Kurtulmuş: "Nice Kahramanlar Bir Asır Sonra Yeniden Aynı Oyunun Karşısına Dikildiler"
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, "Belki toprağın altından petrol fışkırmıyor, belki Anadolu topraklarının altında çok büyük doğal zenginliklerimiz yok ama bize bırakılan, kalan öylesine büyük bir miras var ki tarih boyunca ecdatlarımızın kanlarıyla, canlarıyla bize bıraktığı bu...
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, "Belki toprağın altından petrol fışkırmıyor, belki Anadolu topraklarının altında çok büyük doğal zenginliklerimiz yok ama bize bırakılan, kalan öylesine büyük bir miras var ki tarih boyunca ecdatlarımızın kanlarıyla, canlarıyla bize bıraktığı bu miras, herhalde aziz Türk milletini dünyanın en zengin, en güçlü milleti yapan mirastır." dedi.
Kurtulmuş, OPET tarafından "Tarihe Saygı Projesi" kapsamında yeniden düzenlenen Akbaş Şehitliği'nin açılışında yaptığı konuşmada, rahmetli dedesi emekli binbaşı Numan Kurtulmuş'un 7 cephede savaşmış, Osmanlı'nın o çöküş döneminin hazin hikayelerine bizzat tanık olmuş, en son Sakarya Meydan Muharebesi'nde 150 metreden aldığı bir tüfek kurşunuyla kalça kemiği parçalanarak 39 yaşında binbaşı rütbesiyle malulen emekli olmuş bir Osmanlı, Cumhuriyet subayı olduğunu söyledi.
Dedesinin aynı zamanda ilk teğmenlik yıllarında da Çanakkale'de bu cephede bulunduğunu anlatan Kurtulmuş, "Bu cephenin gazisi olan bir dedenin torunu olarak da bu topraklarda böylesine güzel bir şehitliğin açılışında bulunuyor olmayı da hayatımın en onurlu günlerinden, işlerinden birisi olarak gördüğümü ifade etmek isterim." diye konuştu.
"Bu mirasa sahip çıkacağız"
Kurtulmuş, büyük bir milletin torunları olmaktan gurur duyduklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Bize kalan bu büyük mirastan dolayı ne kadar şükretsek azdır. Evet belki toprağın altından petrol fışkırmıyor, belki Anadolu topraklarının altında çok büyük doğal zenginliklerimiz yok ama bize bırakılan, kalan öylesine büyük bir miras var ki tarih boyunca ecdatlarımızın kanlarıyla, canlarıyla bize bıraktığı bu miras, herhalde aziz Türk milletini dünyanın en zengin, en güçlü milleti yapan mirastır. Bu mirasa sahip çıkacağız, bu mirasa daha sonraki nesillerin de sahip çıkması için farkındalık oluşturmak için ecdadımızın eserlerine her türlü gayretle, ihtimamla hizmet etmeyi sürdüreceğiz."
Bu topraklarda yazılan destanın Anadolu'daki büyük mücadelenin sadece bir parçası olduğunu ifade eden Kurtulmuş, kimilerine göre 250 bin kişiyi aşkın şehitler ordusunun yer aldığı bir toprak parçasında bulunduklarını söyledi.
"Aynı emperyalist oyunu tezgahlamaya çalıştılar"
Kurtulmuş, dünyanın en zor ve en pahalı topraklarında yaşayan bir millet olarak, uyanık, hazır ve ileriye doğru dayanışma ve birlik içinde bulunmak gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"9 Ocak 1916'da düşman orduları son kez buradan çektiler gittiler ancak niyetlerinin bu topraklarda bakir kaldığını da asla unutmayın. Kurtuluş Savaşı'nı kazandık, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde yeniden özgür bir millet olarak yeni cumhuriyetimizi kurduk. Sanmayın ki işimiz bitti. Bir asır evvel bu topraklardan derslerini alıp gidenler gerisin geriye giderek bir daha bu toprakları unutmuş değillerdir. Emperyalist amaçlarının bugün de devam ettiği bir asır önceki oyunun eğer ellerinde imkan, fırsat olsa bugün de tekrarlanacağından hiç şüpheniz olmasın. Nasıl bir asır evvel şu arkasında, önünde eğildiğimiz şehitlerimiz gibi binlerce, yüz binlerce şehidimizi veren o müstevli orduları bizi işgale kalktılarsa, aynen bir asır sonra 15 Temmuz gecesinde de ruhunu müstevlilere satmış olan uşaklar vasıtasıyla aynı emperyalist oyunu tezgahlamaya çalıştılar. Bu şehitlerimiz gibi nice kahramanlar bir asır sonra yeniden aynı oyunun karşısına dikildiler. Başta Ömer Halisdemir olmak üzere bütün şehitlerimizi de Akbaş Şehitleri'nin önünde rahmetle, minnetle anıyorum, Allah'tan rahmet diliyorum."
"Bu millet tarihi sadece geçmişten ibaret görmüyor"
Bakan Kurtulmuş, bu milletin tarihi bir hikaye gibi okumadığını 15 Temmuz gecesinde ispat ettiğini dile getirdi.
