KOCAELİ Kaportacı anne- kız
kızKOCAELİ'nin Gölcük ilçesinde, Esmeray Mollahaliloğlu (40), çırak olarak işe girdiği oto kaporta tamirhanesini satın alıp, 16 yaşındaki kızı Fulya ile beraber işletmeye başladı.
kız
KOCAELİ'nin Gölcük ilçesinde, Esmeray Mollahaliloğlu (40), çırak olarak işe girdiği oto kaporta tamirhanesini satın alıp, 16 yaşındaki kızı Fulya ile beraber işletmeye başladı. Bu işe araçları çok sevdiği için başladığını belirten Mollahaliloğlu, kadınların istedikleri zaman her şeyin üstesinden gelebileceklerini vurguladı.
Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde oturan 3 çocuk annesi Esmeray Mollahaliloğlu, 2004 yılında çırak olarak başladığı oto kaportacıda zamanla işi öğrenip, usta oldu. Mollahaliloğlu, 2017 yılında kaportacı dükkanını satın aldı. Mollahaliloğlu, o tarihten itibaren en küçük kızı Fulya ile birlikte oto kaporta tamirhanesini işletmeye başladı. Araçları çok sevdiği için bu işe başladığını söyleyen Esmeray Mollahaliloğlu, kadınların istedikleri sürece her şeyi yapabileceğini söyledi.
'YILLARCA ÇIRAK OLARAK ÇALIŞTIM'
Çırak olarak başladığı tamirhaneyi satın alma sürecini anlatan Mollahaliloğlu, "Ben 2004 yılında araçları çok sevdiğim için böyle bir işe girmek istedim. İş aradım, iş bulamadım. Buradan bana teklif geldi. 'Asistan olarak bizimle çalışır mısınız" dediler. Ben de kabul ettim. Araç olunca iş değişti. Ben asistanlık yapmaya devam ettim ama çoğunlukla araçların üzerinde çalıştım. Yıllarca eleman olarak, çırak olarak çalıştım. 2017 yılında iş yerini üzerime devraldım. Ben işletmeye başladım. Kızım zaten benim yanımda, benim iş yerimde büyüdü. Sonra benimle çalışmaya başladı. Okul okumadığı için burada işe başladı. Aynı zamanda Çıraklık Eğitim'e gidiyor. Benim yanımda yetişiyor" dedi.
'KADIN MÜŞTERİLERİMİZ GELDİĞİNDE ÇOK MEMNUN OLUYORLAR'
Müşterilerin önce yadırgayıp daha sonra alıştığını söyleyen Mollahaliloğlu, "Sanayi ortamını herkes kötü bilir, ama asla kötü değil. Çok iyi bir yer. Kadınların da çoğunlukla çalıştığı bir yer. Çok güzel bir meslek. Kadınların yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Yeter ki istesinler. Ben işimden çok memnunum. Bazıları beni yadırgıyorlar ama özellikle kadın müşterilerimiz geldiğinde çok memnun oluyorlar. Beni gördüklerinde sanayi ortamı içerisinde rahat ediyorlar. Bu da benim hoşuma gidiyor. Erkek müşterilerimiz çoğunlukta, onlar bazen yadırgıyorlar, ama onlar da artık alıştılar bize. Müşterilerde güvensizlik başlarda oluyor, ancak onlar da zamanla alışıyorlar. Benim müşterilerim sabit müşteridir. İlk başta tedirgin oluyorlar ama araçlarını teslim aldıklarında bize güvenebileceklerini anlıyorlar. Sonra da araçlarını devamlı bana getiriyorlar. Kadınlara mesajım; yeter ki istesinler. İstedikten sonra her şeyi yaparlar. Ben kendimden biliyorum, kadınlar olarak biz erkeklerden daha güçlüyüz" diye konuştu.
'ARABALARLA İLGİLENMEYİ SEVİYORUM'
Annesi ile birlikte kaporta dükkanında çalışan Fulya Mollahaliloğlu ise, "Annem buralara çok yatkındı. Eskiden beri arabalarla çok ilgileniyordu. Ben de ufak tefek çekiç, tornavida falan tutmaya çalışıyordum. Sonra liseyi okumak istemediğimi söyledim. Ondan sonra çıraklık eğitimine devam ettim. Orada hem bu iş üzerine dersler alıyorum, hem de lise diplomamı tamamlıyorum. Arabalarla ilgilenmeyi seviyorum. Ev işleri bana çok yatkın değil. O yüzden bu işi yapmayı tercih ettim. Bana, 'O iş erkek işi, seni orada yargılamıyorlar mı??' dediler. İlk başta güvensizlik yapıyorlar, arabayı teslim etmek istemiyorlar. Ondan sonra alışıyorlar. Arkadaşlarımdan bazıları da dalga geçti. 'Neden erkek işi yapıyorsun. Kuaförlük yapabilirdin ya da başka bir iş yapabilirdin' dediler. Sonuç olarak bu benim kararım. O yüzden çok fazla söz etmelerine izin vermedim" dedi.