Haberler

Mansur Yavaş Sincan'da: "Bugün Ahmet Türk Eski Mardin Belediye Başkanı Ne Diyor?

Güncelleme:
Abone Ol

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, "Sayın Meral Akşener iki üç gün önce söylemişti yalanladılar ama bugün bakın basına, Ahmet Türk eski Mardin Belediye Başkanı ne diyor? Yine Öcalan'la görüşmeye gittiler. Peki, ne görüşüyorlar soruyorum ben size. Kendilerine oy istiyorlar. Kendinize oy isteyip de toplumun yarısını teröristle suçlamak neyin nesi? Bugün bu iktidar eğer gerçekten ülkede beka tehlikesi varsa en büyük bölücülüğü de yapan bu iktidardır ve bir an evvel gitmesi gerekiyor" dedi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, "Sayın Meral Akşener iki üç gün önce söylemişti yalanladılar ama bugün bakın basına, Ahmet Türk eski Mardin Belediye Başkanı ne diyor? Yine Öcalan'la görüşmeye gittiler. Peki, ne görüşüyorlar soruyorum ben size. Kendilerine oy istiyorlar. Kendinize oy isteyip de toplumun yarısını teröristle suçlamak neyin nesi? Bugün bu iktidar eğer gerçekten ülkede beka tehlikesi varsa en büyük bölücülüğü de yapan bu iktidardır ve bir an evvel gitmesi gerekiyor" dedi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bugün Ankara Sincan'da seçim standı ziyaret etti. Burada konuşan Yavaş şunları söyledi:

"ANKARA'NIN KAYNAKLARINI BATIRIP BİRLERİNE HARCAYIP O KOLTUKTAN KALKMAK VE YOLSUZLUKLARININ ORTAYA ÇIKMASINI İSTEMİYORLAR"

"Seçime gidiyoruz ama sonuç itibarıyla şu anda en kuvvetli iki tane ittifak var. Biri Cumhur İttifakı biri Millet İttifakı. Biz hangi ittifaka oy verirlerse versinler Millet İttifak'ına da oy verirse Cumhur İttifakı'na da oy verirse başımızın üstünde yeri var. Herkesin kendine göre bir tercihi vardır. O tercihe saygı duymaktan başka yapabileceğimiz bir şey yoktur. Biz herkesin tercihine saygı duyuyorsak bizim de tercihimize saygı duyulmasını beklemek hakkımız. Cumhur İttifakı'nda yer alan saygı değer vatandaşlarımıza tek kelime sözümüz yok ama kendilerini düşünmüyoruz diye Millet İttifakı'nda yer alan herkese yani toplumun en az yarısına yarısından fazlasına illet zillet hain gibi sözleri de yakıştıramıyoruz. Böyle yapmalarının sebebi aynen 31 Mart'taki gibi bulundukları makamı kaybetmek istemiyorlar. Bir çocuklarını televizyon bir çocuklarına spor kulübü alıp Ankara'nın kaynaklarını batırıp birilerine harcayıp o koltuktan kalkmak ve yolsuzluklarının ortaya çıkmasını istemiyorlar. Başladılar karalamaya; işçileri çıkaracaklar. İşçi çıkarılmadı. Yardımları kesecekler. Sevgili Sincanlılar mutlaka içinizde destek alan vardır. Yardımlar kesildi mi? Tam tersine daha çok yardım yapılıyor mu? Koli koli paket dağıtarak değil. Artık Başkent karta para yüklemek suretiyle sadece bir tüccardan alınan tüccarı zengin ederek değil Ankara'nın en icra köylerine kadar bakkalı manavı da aynı zamanda para kazanacak şekilde. Aynı zamanda o aileler çoluğunun çocuğunun ihtiyacı neyse bunları alıyor. Bunlar yoktu. 60 bin destek alan ailenin öğrencisi evden okula okuldan eve ücretsiz taşınıyor. 16 bin tane öğrencinin servis ücretini ödüyoruz. 15 bin öğrenciye kantin parası yardımı yapıyoruz. 60 bin tane eve süt dağıtıyoruz. Şimdi doğal gaz yardımı yapıldı. Bu kardeşiniz üçer aylık taksitlerle iki yıldır Ankara halkını üşütmüyor. Yani seçimden seçime söz vermiyor. Ankara halkından aldığını çöp projelerine değil Ankara halkına yatırıyor. 200 bin aileye 18 aydır düzenli şekilde et yardımı protein yardımı yapıyoruz ki o evlere et girsin o çocuklar gelişme güçlüğü yaşamasın diye. Destek alan o aileler eskiden suyu eskiden 30 lira 1,8 dolara içtiler kendilerine birer koli yardım yapıldı sudan aldıkları parayı geri iade etmiş oldular. Şu anda 10 ton su sadece 10 lira. Bugünün parasıyla 250-300 lira da cebinde kalıyor. İşte sosyal belediyecilik budur. Kırsal kalkınmada da çiftçimize çok büyük destekler verdik. Tohumu yardımı yaptık. Mazot yardımı yaptık. Sıvı gübre yardımı yaptık. 660 milyon lira masraf ettik 35 bin çiftçiye ama dört buçuk milyar lira para kazanmalarını sağladık.

