştu. - Kırıkkale