Haberler

Malatya'daki Darbe Girişimi Davası

Abone Ol

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 26'ı tutuklu 76 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 26'ı tutuklu 76 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Yakınca Spor Salonu'nda görülen ikinci duruşmanın üçüncü oturumunda, darbe teşebbüsü sırasında 7. Ana Jet Üssü 171. Filo Komutanlığında görev yapan tutuklu eski pilotların savunması alındı.

Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince dinlenen tutuklu sanıklardan, dönemin 2. Ordu Komutanlığı Müşterek Plan Grubu Başkanlığı Plan Koordinasyon Şube Müdürü Binbaşı Tuncay Öztürk, savunmasında FETÖ/PDY üyesi olduğu iddialarını reddetti.

Hakkındaki F-4 uçağına binip role yapmaya çalıştığına yönelik suçlamayı da kabul etmeyen Öztürk, "Uçakların kalkmamasının nedeni, pistteki araçlar nedeniyle pistin kapalı olması değildir, Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi (BHHM) emriyle kalkmamış, geri dönmüşlerdir. 7. Ana Jet Üssü'nden kalkan hiçbir uçak olmamıştır. Emre aykırı bir durum yaşanmamıştır. BHHM'nin emrine aykırı davranılmamıştır." iddiasında bulundu.

Ana pistte F-4 uçaklarının kalkması için yeterli mesafe olduğunu belirten Öztürk, "Uçakların kalkmaması pistin kapalı olması değil, pilotların emre uymasıdır. Ben o gece ne kalktım ne uçtum ne bomba attım." şeklinde savunma yaptı.

Öztürk, daha sonra Mahkeme Başkanı Vedat Koç'un sorularını yanıtladı.

"Emir kargaşası vardı" iddiası

Tutuklu sanıklardan eski pilot üsteğmen Mahmut Burak Kılıç ise 15 Temmuz'da görevini yerine getirmeye çalıştığını, bugün çok ağır suçlamalarla yargılandığını iddia etti.

Darbe girişiminde nöbetçi olmasa bu suçlamalarla karşı karşıya kalmayacağını ileri süren Kılıç, FETÖ'yle ilişkisinin olmadığını savundu.

Amirlerinin emirlerini yerine getirdiğini öne süren Kılıç, şu iddialarda bulundu:

"ByLock kullanmadım, 1 dolarım olmadı, örgütün dershanelerine gitmedim. BHHM'nin emrine aykırı bir hareketim olmamıştır. Saat 04.00'te uyandırıldım, sanıklardan binbaşı Metin Çivilibal, 'mühimmatsız 4 uçağın hazırlanması, görevi bilmediği, terörle mücadele olabileceğini' söyledi. Uçaklarımızın başına gittik. Olağan dışı bir şey o an ve o ana kadar yaşanmadı. O gece 4 uçaktan birindeydim, ikinci koltuktaydım. Pist başına gitme gibi bir durum katiyen söz konusu değildir. Komutanımızın talimatını bekledik. Filo komutanımızdan durumu netleştirmesini bekliyorduk. Emir kargaşası vardı."

Kılıç, kargo uçaklarının arasına sıkıştıkları ve kalkamadıkları iddialarına ilişkin ise "CASA uçaklarının arasına sıkışmış olsak geri dönemezdik. Piste girme teşebbüsümüz olmamıştır. Pist ve bağlantı yolları açıktı çünkü CASA uçakları inmeye devam ediyordu. Kalkış için yeterli mesafe ve alan vardı. Piste girmek için hiçbir uçağın girişimi olmamıştır. O gün nöbetçi olduğum için 9 aydır tutukluyum." savunmasını yaptı.

Mahkeme Başkanı Koç'un uçuş yasağını duyup duymadığına ilişkin sorusu üzerine Kılıç, "Uçuş yasağını televizyonlardan duymadım, tutuklandıktan sonra öğrendim. Uçakta telsizle konuşabilmem için motoru açmam lazım. Ben ikinci koltukta olduğum için kule ile bağlantım olamaz." iddiasında bulundu.

Duruşmaya müdahil olan TBMM Başkanlığının avukatının, "Saat 01.00 ile saat 04.00 arasında istirahatli olduğunu söyledin, sosyal medyayı ve haberleri takip etmedin mi?" sorusuna Kılıç, "Uykusuz olduğum için istirahate çekildim." cevabını verdi.

"Emrin teyidi sonrası geri dönüş yapıldı"

Tutuklu sanıklardan eski pilot üsteğmen Eray Bakır, savunmasında 15 Temmuz günü eşine doğum günü sürprizi hazırladığını, daha sonra da akşam yemeğine gittiklerini söyledi.

