Kuraklık nedeniyle hayvanlarını sulamak için baraja götürüyorlar

SITKI YILDIZ-ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Van'ın Gürpınar ilçesinde etkili olan kuraklık nedeniyle hayvanlarına su verdikleri gölet ve su kaynaklarının kuruması üzerine çaresiz kalan çobanlar, hayvanlarına su vermek için büyük çoğunluğu kuruyan Zernek Barajı'na geliyor.

Türkiye genelinde etkili olan kuraklık, birçok baraj, gölet ve su kaynaklarının kurumasına neden olurken, hayvancılıkla uğraşan Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki vatandaşlar, kuraklıktan en fazla etkilenen kesim oldu.

Yüksek rakımdaki yaylalarda havaların soğuması ve yeşil örtünün tükenmesi üzerine daha düşük rakımdaki bölgelere hayvanlarını getiren vatandaşlar, kurak geçen mevsimde hayvanlarının zarar görmemesi için geride kalan su kaynaklarına yakın alanlarda hayvanlarına bakmaya çalışıyor.

Van-Hakkari karayolu üzerinde bulunan ve kuraklık nedeniyle su seviyesinde büyük düşüş yaşanan Zernek Barajı da bölgede hayvancılıkla uğraşan vatandaşın sığınabildiği önemli su kaynaklarından biri oldu.

Baraja yakın olan Akbulut, Hacıköy, Işıkpınar, Çörekli, Üçgen gibi mahallelerden hayvanlarını günün sıcak saatlerinde barajın içerisine getiren çobanlar, akşam saatlerine kadar serin bölgede dinlendiriyor.

Akşam hayvanlarını alarak dağlara çıkan ve sabah saatlerine kadar otlatan çobanlar, yaklaşık iki veya üç ay sonra hayvanları ahırlara bırakmak üzere köylerine geri dönüş yapıyor.

AA Muhabirine bu yıl kuraklık nedeniyle yaşadıkları sıkıntıları anlatan Akbulut Mahallesi çobanlarından Veysel Çelik, havaların soğumasıyla birlikte yayladan inerek baraj bölgesine geldiklerini ifade etti.

Bu yıl kuraklıktan dolayı yayladaki yeşil alanların erken tükendiğini, bu nedenle hayvanlar için avantajlı olan baraj bölgesine geldiklerini aktaran Çelik, "Bir iki ay burada idare etmeye çalışacağız. Barajın bu kısmını, avantajı olduğu için seçtik. İlkbaharda bu tarafa hayvan getirmediğimiz için buradaki otlar kalıyor. Ayrıca hayvanları sulamak için de barajı kullanabiliyoruz. Çünkü kuraklık nedeniyle su kaynakları ve göletler kurudu. Bunun yanında baraj bölgesi serin ve hayvanlar akşam saatlerine kadar serin yerde kalıyor. Akşam da dağlara daha rahat çıkabiliyor. Bu yıl barajdaki su oranı da çok fazla eksilmiş. Önceki yıllarda bu kadar içeri kısma gelemezdik. Şuan hayvanları suladığımız yerler önceki yıllarda sular altında kalırdı. Gerçi barajda su tutmaya başlandı. Eğer tutmaya başlamasalardı şuan su kalmaz, bizim hayvanlarımız da susuz kalırdı" diye konuştu.

Çoban Reşat Kara ise, yağmur yağışının olmaması, kuraklık nedeniyle ot kalmaması ve su kaynaklarının kuruması nedeniyle bu yıl işlerinin kötü gittiğini ifade etti.

Akşam saatlerine kadar hayvanları barajın serin bölgesinde dinlendirdiklerini, akşam saatlerinde de dağlarda kalan otları yemeleri için sabaha kadar gezdirdiklerini belirten Kara, şöyle konuştu:

"Biz iki ay daha baraj bölgesinde kalacağız. Ondan sonra köye gideceğiz. Bizim hayvanları otlatabileceğimiz arazilerimiz barajın bu kısmında, köyümüz ise karşı tarafta kalıyor. Bu nedenle iki, üç ay boyunca hayvanlarla arazilerin olduğu kısımda kalıyoruz. Karşı tarafa geçmek ve tekrar geri dönmek günler alacağı için de hayvanlar bu süre içerisinde hiç sağılmıyor. Dolayısıyla biz de üç ay boyunca sütlerinden faydalanamıyoruz. Hayvanlar için de sıkıntılı bir durum söz konusu olabiliyor. Üç ay boyunca sağılmamaları hem bize, hem hayvanlara zarar veriyor."

Bu yıl barajın görüntüsünün hiç iç açıcı olmadığını, dağlarda ise ot kalmadığını vurgulayan Ramazan Can da, hayvanlarını suladığı tek yerin baraj olduğunu, onun da bu yıl çok azaldığını söyledi.

Koyunlarını kuruyan bölgeden geçiren çocuk çobanlardan ve koyunlardan görüntü

Kuruyan zeminde oluşan çatlaklardan detay görüntü

Çobanların koyunlarını barajın su kalan bölümüne götürmeleri

Çobanların su kenarında çay yapıp yemek yemesi

Çobanlarla röportajlar

Koyunların barajdan su içmesi