İsrail'in tehdit ettiği ülkede uçak seferleri durdu, İran'dan ise uyarı geldi: Öngörülemeyen sonuçlara yol açabilir
Lübnan'daki Hizbullah tarafından, Golan Tepesi'ne düzenlenen roket saldırısında 12 İsraillinin hayatını kaybetmesiyle ilgili bölgede tansiyon yükseliyor. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz'ın, "Hizbullah ve Lübnan'a karşı topyekun bir savaş anına hazırlanıyoruz." sözleri sonrası Lübnan'a ait hava yolları Beyrut'a yapılacak bazı uçak seferlerini sabaha kadar erteledi. İran ise, İsrail'e "yeni bir maceraya girişmesinin öngörülemeyen sonuçlara yol açabileceği" konusunda uyarıda bulundu.
İsrail ve Lübnan arasındaki tansiyon yükseliyor. Son olarak Lübnan'daki Hizbullah'ın İsrail'e düzenlediği ve ölülerin olduğu saldırı sonrası İsrail'den savaş açıklaması geldi. Lübnan devletine ait Middle East Airlines (MEA) Hava Yolları ise, Beyrut'a yapılacak olan bazı uçak seferlerini yarın sabaha kadar ertelediğini duyurdu.
MEA'nin uçak seferlerine ilişkin yaptığı açıklama Lübnan resmi ajansı NNA tarafından paylaşıldı.
UÇAK SEFERLERİ YARIN SABAHA KADAR ERTELENDİ
Açıklamada, MEA'nin Beyrut Uluslararası Havalimanı'na yapılacak bazı uçak seferlerini bu akşamdan yarın sabaha kadar ertelediği kaydedildi. Erteleme nedeninin detayına değinilmeyen açıklamada, uçak seferlerinin 29 Temmuz sabahından itibaren yeniden başlayacağı aktarıldı.
MECDEL ŞEMS SALDIRISI
İsrail'in işgali altında bulunan Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems beldesinde bir futbol sahasına isabet eden roket saldırısında, aralarında çocukların da yer aldığı 12 kişinin hayatını kaybettiği, 17'si ağır 35 kişinin yaralandığı açıklanmıştı. İsrail ordusu, "ellerindeki istihbarat ve yaptıkları değerlendirme sonucunda" roketin Lübnan'ın güneyindeki Şeba beldesinin kuzeyinden ateşlendiğini belirterek, Lübnan Hizbullahı'nın sorumlu olduğunu açıklamıştı.
Lübnan Hizbullahı ise Mecdel Şems'te meydana gelen saldırının kendileri tarafından gerçekleştirildiği iddialarını yalanlayarak, "olayla ilgili herhangi bir bağlantılarının olmadığını" ifade etmişti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da saldırıya ilişkin yaptığı açıklamada, "İsrail, bu ölümcül saldırıyı bir kenara not etmeyecek. Hizbullah şimdiye kadar ödemediği ağır bir bedel ödeyecek." ifadesini kullanmıştı.
FÜZENİN "DEMİR KUBBE"DEN ATEŞLENDİĞİ İDDİASI
Öte yandan, Mecdel Şems'te saldırı uyarı sirenlerinin çalmasından çok kısa bir süre sonra roketin isabet etmesi üzerine füzenin İsrail ordusuna ait hava savunma sistemi Demir Kubbe'den ateşlendiği iddiası dile getirildi.
İsminin gizli kalmasını isteyen bir bölge sakini, AA'ya yaptığı açıklamada, saldırı sireninin çalmasının hemen ardından patlamanın yaşandığını ve füzenin "Demir Kubbe" bataryalarının bulunduğu Cebel Şeyh bölgesinden geldiğinin görüldüğünü söyledi. Aynı şekilde Doha merkezli el-Arabi televizyonu muhabiri, bölge halkında füzenin, geldiği yön ve saldırı sireninin gecikmesi nedeniyle Demir Kubbe'den atıldığı fikrinin oluştuğunu aktardı.
İRAN'DAN UYARI: ÖNGÖRÜLEMEYEN SONUÇLARA YOL AÇABİLİR
İran, İsrail'e Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems saldırısının ardından "yeni bir maceraya girişmesinin öngörülemeyen sonuçlara yol açabileceği" konusunda uyarıda bulundu. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, yaptığı yazılı açıklamada, "Siyonist rejimin herhangi bir cahilce eylemi, bölgede istikrarsızlık, güvensizlik ve savaşın kapsamının genişlemesine yol açabilir." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail'in, dünya kamuoyunun dikkatini Filistin'de işlediği suçlardan başka yöne çekmek için sahte bir senaryo izlemeye çalıştığını ifade eden Kenani, "Siyonist rejimin Mecdel Şems bölgesinde yaşanan olay hakkında yorum yapacak ve hüküm verecek asgari ahlaki yetkisi yoktur ve bu rejimin başkalarına yönelik iddiaları da dinlenilmeyecektir." yorumunu yaptı. İsrail'in "bu tür aptalca davranışlara karşı öngörülemeyen sonuçlardan ve tepkilerden" sorumlu olacağını belirten Kenani, ABD'ye "bölgede yeni bir yangın başlatmadan önce Siyonist rejimi durdurma" çağrısında bulundu.
BMGK'NİN 1701 SAYILI KARARI
BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararı, İsrail'in Mavi Hat'tın gerisine çekilmesini ve bu hat ile Lübnan'daki Litani Nehri arasındaki bölgenin silahsızlandırılmasını, burada sadece Lübnan ordusu ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücüne (UNIFIL) ait silah ve askeri araç gerecin bulundurulmasını öngörüyor. Lübnan'ın güneyindeki Litani Nehri ve İsrail ile sınır olarak belirlenen Mavi Hat arasındaki neredeyse tüm bölgeler 2000 yılından bu yana Hizbullah'ın güçlü askeri nüfuzu altında bulunuyor.