"TC TABELALARINI BİRİNCİ HAFTA YERİNE ÇAKTIK. DEMEKKİ BEKA TEHLİKESİ YOKMUŞ"

İstanbul'da seçimi iptal ettiler. Biz seçilirsek 'Beka tehlikesi var' dediler. PKK'nın çözüm süresinde dayattığı andımızı kaldırın Türk bayrağının ismini değiştirin TC tabelalarını kaldırın demeleri üzerine kaldırılan TC tabelalarını birinci hafta yerine çaktık. Demek ki beka tehlikesi yokmuş. İstanbul seçimini iptal ettiler ama artık bekadan bahsetmediler Millet İttifakı'nda hiçbir tanesinde söyledikleri şey olmadı. Kimsenin kıyafetine, başörtüsüne karışılmadı herkes çok daha huzurlu yaşamaya başladı. İstanbul seçiminde de bu sefer başladılar; 'Eğer Ekrem Bey'e oy verirseniz Mekke düşer Kudüs düşer büyük israil kurulur' yalanlarına sarıldılar. Dinlemedi insanlar. Bu sefer ne yaptılar biliyor musunuz? Şimdi yaptıkları gibi yedek kuvvetleri getirdiler. Öcalan'dan mektup getirdiler. 'İmamoğlu'na oy vermesin de Binali'ye oy versin' diye getirdiler. O yetmedi. 33 askerimizi Bingöl'de şehit edilmesi emrini veren Osman Öcalan'ı da televizyona çıkardılar devletin televizyonuna. 'Ekrem Bey'e oy vermeyin de Binali Bey'e oy verin' diye. Hatta o kadar ileri götürdüler ki dediler; 'İstanbul'da Binali'yle Ekrem Bey yarışmıyor Sisi ile Binali Bey yarışıyor. Sisi'ye mi oy vereceksiniz Binali'ye mi?' dediler. Şimdi geldiler güzelce Sisi'yle de tokalaştılar. Öyle mi? Aynısını yapıyorlar. Bir tane PKK'ylı mı buldunuz benim belediyemde, niye kandırıyorsunuz insanları nasıl Müslümansınız insanlara iftira atıyorsunuz.

"BUGÜN BAKIN BASINA AHMET TÜRK ESKİ MARDİN BELEDİYE BAŞKANI NE DİYOR? YİNE ÖCALAN'LA GÖRÜŞMEYE GİTTİLER"

Sayın Meral Akşener iki üç gün önce söylemişti yalanladılar ama bugün bakın basına, Ahmet Türk eski Mardin Belediye Başkanı ne diyor? Yine Öcalan'la görüşmeye gittiler. Peki, ne görüşüyorlar soruyorum ben size. Kendilerine oy istiyorlar. Kendinize oy isteyip de toplumun yarısını teröristle suçlamak neyin nesi? Aynı Ankara'daki gibi açıklar ortaya çıkmasın, çakarlı araçlara binmeye devam etsinler, beyefendinin serveti Hollanda'da 36 milyar olmuş bizi gari millilikle suçluyor. 'Ben öyle demedim' diyor. Önce yurt dışındaki serveti getirin. O gemileri herkes duyuyor, nasıl servet sahibi olduğunu herkes duyuyor. Dolayısıyla bu düzen devam etsin diyor.