"Allah bu millete bir daha Kurtuluş Savaşı destanı yazdırmasın." diye dua ettiklerini söyleyen Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Allah bu millete bir daha bu topraklarda gördüğü en ağır ihanet olan 15 Temmuz benzeri bir ihaneti yaşatmasın diye dua ediyoruz ama bu ülkeyi işgal etmek için emperyalist hesap kuranlar ya da üstümüze FETÖ'yü, PKK'yı ve başkalarını göndererek terörle bu ülkeyi bir şekilde kontrol edeceklerini zannedenler, baskıyla, darbeyle bu milleti sindireceklerini zannedenler Akbaş Şehitliği'ne baktıkları gibi 15 Temmuz gecesine de baksınlar, Ömer Halisdemir'i de görsünler, şühedayı da görsünler. Bu millet tarihi, sadece geçmişten ibaret görmüyor. Bu millet tarihi, kalbinde, zihninde yaşıyor ve bu millet ecdadının bize bıraktığı bütün ruha sonuna kadar teslim oluyor ve onu temsil ediyor. Çünkü bu milleti ayakta tutan en önemli şeylerden birisi vatan sevgisidir, bayrak sevgisidir, ezana olan, bu topraklara olan bağlılığıdır ama bu milleti tarihin en büyük milleti yapan özelliklerinden birisi de diğerlerinin dünyayı sevdiğinden daha çok bu milletin ahireti, cenneti daha fazla sevmesi ve Allah'a çok daha kuvvetli bir şekilde bağlı olmasıdır."
Kurtulmuş, bütün şehitlerin önünde şükranla, minnetle eğildiklerini vurgulayarak, "Eğer onlar olmasaydı bugün bu vatanda biz başı dik, özgür insanlar olarak yaşayamayacaktık." ifadesini kullandı.
"Buradaki önemli bazı bilgi hatalarını düzelttik"
OPET Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk de Gelibolu Yarımadası'nda daha önce 8 köyü, Eceabat ilçesini ve 57. Alay Şehitliği'ni yeniden düzenlediklerini belirtti.
Eceabat'ta yaptıkları Tarihe Saygı Parkı'nı 3 kez yenileyerek her yıl 3 milyon civarında ziyaretçinin bilgilendirildiğini anlatan Öztürk, "Akbaş Şehitliği'ni düzenleyerek hak ettiği görünüme kavuşturmak, ülkemize ve bizim için canını veren şehitlerimize gönül borcumuzdur. Ekibimizin özveriyle çalıştığı bu projeyle 1990'larda yapılan ve şehit asker sayısına göre küçük kalan sembolik şehitliğimizi, bölgeye gelen ziyaretçilerin rahatlıkla dolaşabilmesine imkan verecek bir hale getirdik. Buradaki önemli bazı bilgi hatalarını düzelttik. Akbaş Şehitliği'ni, şehitlerimize yakışır bir görüntüye kavuşturduk, bu da bize gurur veren bir proje oldu. Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun." dedi.
Öztürk, şunları kaydetti:
"2011 yılında hizmete açılan 57. Alay Şehitliği'ndeki gibi Akbaş Şehitliği'nin de 2020 yılına kadar her türlü bakım ve onarım işlerini üstleniyoruz. Biz OPET olarak Tarihe Saygı Projemiz kapsamında, şehitlerimize olan minnet duygularımızın göstergesi olarak yaptığımız çalışmaları bir görev ve sorumluluk sayıyoruz. Akbaş Şehitliği'nin yeniden düzenlenmesine 1990'larda yapılan sembolik şehitlikteki bilgi yanlışlıkları, şehitliğin gerçek Akbaş Şehitliği'nde yatan şehit asker sayısına göre küçük kalması sebebiyle karar verilmişti. Bölgeye gelen ziyaretçilerin rahat dolaşabilmesi, tarihimizin doğru bir şekilde aktarılması ve en önemlisi şehitlerimize yakışır bir görüntüye kavuşması için 2013 yılında başlanan proje kapsamında geçtiğimiz yıl bölgede yaşanan depremler sonrası yeniden ele alınarak iyileştirme çalışmaları yapılarak şehitlik son haline getirildi."
Törende daha sonra şehitler için dualar okundu.
Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, 2. Kolordu Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, AK Parti İl Başkanı Yeşim Karadağ ile çok sayıda davetlinin katıldığı törenin ardından Bakan Kurtulmuş ve beraberindekiler, şehitliği ziyaret edip alana karanfil bıraktı.
Şehitlikte yapılan çalışmalar
Şehitlikte 7 bin 500 metrekarelik tarım arazisi, 50 santimetre kalınlığında taş dolgu yapıldıktan sonra granit küp taşlarla kaplanarak otoparka dönüştürüldü. 9 bin metrekarelik alan çimle kaplandı. 2 bin 500 gül, 4 bin 800 ardıç, 150 mazı,150 alev çalısı, 250 orman sarmaşığıyla peyzaj çalışması yapıldı.
Kadın ve erkeklerin kullanımı için 2 mescit, 2 abdesthane, 8 kabinden oluşan 2 tuvalet, bebek bakım odası ve engelli tuvaleti olmak üzere 350 metrekareden oluşan tesis oluşturuldu.
Temsili şehitlik 4 bin 500 metrekarelik alana 459 mezar taşı kullanılarak inşa edildi. 4x35 metre ebadında perde duvar üzerine 3x10 metre ebadında rölyef duvar inşa edildi. 754 şehidin adı rölyefin her iki yanındaki duvara yazıldı.
Projeye uygun olarak eski Akbaş Şehitliği Anıtı yenilendi ve heykel peyzaj alanı düzenlendi. Şehitliğin giriş kapısının her iki yanına dönem kıyafetli nöbet tutan iki asker heykeli yerleştirildi. Proje kapsamında 7 bin 500 metrekare kaplama taşı, 3 bin yığma duvar taşı kullanıldı. 2x2 metre ebadında 5 satış kulübesi inşa edildi.
Gerçek şehitlik alanı 650 metrelik ahşap çitle çevrelendi, merdivenler yapıldı. Ziyaretçilerin gerçek şehitlik alanında, mezarların üzerinde dolaşmasını önlemek için 90 metrekare ahşap teras alanı inşa edildi, toprak kaymalarını engelleyecek önlemler alındı.
