Mersin'deki Terör Saldırısı Davasında Tutuklu Sanıklar Tahliye Edildi
MERSİN'in Mezitli ilçesinde polis memuru Sedat Gezer'in şehit olduğu Tece Polisevi'ne düzenlenen terör saldırısıyla ilgili 10 şüphelinin bulunduğu davada tutuklu kalmadı.
MERSİN'in Mezitli ilçesinde polis memuru Sedat Gezer'in şehit olduğu Tece Polisevi'ne düzenlenen terör saldırısıyla ilgili 10 şüphelinin bulunduğu davada tutuklu kalmadı. Dinlenen tanık beyanları, gelen rapor içerikleri, savunmalarının alınmış olmaları ve dosya kapsamı da dikkate alınarak kalan 2 tutuklu sanık da tahliye edildi.
Mezitli ilçesi Tece Mahallesi'ndeki polisevine geçen yıl 26 Eylül'de saat 23.00 sıralarında PKK'lı kadın teröristler Dilara Ürper ve Emel Feremez tarafından saldırı düzenledi. Teröristler, uzun namlulu silahlarla nizamiye kulübesinde nöbet tutan polislere ateş açtı. Polislerin karşılık vermesi üzerine çatışma çıktı. Çatışmada polis memuru Sedat Gezer, teröristlerden 1'ini vurarak yaraladı. 1'i yaralı 2 terörist, kaçamayacaklarını anlayınca sırt çantalarında taşıdıkları bombalarla kendilerini patlattı. Saldırıda polis memuru Sedat Gezer şehit oldu, meslektaşı Abdulkadir Öztürk ile bir sivil yaralandı. Olayla ilgili Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Kadın teröristlerin paramotorla geldikleri Tarsus ilçesindeki arazinin yakınında bekçilik yapan tutuklu iki sanık Sait Demir ve teröristleri ilçeden kent merkezine aracıyla götüren Abdulgalip Gök ile olayla bağlantıları saptanan tutuksuz Zeki Önen, Mazlum Karaboğa, Mazlum Dolaşır, Kahraman Bağış ve Ahmet Erdoğan ile Fatih S. ve firari sanıklar Dilşah Ercan ile Ahmet Ahmo hakkında hazırlanan 66 sayfalık iddianame, Mersin 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
2'ŞER KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ
İddianamede, teröristlerin polisevi yakınındaki çöp konteynerine bıraktığı patlayıcı düzenekte parmak izi tespit edilen PKK'lı terörist Dilşah Ercan ile paramotorda parmak izi saptanan ve teröristleri saldırıya hazırladığı belirlenen Ahmet Ahmo ile Sait Demir ve Abdulgalip Gök hakkında 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma', 'izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme, satma', 'tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme', 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye 7 kez teşebbüs', 'kişiyi tasarlayarak öldürmeye 3 kez teşebbüs' ve 'mala ve kamu malına zarar verme' suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 227'şer yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer sanıklar için 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme' ve 'mala ve kamu malına zarar verme' suçundan 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 207'şer yıla kadar hapsi talep edildi.
HAKİM KARŞISINA ÇIKTILAR
Mersin 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın dördüncü duruşması görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıklar Abdulgalip Gök ve Sait Demir ile suçtan zarar gören müştekiler ve avukatlar da salonda hazır bulundu.
'BEN İNSANİYET NAMINA BU KADINLARI ARABAMA ALDIM'
İddianamede, teröristleri aracıyla Tarsus'tan kent merkezine getirmekler suçlanan tutuklu sanık ziraat mühendisi Abdulgalip Gök savunmasında, "14 aydır tutuklu bir şekilde cezaevinde yatıyorum. Ben insaniyet namına bu kadınları arabama aldım. Allah rızası için vicdanınıza sığınıyorum. Bütün bilgi ve belgeler dosyanın içerisindedir. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
'BEN İNSANİYET NAMINA BİR ŞEY YAPTIM O DA BAŞIMA BELA OLDU'
İddianamede, kadın teröristlerin paramotorla geldikleri Tarsus ilçesi Yaramış Mahallesi'ndeki arazinin yakınında bekçilik yaptığına yer verilen Sait Demir ise savunmasında, "Ben insaniyet namına bir şey yaptım o da başıma bela oldu. Bu dosya ile hiçbir alakam yoktur, tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Tanıkları ve avukatları da dinleyen mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Sait Demir ve Abdulgalip Gök'ün tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