"20 YIL SONRA ŞÖYLE BİR BAKIN HALK MI ZENGİNLEŞMİŞ SİZ Mİ ZENGİNLEŞMİŞSİNİZ"

Bakın bir tane eski bakan Turkcell'de yönetim kurulu üyesi olmuş. 100 bin euro maaş alıyor kızı 40 bin lira alıyor, bir diğer çocuğu da cumhurbaşkanlığında iki yerden maaş alıyor. Aynı aile. Bu neyin nesidir? Bu kadar insan iş bekliyor AŞ bekliyor. İşte bu düzenin devam etmesi için ballı kaymaklı ihaleler devam esin bunlarının çocuğunun çoğu zengin olsun Porsche arabalara binsin pudra şekeri içsin yesin diye bu düzenin devam etmesi için bizlere iftira atıyorlar. Ben de diyorum ki; sizler seçilirken şöyle söz vermiştiniz. Biz bir lokma bir hırka felsefesinden geliyoruz o kadar dikkat edeceğiz ki devletin mumunu ayrı kendi işimizde mumumuzu kendi mumumuzu kullanacağız dediniz. Vakıflar kurdunuz bu memlekette fakir bırakmayacağız onlara destek olacağız diye. Sonuç ne oldu? Para toplayan vakıflar kurdunuz o vakıflarla kendinize bir şey aldınız. 20 yıl sonra şöyle bir bakın halk mı zenginleşmiş siz mi zenginleşmişsiniz. Be diyorum ki; bu düzenin devam etmesini istiyorsunuz çocuklarına çok güzel istikballer sağladınız. Bir defa bu kadar çok üniversite açıldı ama gençlerin hiç birisinin umudu yok. Niye yok? Okulda okurken bile bakıyor işe kime girecekler belli torpili olanlar girecek diğerleri mülakatta elenecek öyle mi? Hayat bunlara güzel. Birçok insan var çoluğunu çocuğunu okutmuş işsiz. Bunların da işe güce ihtiyaçları var. Dolayısıyla en güzelini istemek hakkı iş beklemek hakkı ama en ufak bir itiraz ettiğinde ya asalak deniyor ya başka türlü suçlanıyor.

"TEKERİ PATLAMIŞ OTOBÜS UÇURUMA DOĞRU GİDİYOR"

Tekeri patlamış otobüs uçuruma doğru gidiyor. Bunlar devam ederse hiçbir şey değişmeyecek. İHA'lar SİHA'lar vallahi Allah razı olsun yapanlardan biz daha iyisini yapacağız. Şimdiye kadar bunları siyasete alet etmedi. Adeta kendi partinin malı gibi bunları gösteriyorlar. Onlar öncekilerde yaptılar ama bunu hiç kimse siyasete alet etmedi. Benim bildiğim bir ülkenin kuvvetli olması için önce insanının da aç olmaması lazım. Çok güzel silahlar yaptılar ama milleti aç bıraktınız. Dolayısıyla bu devrin değişme durumu geldi.

"EN BÜYÜK BÖLÜCÜLÜĞÜ DE YAPAN BU İKTİDARDIR VE BİR AN EVVEL GİTMESİ GEREKİYOR"

Hani 85 tane terörist kalmıştı dağlarda? Reklam yapıyorlar. Teröristlerin reklamını yapıyorlar bunlar ülkeyi bölecek diye. Bu ülkeyi hiç kimse böldürmez. Özellikle Cumhuriyetin kurucusu parti ve İYİ Parti başta olmak üzere. Ama Türkiye'ye bu zihniyet böler. Bugün bu iktidar eğer gerçekten ülkede beka tehlikesi varsa en büyük bölücülüğü de yapan bu iktidardır ve bir an evvel gitmesi gerekiyor. Onun yerine Millet İttifakı'ndaki bütün belediye başkanları gibi halkın tamamını kucaklayan hepsini bir ve beraber gören her belde de huzur ve berekete yol açan belediye başkanları nasıl yapıyorsa işte şimdi inşallah hükümette de bunların hepsi güzel olacak diyorum.

"FATİH YÜZME HAVUZU İNŞALLAH BU SENE HİZMETE GİRECEK"

Sincan İstasyon Caddesi alt yapı ve alternatif bulvarı için 530 milyon lira para harcadık. Sincan Organize Sanayi Bölgesi Köprülü Kavşağı yapıldı. Başer köprülü kavşağı yapıldı. Yeni kent yol genişletme çalışması yapıldı. Engelli vatandaşlar için mola evi yapıldı. Sincan'da bir tane çocuk kreşi yapıyoruz. Yıllardır köprünün yanında kalan Fatih Yüzme Havuzu inşallah bu sene hizmete girecek. 30 bin aile şu an bizden destek alıyor. İnşallah hükümet değişirse bu aile destek sigortasına dönecek. Hiçbir şey beklemeden tıkır tıkır bundan sonra yardımlar kanuna bağlı olarak ödenecek. Tohum ve fide desteğimiz mazot desteğimiz Sincan'da da yardımı yapıldı. İki meydanda 25 köyde de ücretsiz internet devam ediyor."

Kaynak: ANKA / Güncel

Meral Akşener Mansur Yavaş Ahmet Türk Ankara Sincan Mardin Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title