Kolezyum Zulüm Gören Hristiyanlar İçin Kırmızıya Döndü
İtalya'nın başkenti Roma'daki Kolezyum Amfitiyatrosu dünya genelinde zulme uğrayan, öldürülen Hristiyanları anmak için bir gecelik tamamen kırmızı ışıklandırıldı.
İtalya'nın başkenti Roma'daki Kolezyum Amfitiyatrosu dünya genelinde zulme uğrayan, öldürülen Hristiyanları anmak için bir gecelik tamamen kırmızı ışıklandırıldı.
Acı Çeken Kiliseye Yardım (ACS) adlı vakfın girişimiyle, kamuoyunun ve hükümetlerin dikkatini Hristiyanlara yapılan zulme çekmek için dün akşam düzenlenen törene, Vatikan Şehir Devleti Sekreteri Kardinal Pietro Parolin ve AP Başkanı Antonio Tajani de katıldı.
Gerçekleştirilen törende konuşan Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Antonio Tajani AP'nin, Hristiyanlara zulmü 'soykırım' diye tanımlayarak büyük cesaret gösterdiğini, şimdi bu cesareti, Birleşmiş Milletlerin (BM) de göstermesini beklediklerini söyledi. Rahip Santoro da anıldı
Törende, 2006 yılında Trabzon'da öldürülen rahip Andrea Santoro anısına bir dilek feneri de uçuruldu. Yaklaşık iki bin yıllık Kolezyum Amfitiyatrosu'nun yanı sıra, bombalardan bir kısmı zarar görmüş olan Halep'teki Sant'Elia Katedrali ve IŞİD'den kurtarıldıktan sonra Musul'da ilk kez geçen Aralıkta Noel ayini düzenlenen San Paolo Keldani Kilisesi de eşzamanlı olarak kırmızı renkte ışıklandırıldı.
Kolezyum'daki törende konuşan Kardinal Pietro Parolin, bugün hiç olmadığı kadar çok sayıda Hristiyan'ın, inancından dolayı ızdırap çekme gerçeğiyle karşı karşıya kaldığını belirterek, 'Halep ve Musul, köktendincilik ve jeopolitik çıkarların yol açtığı muazzam acıların simge yerleridir' dedi.
Parolin: Hristiyansız Ortadoğu'nun bir anlamı yok
Kardinal Parolin, gerek Hristiyanlar gerekse de diğer dinlere mensuplar bakımından dini özgürlüklerin sürekli tehdit adlında olduğunu da dile getirdi. Irak'taki Hristiyanların durumuna da değinen Parolin, 'Biz, savaşın bitmesi ve Ninova'ya Hıristiyanların geri dönmesini sağlayacak şekilde hemen yeniden yapılanmaya geçilmesini umuyorduk' diye konuştu.
Acı Çeken Kiliseye Yardım (ACS) vakfının bu yöndeki girişiminin, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve Bağdat yönetimi arasında tansiyonun yükselmesinden dolayı hayata geçirilemediğini hatırlatan Parolin, 'Hristiyansız Ortadoğu'nun bir anlamı olmadığı çok açıktır; onlar, o toprakların temel birer parçasıdır' ifadesini kullandı.
Tajani: Ne kadar az konuşursak o kadar Hristiyanların özgürlüğü ayaklar altına alınıyor
Antonio Tajani de, ne kadar az konuşurlarsa dünya genelinde Hrisityanların özgürlüğünün o kadar çok ayaklar altına alınmakta olduğunu belirterek, 'Avrupa Parlamentosu, Hristiyanlara zulmü, cesaret ve kararlılıkla 'soykırım' diye tanımladı. Şimdi BM'nin de bu konuda aynı kararlılık ve cesareti göstermesini bekliyoruz,? diye konuştu. AP, 2016'daki genel kurul oturumunda kabul edilen kararla, IŞİD'in Suriye ve Irak'ta Hristiyanlara, Ezidilere ve diğer dini ve etnik azınlıklara soykırım uyguladığını belirtmişti.
Boko Haram mağduru: Gözlerimin önünde çocuğumu nehre atıp öldürdüler
İnancından dolayı zulüm görmüş olan bazı mağdurlar da törene katıldı. Nijerya'da radikal İslamcı silahlı örgüt Boko Haram tarafından kaçırılıp iki yıl boyunca alıkonulan Rebecca Bitrus, gözlerinin önünde çocuklarından birinin nehre atılıp öldürüldüğünü, tutsak edildiğinde hamile olduğunu ancak gördüğü kötü muameleden dolayı bebeğini kaybettiğini, üç gün boyunca bir hücrede aç ve susuz bekletildiğini, defalarca tecavüze uğradığını gözyaşı dökerek anlattı. Tecavüzden sonra hamile kalarak, bu çocuğu da dünyaya getirmiş olan Bitrus, Boko Haram üyelerinin, kendisinden Hristiyanlık dininden vazgeçmesini istediğini ancak bunu yapmadığını da ekledi.
Pakistan'da Müslümanlığın kutsal değerlerine hakaret ettiği gerekçesiyle idama mahküm edilen ve daha sonra bu karar bozulsa da dokuz yıldır cezaevinde olan Asia Bibi'nin kızı Eisham Ashiq ve eşi Masih Ashiq de törende konuştu.
Gözyaşları içinde annesini anlatan Eisham Ashiq, 'Annem özgürlüğünü yitirdiğinde sadece dokuz yaşındaydım. Bu çok kötü bir anı benim için. O, sadece (Hz.) İsa'ya inandığı için adeta bir köpek gibi sürüklenerek gözlerimizin önünde götürüldü' dedi. Masih Ashiq de eşine verilen cezanın, 'Hristiyanlara karşı nefretin bir kanıtı' olduğunu öne sürdü.
Papa Francesco da Rebecca Bittus ve Asia Bibi'nin ailesini Vatikan'da kabul etti. Bibi'nin durumunu dikkatle takip ettiği bilinen Papa'nın, Eisham Ashiq'a görüşmeleri sırasında, 'Anneni sıklıkla düşünüyorum ve onun için dua ediyorum,' dediği belirtildi. (Fotoğraflı)