Mersin'de Kürtçe Müzik Tartışması
Akdeniz Belediye Başkan Yardımcısı Gündeş, davetli olduğu düğünde Kürtçe müzik çalınınca orkestranın bir anda susturulduğunu öne sürdü.
Akdeniz Belediye Başkan Yardımcısı Gündeş, geçen pazar günü belediyeye ait Macit Özcan Spor Kompleksi'nde davetli olduğu düğünde Kürtçe müzik çalınınca orkestranın bir anda susturulduğunu öne sürdü. Gündeş, şöyle dedi:
"Oradaki yetkili düğün sahiplerine 'Talimat aldık kesinlikle Kürtçe müzik çaldırmayız. Çalınırsa elektriği keseriz' demiş. Kürtçe müzik çalınmadan düğün tamamlanmak zorunda kaldı. Bu anlayış ırkçı bir anlayıştır. 'Kürtçe şarkı söyleme' diyorsun. 'Sen de Türkçe söyleme' deseler kendini nasıl hissedersin Sayın Kocamaz."
Gündeş, Mersin'in Türkiye'deki diğer kentlere oranla çok farkındalık yaratmış bir kent olduğunu, bütün din, dil, kültürlerin bir arada barış içinde huzur içinde yaşadığı bir kent olarak tanındığını söyledi.
Gündeş, kentte herkesin birbirini anlayarak yaşamasını istediklerini bildirirken, bu durumun şimdiye kadar hep böyle geldiğini, ancak son günlerde kendilerine tesislerde düğün günü almış Kürt vatandaşlar açısından sıkıntı yarattığını kaydetti. BDP'li merkez Akdeniz Belediye Başkan Yardımcısı Bedrettin Gündeş, şöyle dedi:
"Belediyenin 2 tesisi var. Buralarda düğün yapılmaz. O nedenle orada yapılmayan düğünler diğer düğün salonlarında yapılabilir. Böyle bir çözüm de bulunabilir. Sayın Başkan, 'Biz hiçbir dile yasak getirmedik' diyor. Elbette bu kentte hiçbir yerde kimse bir dile yasak getiremez. Ama belediyenin sosyal tesislerinde böyle bir yasağın getirilmesi gerçekten anlamsızdır."
KOCAMAZ: 'YASAKLADIK' GİBİ BİR İFADEYİ KULLANMADIK
İddialar üzerine Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ise yaptığı açıklamada bazı 'kerameti kendinden menkul,' ve kendilerine 'akil adam' görüntüsü vermeye çalışan zavallıların, iyi görünmeye, kendilerini iyi göstermeye çalışırken, Mersin'i nasıl bir girdaba çekmek istediklerinin farkında bile olmadığını söyledi. Başkan Kocamaz, şöyle konuştu: "Bu tür davranışlar gaflet, dalalet değilse bilin ki ihanettir. Olaylara at gözlüğü ile bakarak, toplumun çoğunluğunun görüş ve düşüncelerini dikkate almadan değerlendirme yapamazsınız. O görüş ve düşünceler, sadece size ait olarak kalır. Toplumu kendi düşüncelerinize mahkum edemez ve inandıramazsınız. Kaldı ki insanlar zaten her yerde, her dili istediği gibi konuşuyor, şarkısını söylüyor. Ancak, Belediye tesislerinde şu nazik ortamda gelişebilecek herhangi bir nahoş hareketin önüne geçmek de bizlerin en öncelikli görevidir. Kaldı ki biz 'Kürtçeyi yasakladık' gibi bir ifadeyi hiçbir zaman, hiçbir yerde kullanmadık, kullanmayız da. Aklıselim sahibi herkesin şu zor günlerde sinirlerine hakim olması, kışkırtıcı davranışlardan kaçınması, oyuna gelmemesi, kent barışına katkı koyması, tahriklere kapılmaması, Mersin ortak paydasında birleşerek üzerine düşeni yapması gerekir."
"KİMSEYLE BİR PROBLEMİMİZ YOK"
Mersin'de bir grubun kendi örf ve adetlerine göre düğün yapmak istediğini bir kısım marjinal grupların da bunları provoke etmenin gayreti içerisinde olduğunu savunan Kocamaz şöyle devam etti:
"Belediye tesislerinde zaman zaman yaşanan hadiselerle ilgili sosyal paylaşım sayfasından ve telefonla çeşitli şekillerde Mersin'de yaşayan insanlar bu hadiselerin kendilerini rahatsız ettiğini, burada insanların özellikle tahrik edildiğini ve insanların adeta birbirlerine düşürülmesine yönelik provokasyonlar olduğunu dile getiriyorlardı. En son bu bayrak hadisesinden itibaren de bizim üzerimize gelen insanların sayısı daha çok arttı. Belediyenin kendi müzisyenlerinin dışında o tesise dışarıdan sanatçı getirilmesini yasakladık. Şartlara göre oradaki sanatçı ile düğününü yapacak. Ama bunu provokasyona çevirmeye yönelik bazı kendini bilmezler, Mersin'in demografik yapısına rağmen insanları tahrik ederek birbirine düşürmenin, adeta ateşe körükle yaklaşmanın gayretini güttüler. Mersin'i bütün insanları ile birlikte barış ve huzur içerisinde yaşatacağız. Bizi hiç kimsenin kökeni ve inancı ilgilendirmiyor. Mersin'de Kürt vatandaşlarımızda var, Alevi vatandaşlarımızda var, Arap kökenli vatandaşlarımızda var, ağırlıklı olarak Yörük ve Türkmen vatandaşlarımızda var. Mersin'in bir barış ve huzur kenti olmasından rahatsızlık duyan bazı marjinal gruplar da, bu tür olayları insanları birbirine karşı kışkırtmak için kullanıyorlar. Biz Kürt kardeşlerimizle et ile tırnak gibi olmuşuz. Biz herkesi aklıselime davet ediyoruz. Orada, oranın kurallarına uyacak diye bir yazı alınıyor. O herkes için geçerli. Oraya gelecek zararlarla ilgili taahhüt alınıyor. Bunlarda gayet doğal ve geçmişten gelen bir hadisedir. Böyle bir olayda, orada herhangi bir provokasyon olduğunda zarar verilirse bunun bedelinin mutlaka o düğün sahiplerinin ödemesi gerekir. O nedenle biz herkesi daha akıllı olmaya, sakin olmaya ve itidalli davranmaya davet ediyoruz."
HDP HakkAri Milletvekili Adil Zozani ise bu konuda İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın yanıtlaması istemiyle TBMM'ye verdiği önergede şu bilgilere yer verildi:
"Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı'nın, Mersin'de belediyeye ait tesisler ile kentteki düğün salonları ve restoranlara tebligat göndererek, Kürtçe müzik çalınmasını yasakladığı iddiasına ilişkin malumatınız var mıdır? Eğer varsa, bu duruma ilişkin Bakanlığınız tarafından bir soruşturma başlatılmış mıdır? Seçilmiş bir belediye başkanının, bir halkın dilini yasaklama ve yetkisini bir tehdit aracı olarak kullanması hem nefret suçu, hem de yetkisini kötüye kullanma anlamında açık bir suç değil midir?"