MHP'li Tanrıkulu: Karşılıksız Çek Sayısı Yüzde 16 Arttı
Mhp Genel Başkan Yardımcısı, İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Mayıs sonu itibariyle batık KOBİ kredilerinin yüzde 6'yı, tüketici kredilerinin ise yüzde 9'u bulduğunu belirten karşılıksız çeke hapis cezasının kaldırılmasıyla 2016'nın ilk 5 ayında, karşılıksız çek sayısı 2015'in aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 319 bin 566 adete çıktığını bunun parasal tutarının 11 milyar liraya olduğunu söyledi.
Mhp Genel Başkan Yardımcısı, İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Mayıs sonu itibariyle batık KOBİ kredilerinin yüzde 6'yı, tüketici kredilerinin ise yüzde 9'u bulduğunu belirten karşılıksız çeke hapis cezasının kaldırılmasıyla 2016'nın ilk 5 ayında, karşılıksız çek sayısı 2015'in aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 319 bin 566 adete çıktığını bunun parasal tutarının 11 milyar liraya olduğunu söyledi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı, İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, girişimcinin yatırımının artmadığını karlılık oranlarının da düştüğünü öne sürerek, "14 yılın sonunda gelinen noktada girişimcimiz aşırı borçlanırken, yatırımları yeteri kadar artmazken tam tersine karlılık oranları her geçen gün daha da düşüyor
Girişimcimiz için açıklanan son rakamlara göre özel sektörün durum tespiti yapıldığında, 2002 yılında 43 milyar dolar olan özel kesim dış borcu, 2016 Mart sonunda 310 milyar dolara yaklaşmıştı. Yılın ilk 4 ayında ithalat yüzde 10.9 düşerken, 2002 yılında sadece 5 milyar dolar olan ithalatçımızın ithalat borçları 29.9 milyar dolara yükseldi. Yine özel sektörün varlıkları ile yurtdışına olan yükümlülüklerinin farkı olarak tanımlanan net döviz pozisyonu açığı 2002 yılındaki 6.5 milyar dolar seviyesinden Mart 2016 itibariyle 188.3 milyar dolara fırladı" dedi.
Mayıs sonu itibariyle batık KOBİ kredilerinin yüzde 6'yı, tüketici kredilerinin ise yüzde 9'u bulduğunu belirten Tanrıkulu, sorunlu kredilerdeki bu ciddi artışın bankaların kredi verme iştahını frenlediğini, zaten yetersiz olan yeni yatırımların da önünü kapattığını öne sürdü. 2006- 2015 yılları arasındaki yatırımlarda sektörlerin ağırlığına dikkat çeken Tanrıkulu konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İmalat sanayinin yatırımlardaki payı 6 puan gerileyerek, yüzde 35'ten, yüzde 29'a geriledi. Girişimcimizin üretim yolundaki bu zor şartlar iflas erteleme başvurularını da artırdı. 2015 yılının 1'inci çeyreğine göre 2016'nın 1'inci çeyrekğinde yüzde 63'lük artışla 184 adet başvuru yapıldı. Haziran ayı itibariyle başvuru sayısı 246'ya çıktı. Protestolu senet sayısı yılın ilk 5 ayında 386 bin adete ulaşırken, tutar olarak 2015'in aynı dönemine göre yüzde 19 artışla 4.2 milyar TL'ye çıktı. 2012 yılında yapılan düzenlemeyle karşılıksız çek kesene hapis cezası kaldırıldı. Bunun sonucunda 2016'nın ilk 5 ayında, karşılıksız çek sayısı 2015'in aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 319 bin 566 adete çıktı, parasal tutarı ise yüzde 3 artışla 11 milyar liraya ulaştı. 14 yıldır ekonominin çarkları aşırı borçlanmayla döndürülüyor, ihtiyaç olan ihracata dayalı sanayi modeli ihmal ediliyor. Sanayi üretimi yılın ilk çeyreğinde yüzde 5.6 artış gösterse de, Nisan'da geçen yıla göre sadece yüzde 0.6 artış gösterebilmiş. Mayıs ve Haziran için artış beklentisi ise düşük. Bu düşük beklenti, sanayi üretiminin beklenen seviyede gerçekleşmeyeceğini gözler önüne seriyor"
"EKONOMİ YÖNETİMİ SORUNLARDAN UZAK"
Konuşmasında ekonomi yönetiminden sorumlu bakanları da eleştiren Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"Geçtiğimiz günlerde, 'Türkiye ekonomisinin dışarıya aşırı bağımlı, teknoloji ve bilgi üretmeyen, finansı kontrol edemeyen, fasoncu bir ülke' olduğu itirafı, 14 yıllık başarısızlığın açık bir göstergesidir. Uzun dönemdir ekonomi yönetiminde bulunanların bizlerin yıllardır dile getirdiği sorunları kabul etmesi yeterli değildir. Tespit edilen bu sorunları aşabilmek için, nelerin yapılacağının konuşulmasının vakti gelmiş hatta geçmektedir. Zira rekabet gücünü her geçen gün yitirmiş girişimcimizin artık takati kalmamıştır. Son günlerde ardı ardına 'müjdeli haber, büyük destek' gibi ambalajlanmış cümlelerle yeni ekonomik paketlerin hayata geçirilmesi gecikmiş kararlardır. Paketlerin öncü açıklamalarına bakıldığında, ekonomi yönetiminin mevcut sorunlardan ne kadar uzak olduğu görülmektedir. Yatırımların giderek patinaj yaptığı, özellikle de sanayi yatırımlarının ertelendiği son yıllarda, artık gerçek anlamda sanayiye yeni bir bakış açısı gereklidir."
- İzmir
