Mersin'de Gözaltındaki 18 Polis Adliyeye Sevk Edildi
Mersin'de yasadışı dinleme operasyonu kapsamında gözaltına alınan, aralarında İstihbarat Eski Şube Müdürleri Ali Çengelci ile Ali İhsan Kaya'nın da bulunduğu 18 polis, sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.
Mersin'de yasadışı dinleme operasyonu kapsamında gözaltına alınan, aralarında İstihbarat Eski Şube Müdürleri Ali Çengelci ile Ali İhsan Kaya'nın da bulunduğu 18 polis, sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.
Aralarında Vali, vali yardımcısı, hakim, emniyet mensubu, hakim, bürokrat ve işadamının da bulunduğu 123 kişiyi yasadışı yollarla dinledikleri iddiasıyla 28 Ekim'de yapılan operasyonla gözaltına alınan 27 emniyet mensubundan 9'u dün ifadelerinin alınmasının ardından Cumhuriyet savcısının talimatıyla serbest bırakılmıştı. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde sorgulanan İstihbarat Eski Şube Müdürleri Ali Çengelci ile Ali İhsan Kaya, eski Şube Müdür Yardımcısı Hakan Işılak, eski Büro Amiri Koray Gün, komiserler İlyas Avcı, İlyas Işık, Yavuz Efe, Yunus Sezgin, Mustafa Cihan, polis memurları İsmail Aydoğdu, Akın Yaşkeçeli, Faruk Yiğit, Ali Yıldırım, İbrahim Demir, Gökhan Kotan, Aziz Yılmaz, Ökkeş Serdar Durak ile Ahmet Yılmaz ise sorgularının ardından bugün sabah saatlerinde sağlık geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi. Polislerin adliyeye sevki sırasında geniş güvenlik önlemleri alındı.
'MAĞDUR EDEBİYATI YAPMAYIN'
Gözaltındaki emniyet mensupları tarafından yasadışı olarak dinlendiği iddia edilen 3'ü birinci sınıf 7 emniyet mensubunun avukatı Orhan Oğuz Çetinkaya da adliyeye geldi. Adliye önünde bir açıklama yapan Çetinkaya, şunları söyledi:
"Mersin'de yakalanarak adalet önüne çıkarılanlar, neden uyuşturucu ile mücadele edeni uyuşturucu kaçakçısı, tefecilikle savaşanı tefeci, organize suç örgütleriyle savaşanı organize suç örgütü mensubu gibi dinlediklerini açıklasınlar. Masum edebiyatı yapmak yerine neden toplumda ve mesleklerinde saygın ve başarılı insanları hukuk dışı yöntemlerle dinlediklerinin cevabını versinler. Görevlerini yapan masum vatan evlatları mağdur ediliyormuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Oysa ki gerçek mağdurlar, gerçek dışı gerekçelerle ve uydurma suçlarla ilişkisi varmış gibi yasa dışı yollarla telefonları dinlenen, teknik araçlarla izlemeye alınan, özel hayatlarına müdahale edilen, hayali örgütlerle ilişkilendirilen, itibarlarına suikast yapılan, bunun sonucunda da mesleki gelecekleri ve hatta çocuklarının dahi gelecekleri karartılan müvekkillerimdir. Müvekkillerim emniyet teşkilatında başarılı olarak görev yapmış, takdirname ve maaş ödülleri almışlardır. Emniyet teşkilatının en kritik ve önemli yerlerinde görev alabilecek tüm vasıfları taşımaktadır. İşte kritik ve önemli görevlere gelmelerini engellemek, mesleki olarak yok edilmek amacıyla hedef alınmışlardır."
KENDİNDEN OLMAYANI BERTARAF EDİYORLAR
Emniyet ve yargı başta olmak üzere ülkenin bütün birimlere sızan bir yapılanma olduğunu öne süren Çetinkaya şöyle devam etti:
"Hepinizin bildiği gibi, emniyet teşkilatının en önemli şahsiyeti, emniyet istihbaratın duayeni kabul edilen Hanefi Avcı'yı, en çok mücadele ettiği sol örgüt mensubu gibi nasıl bertaraf ettikleri malumdur. Müvekkillerimi sahte gerekçelerle, hem de en çok duyarlı oldukları, mücadele ettikleri konularda dinlemişler, mesleki ve şahsi olarak yok etmek için ellerinden geleni yapmışlardır. Bu yapının hedefi, sadece müvekkillerim ya da bu memlekete büyük hizmetler etmiş ve kamuoyunun bildiği kişiler değildir. Cennet vatanımızda yaşayan ve kendilerinden olmayan herkes, bu yapı için bertaraf edilmesi gereken hedeftir" diye konuştu. - Mersin
