Mardin Valiliği Kan Davasıyla İlgili Stk'larla Bir Araya Geldi
Mardin'de kan davası olaylarının tekrarlanmaması ve yaşanan kan davalarının sona erdirilmesi amacıyla harekete geçen Valilik, 'Mardin'in kanayan davası' adlı proje hazırladı.
Mardin'de kan davası olaylarının tekrarlanmaması ve yaşanan kan davalarının sona erdirilmesi amacıyla harekete geçen Valilik, ' Mardin'in kanayan davası' adlı proje hazırladı.
Mardin Valiliği'nde düzenlenen toplantıya Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Mardin belediye Başkanı Beşir Ayanoğlu, Emniyet Müdürü Derviş Kara, Jandarma Komutanı Vural Erol, Vali Yardımcısı Hüseyin Avcı, Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ve basın mensupları katıldı. Toplantıda proje hakkında bilgiler veren Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Mardin'de kimsenin tasvip etmediği herkesin vicdanlarını sızlatan herkesi derinden etkileyen bir cinayetin işlendiğini belirterek, bu olayların bir daha tekrarlanmaması için mücadele vereceklerini ifade etti. Olayla ilgili olarak ellerindeki bütün bilgileri dün basın aracılığı kamuoyuna duyurduklarını belirten Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, "Bundan sonraki boyutu bizler için en önemli görevdir. Aynı olayları tekrar kanmaması için alınacak tedbirleri değerlendirmek için bir araya geldik. Mutabakat halinde bir proje çerçevesinde bir proje hazırladık. Mardin'in kanayan davası diye bir proje hazırladık. Bu proje ile ilgili herkesin önerisini bekliyorum" dedi. Bu olayı telin etmek hep aklıselim sahibi sağduyulu insanın yapması gereken bir görev olduğunu düşündüğünü ifade eden Vali Cengiz, "Hiçbir gerekçenin kundaktaki bebeğin masum annelerin öldürülmesine gerekçe olmadığına inanıyoruz. Eğer bu bir töre ise böyle bir töre yere batsın diyorum. Bu aslında bir töre değil bir vahşettir. Mardin'in böyle bir olayla anılması tüm Mardinlileri bizleri derinden üzmüştür. Mardin Hoşgörünün merkezi sevginin merkezi olarak biliyoruz. Buna inanıyoruz. Ama böyle olaylar ilimizin bir hoşgörü merkezi olması ile uyuşmuyor. Bir gariplikte aile büyüklerinin kendi duygularını hırslarını tatmin etmek için küçük yaştaki çocukları bu olaylara alet etmektedir. İnsanlar maalesef hiç çekinmeden yakınlarını ateşe atmakta hayatlarını karartabilmektedir" diye konuştu.
Kan davalarının tarafları kendilerini huzursuzluğa sevk ettiğini kaydeden Vali Cengiz, konuşmasına söyle devam etti:
"Taraflar adeta kendilerini evlerine hapsetmekte ve sosyal hayattan soyutlanmakta dışarıya çıkamamaktadır. Sonra da insanlar insanlardan kurumlardan yardım istemektedir. Bu sıkıntılardan kendilerini kurtarılması konusunda yardım istemektedir. Bizler ise tüm kuruluşlar olarak kanaat önderleri akil insanları devreye sokarak meydana gelmiş bu olaydan doğan husumetleri ortadan kaldırabilmek için bir barış çabasına giriyoruz. Barış sağlandığında da mutlu oluyoruz. Bilindiği gibi ülkemizde birlik beraberlik kardeşlik ve barışın tesisi için çok mesafe kat ettik. Geçen yıllara göre 2013 yılında Mardin'de huzur ve sükun içerisinde geçirdik. Biz de bu büyük barışın bölge barışın yanında ailelerin aşiretlerin bireylerin de barış içinde yaşamasını istiyoruz. Bizler Mardin'i tanıtmak için çaba sarf ederken Mardin'i Ankara'da tanıtırken tam bu esnada gündeme gelmesi bir anlamda bu çalışmalarımıza gölge düşürmüştür. Bu arada hiçbir dinin insan öldürmeye izin vermediğini hepimiz biliyoruz. Özellikle İslam dininde bir insanı öldürmenin tüm insanlığı öldürmektir değerlendirdiğini de hesaba katarsak insanların inanç hususunda da mutlaka bilinçlendirilmesi eğitilmesine inanıyorum. Bunu insanların zihinlerine yerleştirmek hepimizin görevidir. Tekrar abu acıların yaşanmamasını diliyorum. Gözyaşı olmasın anne babalar aileler üzülmesin çocuklar annesiz babasız yetim kalmasın. İnsanlar evlatlarını kaybetmesin."
Mardin Belediye Başkanı Beşir Ayanoğlu ise, yaşanan bu olayı kınadığını ve protesto ettiğini söyledi. Mardin'in UNESCO'ya aday başvuracağı bir zamanda böyle bir olayın yaşanması kendilerini üzdüğünü dile getiren Başkan Ayanoğlu, "Bizler inanan insanlarız İslam çercevesine baktığımız zaman İslam savaş hukukuna baktığımız zaman savaşta kadınlara ve çocuklara dokunulmadığını görüyoruz. Burada ufak yaştaki çocukların öldürülmesini biz hiçbir anlayışa sığdıramıyoruz. Doğrusu bu tasvip edilecek bir davranış değildir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. İnsanlar kendilerine işlenen bir cezadan suçtan veya bir eylemden dolayı mahkemelerde bunu hakları aranmaktadır. Hak aranma mücadelesi kendi pazu gücümüzden devletin kamu otoritesine bırakırsak bu tür olayların yavaş yavaş çözüleceğini görürüz. Bu olayları ancak eğitimle önleyebiliriz. Bu işlerin yargı yolu ile halledilmesi toplumun insanlığın kabul ettiği usullerden bir tanesidir" ifadelerini kullandı. - MARDİN