Eşiyle yemekteyken gelen telefonla mesaiye çağrıldığını belirten Bakır, görevi sorduğunda beklemesi gerektiğinin söylendiğini, bu sırada televizyondan darbe girişimini öğrendiğini iddia ederek, "Uçuş için uçaklar hazırlandı ve motorlar çalıştırıldı. Kuleden BHHM'nin uçuşları yasakladığı iletildi. Bu emirden sonra içinde bulunduğum uçak bir santim dahi ilerlememiştir. Kargo uçakları iniyordu ve pistler açıktı. Rahatlıkla kalkış yapılabilirdi. Emrin teyidi sonrası geri dönüş yapıldı." diye konuştu.

Uçakların pist başı yapmadığını ve pistten büyük bir bölümünün gece ilerleyen saatlere kadar açık olduğunu aktaran Bakır, ifadesinde şunları kaydetti:

"BHHM'nin kesinlikle uçakların kaldırılmaması emri sonrası geri dönülmüştür. Eğer BHHM'nin uçakların kaldırılmaması emri aksine hareket edilseydi, uçaklar pistten rahatlıkla kalkabilirdi. Başbakan Binali Yıldırım, 16 Temmuz günü Akıncı Meydanı'ndaki darbe girişimini bastırma amaçlı BHHM'yi görevlendirmiştir. BHHM' de 171. Filoyu görevlendirmiştir. Kapanan pist valilik tarafından açılmadığı için filomuz hazır olmasına rağmen bu görevi yerine getirememiştir."

Uçuş yasağından haberi olmamış

Tutuklu sanıklardan eski pilot üsteğmen Muhammed Yusuf Tür ise FETÖ/PDY ile ilişkisi olmadığını savundu.

15 Temmuz saat 18.00'de BHHM'nin aradığını ve uçakların pist başı yapmasını istendiğini, daha sona görev iptal olunca geri döndüklerini öne süren Tür, şu iddialarda bulundu:

"Darbe girişimi olsa dahi bu o gece terör saldırısı olmayacağı anlamına gelmez. Bu hayatın olağan akışına uygundur. Uçuş yasağı geldiğinden benim haberim olmadı. Uçuş yapmayın emri BHHM'den gelmiştir. BHHM, emrini yerde ve havada istediği şekilde değiştirmektedir. Saat 04.00'te uçuş emri üzerine uçaklar hazırlanmıştır. Bana tahsis edilen uçak hangarda değil, açık alandaydı. Havacılıkta ısrarla motor çalışma tabiri yoktur. Kulenin ikazına rağmen uçaklar çalıştırıldığı söyleniyorsa, motorlar çalışmadan telsizi açmak mümkün değildir. Görev nedeniyle kuleye çıktım. Kuleden, uçuşların BHHM tarafından yasaklandığını duydum. Biz de park yerine gittik. 15 Temmuz'u 16 Temmuz'a bağlayan gece emir kargaşası vardı. Konu suç teşkil etmediği sürece amirlerime itaat etmekten başka ne yapabilirim? Darbe girişiminden önceden haberim yoktur, televizyondan öğrendim. Uçak başı yapmak ve geri dönme emri aldım. Suç teşkil eden bir görev yapmadım. Mühimmat dolu 14 uçak varken, emir gereği mühimmatsız uçağa bindim."

"Bize verilen görevler hep acildir"

Tutuklu sanıklardan eski pilot üsteğmen Halil Karan ise 15 Temmuz saat 22.00-23.00'da halı saha maçları olduğunu, maçın iptal edildiğinin Whatsapp'tan bildirildiğini iddia ederek, "Binbaşı Metin Çivilibal, filoya gelmemi istedi. 10-15 dakika içerisinde filoya intikal ettik. Görev iptal olduğu iletilince aracımıza bindik nizamiyeden çıkmadan geri arandık, filoya döndük ve gazinoda beklemeye başladık. Darbeyle alakam yoktur. Hayatımda ilk kez bu tür olayla karşılaştım. Darbe girişimini televizyondan öğrendim, terörle mücadele olduğunu düşündük. O gece bize verilen görevi icra ettik. Bize verilen görevler hep acildir. En küçük ihmal teröristleri kaçırmamıza neden olur. Her şey olağan şekilde geliştiği için hiçbir şeyden şüphem olmadı." savunmasını yaptı.

Filo komutanlarının terörle mücadele olabileceğini ve BHHM tarafından bir görev verildiğini söylediğini öne süren Karan, "Kule, 'BHHM'nin emri var, uçaklar kalkmayacak' şeklinde ikazı üzerine filo komutanımıza ulaştım ve uçakların kalkmayacağını söyledi. Kule bizi ikaz edince durdum. Ben burada kulenin emrini dinlemeyecek olsam pist başı yapardım. Daha önce nasıl göreve gittiysek, 15 Temmuz günü de o şekilde göreve gittik. Uçakların mühimmatsız olduğunu uçuşa giderken öğrendim. Gece televizyon izledik, köprünün kapatılması ile ilgili haberi izledik ama nerenin bombalandığını izlemedik." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA / Güncel

Adem Huduti Burak Kılıç Malatya Ordu Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title