Meydanlardan Salonlara 15 Temmuz Milli İrade Mücadelesi" Paneli
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, "15 Temmuz girişimi, Türkiye'yi işgale hazırlama ve iç savaş harekatıydı.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, "15 Temmuz girişimi, Türkiye'yi işgale hazırlama ve iç savaş harekatıydı. Bu millet düşmanı hainler Türkiye'yi emperyalistlerin savaş alanına çevirecekti." dedi.
Üsküdar Belediyesince Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen "Demokrasi Nöbeti: Meydanlardan Salonlara 15 Temmuz Milli İrade Mücadelesi" paneli öncesinde 15 Temmuz belgeseli gösterildi.
Panelde konuşan Hüseyin Yayman, Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok önemli bir hikaye yazdığını dile getirerek, "1990'da Çin'de bir insan tankın önünde durdu ve bu tüm dünyaya yayılıp simge haline geldi. Türkiye'de ise 15 Temmuz'da insanlar ateş eden tankların, F-16'ların önünde durdu. Büyük bir imtihan verdik." ifadesini kullandı.
Bu milletin bir ferdi olmaktan gurur duyduğunu vurgulayan Yayman, şöyle konuştu:
"15 Temmuz girişimi, Türkiye'yi işgale hazırlama ve iç savaş harekatıydı. Bu millet düşmanı hainler Türkiye'yi emperyalistlerin savaş alanına çevirecekti. Biz bunu Suriye'den, Afganistan'dan biliyoruz. Bu bir darbe teşebbüsü değil, bir hain olan Fetullah Gülen'in Türkiye'yi iç savaşa sürükleme operasyonudur. Nerede bir hain, devlet ve millet düşmanı FETÖ'cü varsa bunları acımadan, hukuk içerisinde en ağır şekilde cezalandırmak lazım."
Prof. Dr. Atilla Yayla da darbenin önlenmesindeki önemli faktörlerden birisinin siyasi iradenin dik durması olduğunu belirterek, şunları söyledi:
" Türkiye'de askerler darbe yaptığında siyasetçiler şapkasını alır gider' diye bir anlayış vardı. Bu kez öyle olmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım ölümü göze alarak darbeye direndiler. Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın direnmesi ve halkı sokağa çağırması 15 Temmuz gecesinin, darbenin akışını belirledi. Türkiye, demokrasisini Tayyip Erdoğan'a borçlu olduğu gibi Devlet Bahçeli'ye de borçludur. Bahçeli'nin erken saatlerdeki kesin duruşu darbeye karşı direnişin meşruiyetini ve toplumsal tabanını genişletti."
Yayla, darbenin önlenmesini sağlayan diğer faktörlerin ise toplumsal direniş, polis teşkilatının tutumu, yargının erkenden harekete geçmesi ve ana akım medyanın darbe karşıtı duruşu olduğunu kaydetti.
"Tayyip Erdoğan'ı o gece neden öldürmek istediler?"
Dr. Murat Yılmaz ise darbe girişiminin hedeflerine değinerek, "Birincisi, müşterek milli kimliğimizi ortadan kaldırmak, ikinci hedef demokratik yönetimimizdir. Biz bir anlaşmazlık yaşadığımızda bunu demokratik usullerle çözüyoruz. Bunu ortadan kaldırabilirlerse Irak'ta, Afganistan'da, Lübnan'da olduğu gibi çatışmalar yoluyla birbirimizle iletişim kuracağız. Üçüncüsü de devlet kapasitesine yönelik bir saldırı var. Yani devlete öyle bir saldıracaklar ki, devlet iş göremez hale gelecek, hukuku koruyamayacak, iradesi kırılacak." şeklinde konuştu.
Bütün bunların sebebinin Türkiye'nin özellikle Ortadoğu'da Batılı ülkelerin senaryosunu kabul etmeye yanaşmaması olduğunu aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:
"15 Temmuz'da özellikle Cumhurbaşkanı'nın hedef alınıp öldürülmek istenmesi işte bu iradeyi kırmak amacına matuftur. Tayyip Erdoğan'ı o gece neden öldürmek istediler? Menderes'i neden öldürdülerse o sebepten, yani milletin azim ve iradesini kırmak, çaresiz bırakmak, siyaseti çözüm üretmez hale getirmek ve kendi darbe senaryolarını kalıcı hale getirmek..."
Star Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Kartoğlu ise yabancı gazetecilerin 15 Temmuz'un ardından Türk gazetecilerden durum değerlendirmesi almaya çalıştığını anımsatarak, şöyle konuştu:
"16 Temmuz günü yabancı gazetecilerden gazeteye telefonlar geldi. Hatırlayabildiğim iki tanesi Güney Afrika ve Almanya'dandı. Soruları ise şöyleydi; 'Recep Tayyip Erdoğan bu darbe girişimini de bastırdıktan sonra Türkiye demokrasisini nereye götürür?' 'Bu darbe kimler tarafından neden yapıldı, geçiştirildi mi?' diye bir soru yok."
15 Temmuz gecesi vatandaşın medyadan önce sokağa çıktığını aktaran Kartoğlu, "Siyasi iradeyle bu kitle çok hızlı büyüdü. Bu büyük ve hızlı direniş medyayı da etkiledi ve gördüğünüz desteği getirdi." ifadelerini kullandı.
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ve AK Parti İlçe Başkanı Halit Hızır'ın da katıldığı programın sonunda protokol, şehit yakınları ve gaziler hatıra fotoğrafı çektirdi.
