Küresel Barış Vizyonu Çalıştayı
Anadolu Platformu ve Bülbülzade Vakfı Başkanı Turgay Aldemir, "Biraz birbirimize tahammülle, sabırla konuştukça Allah'ın izniyle yeniden bu topraklar değil burada yaşayanların, dünyanın neredesinde olursa olsun zulme uğrayanların gelip himaye olacakları, adalet bulacağı bir merkeze dönüşecektir.
Anadolu Platformu ve Bülbülzade Vakfı Başkanı Turgay Aldemir, "Biraz birbirimize tahammülle, sabırla konuştukça Allah'ın izniyle yeniden bu topraklar değil burada yaşayanların, dünyanın neredesinde olursa olsun zulme uğrayanların gelip himaye olacakları, adalet bulacağı bir merkeze dönüşecektir." dedi.
Aldemir, Bilim, Eğitim, Kültür Araştırmaları Merkezince (BEKAM) düzenlenen "Küresel Barış Vizyonu Çalıştayı"nın açılışında yaptığı konuşmada, çalıştayın bir imkanın, vicdanın, ufkun, bir yüreğin bölgesel ve küresel düzeyde hayale, düşünceye, eyleme geçme çabasının bir arada bulunuşunu temsil ettiğini söyledi.
Suriye meselesinin temelinde batının ve doğunun kronik mücadelesinin yer aldığını ifade eden Aldemir, batının İslam coğrafyasında yüzyılı aşkın zamandır talan, istila ve çatışmaları körüklediğini belirtti. Aldemir, sorunların çözümünün kavgaları çıkaran, fitneleri körükleyen merkezlerin yaklaşımlarıyla gerçekleşemeyeceğine işaret etti.
Aldemir, Suriye probleminin çözümü Cenevre'de aranıyorsa, Suriye'nin ve Türkiye'nin kadim insanlarının kendilerini gözden geçirmelerinin zamanının çoktan geldiğini ifade etti.
Suriye'de 1 milyon insanın yaşamını kaybettiğini, şehirlerin harap olduğunu anlatan Aldemir, Şam'ı, Bağdat'ı, Halep'i insanların yaptığına dikkati çekerek, "Biz yeniden insanı ikame edersek, o daralmış yüreğinde diğerleri, ötekiler diye bize tanıtılanları kardeş bilirsek, buralarda yeniden medeniyetin kadim şehirlerini hep beraber kurma fırsatını Rabbim bize nasip edecektir." diye konuştu.
Aldemir, İslam coğrafyasının yüzyıldır bir sürüklenme yaşadığını, kendi sorunlarına dönük bir idrak kırılması içerisinde olduğunu ve bunun sonucunda birlik ve beraberliği kaybettiğine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz İslam dünyasının yaşayan halkları olarak, artık kendi meselelerimizi daha sağlıklı bir şekilde konuşabilmemiz gerekir. Suriye'de ve Türkiye'de son yüzyıldır yaşananların aslında birbirinden çok da ayrı olmadığını biliyoruz ve bunun bilinciyle buradayız. Suriye'de 6 yıl önce tamamen yerli ve milli, naturel bir halk ayaklanması, diktatöryaya karşı, zalimlere karşı bu yürüyüş, halkının taleplerini tanklarla, uçaklarla oğul Esed büyük bir katliama dönüştürdü. Bu yeniden bir varlık mücadelesi. Birbirimizin ayağına basarak, birbirimizden rol çalarak yeni dünyada var olamazdık. Konuşarak gördük ki aramızdaki sorunların hepsi, gerçek bir zeminden çıkmıyor. Biraz birbirimize tahammülle, sabırla konuştukça Allah'ın izniyle yeniden bu topraklar değil burada yaşayanların, dünyanın neredesinde olursa olsun zulme uğrayanların gelip himaye olacakları, adalet bulacağı bir merkeze dönüşecektir."
Demokratik değişim talebi
Suriye'nin eski bakanlarından, muhalif ve aktivist Esat Aşık Mustafa da Suriyelilere kalplerini ve topraklarını açan Türk halkına ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti.
Mustafa, 3 milyonu aşkın Suriyelinin 6 yıldır Türkiye'de yaşadığını anlatarak, bölgedeki kısa ile uzun vadeli hedeflerinin barış ve istikrar olduğunu ifade etti. Mustafa, devrim başlamadan önce Suriye'nin bölge ve dünya için bu kadar merkezi bir konumda bulunduğunun farkında olmadıklarının altını çizerek, şunları söyledi:
"Suriye halkı harekete geçince, özgürlük çağrısı yapınca nasıl da bölgesel ve uluslararası güçler müdahil oldular, bu talebin, Suriye devriminin karşısına dikildiler. 6 yıl olmasına rağmen onlar Suriye halkını durduramadılar çünkü kararlıyız. Allah'ın izniyle tüm dünya halkları gibi haklarımıza kavuşacağız. Rejime destek veren İran ve Rusya gibi ülkeler de, bu yıkımı gerçekleştiren, katliamı gerçekleştiren rejimin ortakları da biliyor. İran, devrimden sonra 5 cumhurbaşkanı değiştirdi. Neden biz bunu yapamıyoruz? 47 yıldır neden biz cumhurbaşkanımızı seçemiyoruz Suriye'de? Bu ülkeler bizi engellemeye çalışıyor."
Bölgesel barışın Suriye'nin barışa ulaşmasıyla gerçekleşeceğini dile getiren Mustafa, "Çünkü pusulayı düzeltmemiz gerekiyor. Demokratik bir değişimin gerçekleşmesi gerekiyor Suriye'de. Devrimden önce de Suriye Devlet Başkanının değişmesi gerekiyordu. 12 yıldır Devlet Başkanı. Babası da 30 yıldır Devlet Başkanıydı. 1 milyon Suriyeliyi öldürdükten sonra bu insan nasıl bizim yöneticimiz olacak." ifadesini kullandı.
Mustafa, Suriye'nin bölünmesine karşı olduklarını dile getirerek, "Suriye birlik, çeşitlilik, kardeşlik ve sevgi ülkesidir. Tarih boyunca herkese kucak açmıştır. Biz şunu gördük ki, Suriye sömürgeye uğrayacak. Suriye bugün boşaltılmaktadır, Suriyeliler topraklarından kovulmaktadır. Türkiye bütün potansiyeliyle, gücüyle bizim yanımızda olmuştur ve çok büyük yükler üstlenmiştir. Biz daha fazla yük yüklenmesini istemiyoruz. Biz Türkiye'yi Suriye'den önce müdafaa etmek zorundayız. Biliyoruz ki Türkiye güçlü bir şekilde ayakta kalırsa ve bize destek verirse biz başarıya ulaşabiliriz." sözlerine yer verdi.
