Konak Sinaması'na Haciz Geldi
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın destekleme vaadinde bulunduğu İzmir'in en eski sinemalarından biri olan Konak Sineması'na haciz geldi.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın destekleme vaadinde bulunduğu İzmir'in en eski sinamalarından biri olan Konak Sineması'na haciz geldi. İki yıldır kapalı olan sinemayı yeniden İzmir'e kazandıran İzmir Sinema ve Görsel Sanatlar Derneği'nin, tadilatı yapan firmaya olan borcunu ödeyememesi ve Bakanlık'tan beklenen yardımın gelmemesi üzerine alacaklının avukatı film makinaları, ses düzeni başta olmak üzere bazı malzemelere haciz işlemi başlattı.
İzmir'in Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda yeralan ve iki yıl önce kapanan Konak Sineması, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyeleri ile öğrencilerinin kurduğu İzmir Sinema ve Görsel Sanatlar Derneğinin (İZSGD) 5 yıllığına kiralaması ve tadilat çalışmaları sonucu yeniden hayata döndü. Sinama 23 Ocak'ta perdelerini İzmirlilere açtıktan 38 gün sonra bugün (1 Mart) yaşanan haciz şokuyla yeniden kapandı.
640 BİN TL BORÇ HACİZİ
Sinamanın tadilat çalışmalarını yapan inşaat firması Sepi Yapı, 640 bin TL'lik alacağının sözleşmeyle belirlenen senetlerin bir kısmının vadesi geçmesine karşın ödenememesi üzerine icra işlemi başlattı. Alacaklı firmanın avukatı Maksut Bozacı 10 gün önce gönderilen tebligat sonrasında herhangi bir ödeme veya yazılı bir ödeme taahütü olmadığını belirterek bugün öğlen 12.30'da İzmir 6. İcra Müdürlüğü yetkilileri ve hamallarla birlikte Konak Sinaması'na haciz işlemini uygulamaya geldi. Dernek yetkilileri Suat Eroğlu ve Aydın Karataş ile avukat Bozacı arasında tartışmalar yaşandı. Alacaklarına karşılık sinema makinalarını ve ses sistemlerini almak isteyen icra memurlarını ve avukatı ikna etmeye çalışan dernek üyelerinin çabaları sonuç vermedi.
"BAKAN TANIMAM" POLEMİĞİ
Dernek yöneticileri, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın derneğe destek sözü verdiğini ve Sinema Genel Müdürü Mesut Cem Erkul'a talimat verdiğini söyledi. Erkul'la görüştüklerini haciz işleminin yapılmamasını, Bakan Günay'ın saat 17.00'de konuyla ilgili telefonla arayabileceğini söylediğini ilettiler. Bu süreçte alacaklı avukatı ile dernek yöneticileri arasında gerginlik çıktı. Aydın Karataş, avukatın "Ben Kültür Bakanı tanımam. Haciz için beklemem" dediğini söyledi. Avukat Bozacı ise "Şu anda ben hukuki işlem yapıyorsam buna hangi bakan müdahele edebilir ki" dedi. Önce, sinamanın kafeteryasındaki televizyonları sökmeye başlayan icra görevlileri, tartışmaların ardından alacaklı avukatı ve İcra Müdürlüğü yetkilisinin saat 17.00'ye kadar beklemeyi kabul etmesi üzerine durdu.
SİNEMA GENEL MÜDÜRÜ'NÜN KONUŞMASI SONUÇ VERMEDİ
Haciz tartışmasına sinemanın hayatta kalması için yaptığı etkinliklerle destek veren Konak Belediyesi de katıldı. Konak Belediyesi kültür danışmanı Namık Kuyumcu'nun erteleme talepleri de kabul edilmedi. Alacaklı avukatı Bozacı, Sinema Genel Müdürü Mesut Cem Erkul'la telefonla görüştü. Avukat Bozacı, Erkul'dan borcun Bakanlık tarafından ödenip ödenmeyeceğini sorduğunu, bürokratik bir sürecin devam ettiğini, yüzde 99 ödeneceğini ancak yüzde 1 de kabul edilmeme olasılığının bulunduğunu söylediğini açıkladı. Dernek yönetiminin borcu 15 gün veya 1 ay içinde ödeme taahütü altına imza atması halinde haciz işlemini durdurabileceğini belirten Avukat Bozacı'nın bu isteğini Dernek yöneticileri kabul etmedi. İmza atmaları halinde 90 günlük hapis işlemiyle ilgili yasal sürecin de başlayacağını belirten sinemacılar kendilerine 15 gün süre verilmesini, bu süreçte ödeme olmaması durumunda istenen belgeyi imzalayabileceklerini söyledi. Ancak, alacaklı avukatı başlayan bir icra işlemi olduğunu, sonlandırılması gerektiğini belirterek, bunu elinde bir belge olmadan yapmaması durumunda görevini yapmamaktan ceza alacağını açıkladı.
