Kızının Eli Ayağı Oluyor
Edirne'de serebral palsi rahatsızlığı olan 22 yaşındaki Ecem Erkenciler, annesinin ilgisi ve sevgisiyle hayata bağlandı.
CİHAN DEMİRCİ - Edirne'de serebral palsi rahatsızlığı olan 22 yaşındaki Ecem Erkenciler, annesinin ilgisi ve sevgisiyle hayata bağlandı.
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Ecem, hastalığı nedeniyle sadece tekerlekli sandalyeyle hareket edebilmesine rağmen, annesi sayesinde her gün okulun yolunu tutarak, konsere ve kurslara gidebiliyor.
Kızının hastalığı nedeniyle üye olduğu derneğin başkanlığını da üstlenen 44 yaşındaki Serpil Erkenciler, yaptığı çalışmalarla engellilere ve ailelerine destek veriyor.
Edirne Engelli Gönüllüleri Derneği Başkanı Serpil Erkenciler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, topluma örnek bir evlat yetiştirmeyi amaçladığını söyledi.
Kızını serebral palsi hastalığına rağmen hayata dolu dolu hazırladığını belirten Erkenciler, "Ecem çok başarılı, hırslı ve istekli bir çocuk. Türk Dili ve Edebiyat Bölümü'nde öğrenim görüyor, arkadaşlarıyla arası çok iyi. Kızım da benim gibi elinden gelen mücadeleyi göstermeye çalışıyor." diye konuştu.
"Kızımı hiç yalnız bırakmıyorum"
Bazı kişilerin engellilere "Hiçbir işe yaramayan birey" şeklinde baktığını ifade eden Erkenciler, şunları kaydetti:
"Bizim gibi hayata dört dörtlük bağlanmak için mücadele edenler çoğaldıkça, bu kişilerin bakış açısının değişeceğine inanıyoruz. Ecem, Yunanca kursuna da gidiyor ve arkadaşlarıyla beraber dışarıda sürekli sosyal olmaya çalışıyor. Ecem ve benim için sosyallik 'günlerde', 'pazarlarda' gezmek değil. Çok güzel seminerlere ve konserlere katılıyoruz. Hayattan bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz. Kızımı hiç yalnız bırakmıyorum.
Fedakarlık değil bizim Ecem'le diyaloğumuz. Belki de birbirimizi tamamlıyoruz. Ben zamanında yapamadığım eksiklerimi kızımın sayesinde tamamlıyorum. Ecem kitap okumayı çok seviyor, ben de kitap okumayı onun sayesinde çok seviyorum. Konsere gitmeyi seviyor, ben de onunla birlikte konserlere gidiyorum. Ben de konserde 20 yaşında bir genç kız gibi eğlenebildim. Zamanında hayalimdi, hayalimi gerçekleştirememiştik, hayalim gerçekleşti."
"Engelliler sosyal hayatta olmalı"
Kızı sayesinde Edirne Engelli Gönüllüleri Derneği'ne katıldığını anlatan Erkenciler, "Herkesin birbirinden bir şey öğrenmesi çok önemli. Ecem daha önceden böyle bakmıyordu dış dünyaya ama kendi akranlarıyla ve kendi engeline sahip olan kişilerle oldukça o da örnekler alabiliyor, mücadele edebiliyor." dedi.
Erkenciler, derneğin başkanlığını üç yıldır yaptığını ve bu süre zarfında engellilere ve alilerine yardımcı olmaya çalıştığını dile getirdi.
Engellilerin sosyal hayattaki haklarının önemli olduğunu vurgulayan Erkenciler, "Mesela artık engelli kelimesinin yerine 'engellenen' kelimesinin kullanılması gerekiyor. Evet, engeli nedeniyle yürüyemiyor ama şartlar ona sunulduğu zaman her şeyi başarabiliyor. Yeni yapılan apartmanlarımızda yönetmeliklerle engelli aracının geçebilmesi için rampası olması gerektiği söyleniyor ama şöyle bir dışarıya çıktığınızda rampası olan apartman görüyor musunuz? Hayır, gördüğümüz zaman şaşırıyorsunuz. İşte bu sosyal hakları, toplumun içerisinde var oldukça ve kendimizi kanıtladıkça elde edebiliriz." diye konuştu.
Erkenciler, engellilerin herkesten daha fazla sosyal hayatın içerisinde yer alması gerektiğini kaydetti.
"Annem sayesinde"
Ecem Erkenciler de annesinin okula, kütüphaneye, konsere, kursa ve alışverişe giderken kendisini yalnız bırakmadığını söyledi.
Annesi sayesinde üniversiteyi kazandığını ve hayatın içerisinde aktif olarak yer aldığını anlatan Erkenciler, "Annemle çok iyi geçinebiliyorum, beni çok iyi anlıyor. Sabah uyandığımızda annem beni hazırlıyor. Okula annemin kullandığı arabamızla gidiyoruz. Üniversitedeki dersimden sonra geziyoruz, güzel vakit geçiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Erkenciler, annesiyle sosyal etkinliklere de katıldığını aktararak, "Konserlere, konferanslara ve seminerlere katılıyoruz. Türk Dili ve Edebiyat Bölümü okuyorum, olursa hayalim editörlük. Editör olamazsam, memur olarak atanmak istiyorum. Engelliler kendini severek yaşama bağlanmalı. 'Ben güzelim' demeli kendisine. Asla aşağılık kompleksine kapılmasınlar." diye konuştu.
