Malezya, Türkiye Gibi Batı'dan Bağımsızlaşmalı" - İstanbul
Malezya'da hükümetin ortağı Halkın Adaleti Partisi lideri Enver İbrahim, Malezya'nın artık Çinlilerin, Amerikalıların veya İngilizlerin gündemine tabi olmasını istemediğini belirterek, "Türkiye kendi geleceğini, kendi gündemini Batı'dan bağımsız bir şekilde gerçekleştirdi.
Malezya'da hükümetin ortağı Halkın Adaleti Partisi lideri Enver İbrahim, Malezya'nın artık Çinlilerin, Amerikalıların veya İngilizlerin gündemine tabi olmasını istemediğini belirterek, "Türkiye kendi geleceğini, kendi gündemini Batı'dan bağımsız bir şekilde gerçekleştirdi. Biz de Malezya'da bu özgürlüğü, bu gündemi sağlayabilmeliyiz." dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfında (SETA) düzenlenen "İslam Dünyasının Geleceği ve Malezya'nın Demokrasiye Geçişi" konulu konferansında, Türkiye'nin hem dünyada hem de İslam ülkeleri içinde büyük bir önem teşkil ettiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye'de bulunduğunu dile getiren İbrahim, şöyle devam etti:
"2015'te tekrar hapishaneye girdim. Bir ay sonra Erdoğan, damadım ve eşimi Türkiye'ye davet etti. Eşimle çok duygusal bir görüşme gerçekleşmiş aralarında. ' Türkiye'de bizim misafirimiz olun, geri dönmeyin.' demiş. Erdoğan eşim Azize'ye 'Enver'e söyle hapishaneden çıkar çıkmaz bizi ziyaret etsin' demiş ve şimdi bu teklife cevap amacıyla buradayım. Türkiye'de seçimler var. Doğrusunu isterseniz nasıl yorumlara neden olacağı çok da umursadığım bir durum değil. Çünkü 'bittim' dediğim bir dönemde adaletin ne merhaleye geldiğini, dostluğun, kardeşliğin ve özgürlüğün ne anlama geldiğini biliyorum. ve bu nedenle hiç tereddüt etmeden Türkiye'ye, davete icabet etmeye geldim."
Müslüman coğrafyanın gelecek konusunda ciddi bir karamsarlık, umutsuzluk içinde olduğunu, Müslüman ülkelerde, demokratik reformların bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkati çeken İbrahim, Malezya'nın özgürleşmesi, kendi gündemini belirlemesi noktasında Türkiye'yi her zaman model olarak aldığını ifade etti.
İbrahim, "Bana, 'affetmeye hazır mısın' şeklinde bir mektup geldi. Affetmem çok da önemli bir şey değil. Ben de bir şart öne sürdüm. O da hapishaneden çıkarılmak değildi. Ülkemdeki yolsuzluklarla mücadele edilmesiydi. Ülkemin Çinlilerin, Amerikalıların veya İngilizlerin gündemine tabi olmasını istemiyorum. Malezya özgür olmalı tıpkı Türkiye gibi. Türkiye kendi geleceğini, kendi gündemini Batı'dan bağımsız bir şekilde gerçekleştirdi. Biz de ülkemizde bu özgürlüğü bu gündemi sağlayabilmeliyiz. Erdoğan'ın Türkiye'de çok ciddi şeyler yaptığını biliyoruz. Eğitim ve sağlık hizmetlerinde yapılan iyileştirmeler ortada." diye konuştu.
Ziyaret ettiği Batılı ülkelerde kendisine Erdoğan ve 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin sorular yöneltildiğini kaydeden İbrahim, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gittiğim ülkelerde veya Londra'da bana soruyorlar; 'Erdoğan hakkında ne düşünüyorsun, darbe sonrası uygulamalar hakkında ne düşünüyorsun?' Ben de 'bana niye soruyorsunuz? Ben Türk değilim. AK Partili değilim' diyorum. O zamanda şunu söylüyorlar; 'Çünkü sen Erdoğan'ın arkadaşısın ve onun politikalarını destekliyorsun". Ben de onlara; 'Evet, darbe sonrası uygulamalara katılıyorum ve destek veriyorum. Çünkü orada insanlar hayatını kaybetti. Türkiye'deki darbe dünyanın hiçbir yerde olmadı. Türkiye'nin darbe sonrası uygulamaları ülkeyi korumaya yönelik. Ben demokrat bir insanım ve diyorum ki 'tabii ki beğenmiyorsanız AK Parti'nin politikalarını eleştirin, muhalif olun ama lütfen tutarlı olun, tutarlı eleştirin.' "