SES DÜZENİNİ HAMALLARIN SÖKMESİNE MÜDAHALE
Haciz işlemindeki ikinci gerilim saat 20.00'de yaşandı. Alacaklı avukatın ve İcra Müdürü yetkilisini talimatıyla sinema salonlarındaki ses düzeni sökülmeye başlandı. Ancak, sinemacılar teknik ekip gelmeden ses düzeni ve film makinalarının sökülemeyeceğini, garanti kapsamındaki techizatın zarar görebileceğini belirterek müdehale ettiler. Taraflar arasında tartışma çıktı. Sinemacılar salonun kapılarını kapatınca, gerilim arttı. Bunun üzerine İcra Müdürleri işlem yapmalarına müdahaleyi önlemeleri için polis çağırdı.
Öte yandan sinema salonuna gelen Atılım Elektronik Firması yetkilileri de film makinaları ve ses düzeninin kendilerine ait olduğunu haciz işlemi yapılamacağını öne sürdü. Bunun üzerine alacaklı avukatı techizatın kiralama sözleşmesini talep etti. Firma bu belgenin İstanbul'daki merkezlerinde olduğunu belirtti. Bunun üzerine İcra Müdürlüğü yetkilileri gerekli tutanakları tutmaya başladı. Sinamacıların veya firmanın teknik ekip gelmesini sağlamamaları durumunda kendilerinin sökümü yaparak haciz işlemini gerçerleştireceklerini açıkladılar.
SİNEMACILAR 15 GÜN SÜRE İSTEDİ
Dernek yönetim kurulu üyesi Aydın Karataş "Yok olmak üzere olan 60 yıllık sinemayı sinema öğrencileri akademisyenler ve sanatçıların oluşturduğu bir girişim grubuyla hayata döndürdük. Borçlandık, vadelerinde ödemeye çalışıyoruz. Bundan 3 hafta önce Bakan Ertuğrul Günay ziyaretimize geldi. Destek olacağı sözünü verdi. Sinema Genel Müdürlüğü'ne talimat verdi. İlgili birimlerle görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Fakat bugün haciz başladı. Biz 15 gün süre istedik. Sinema Genel Müdürü hacize gelen avukatla görüştü. Yine de haciz başladı. İzmir halkından özür diliyoruz. Konak sinemasını İzmir'e kazandırdık, İzmirliler de gereken ilgiyi gösterdi ve seanslara geldi. İzmirli iş dünyasına sponsorluk çağrısı yaptık. Konak belediyesi imkanları ölçüsünde destek vermeye çalıştı. Çağdaş kent İzmir'de böyle bir hüsranla karşılaştık. Burası kültürel bir değer. Buraların korunmasına yönelik kanunlar var. Bakanlık destek verince borçlarımızı ödeyeceğiz" dedi.
ŞEKER AĞA'DAN DESTEK
Muhteşem Yüzyıl adlı tv dizisinde Şeker Ağa rolünü oynayan İzmirli oyuncu Yüksel Ünal da sinemacılara destek vermek için geldi. Ünal, sanatın rakamlarla uğraşmayan bir dal olduğunu belirterek "Bu işi bilenlerin sinemayı da rakamlarla yargılamaması gerekir. Parayla ilgisi olmayan insanları parayla cezalandırmak doğru değil. Bu sinemanın hayata geçmesinde amaç mutlu olmak. Konuyla ilgili yetkililerin bir an önce harakete geçmesini diliyorum" dedi. Öte yandan özellikle İstanbul'dan sanatçıların Konak Sinaması'nın kapanmaması için İzmir'e destek için gelecekleri öğrenildi.
AVUKAT: GÖREVİMİ YAPIYORUM
Firmanın avukatı Maksut Bozacı ise müvekkillerine karşı sorumlu olduğunu söyleyerek, "Bakan'ın talimatı olsa bile borçlulardan bir taahhüt almak zorundayım. Bu benim sorumluluğum. Ben görevimi yapıyorum. Bu arkadaşlara uzun bir süre tanındı, ancak bu sürede ne para ödendi ne de para ödeneceğine dair bir imza atıldı. İş buraya kadar da geldi. Buradan haczedeceğimiz eşyalar alacaklarımızın küçük bir miktarını karşılar. Teknik ekibi firmadan getirmesini istedik. Ben de zarar görmelerini istemem" dedi.
İcra memurları gelmeden önce Konak Sineması'nda son filmi Diyaret Süren İlköğretim Okulu öğrencileri izledi. Öğrenciler 12.30 seansında girdikleri "Fetih 1453" filminden öğretmenleriyle birlikte çıktıklarında, salon dışında haciz tartışmaları başlamıştı.