Haberler

Mhp'li Yılmaz: Tarımsal Yükseköğretimin Geldiği Nokta İç Açıcı Değil

Abone Ol

MHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, "Tarımsal Yükseköğretimin başlangıcından yani 1848 yılından bu yana geçen 165 yılda tarımsal yükseköğrenimin geldiği nokta maalesef hiç iç açıcı değildir" dediMHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz,...

MHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, "Tarımsal Yükseköğretimin başlangıcından yani 1848 yılından bu yana geçen 165 yılda tarımsal yükseköğrenimin geldiği nokta maalesef hiç iç açıcı değildir" dediMHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, "Tarımsal Yükseköğretimin başlangıcından yani 1848 yılından bu yana geçen 165 yılda tarımsal yükseköğrenimin geldiği nokta maalesef hiç iç açıcı değildir" dedi.

MHP'li Yılmaz, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nda uzun yıllar yönetici olarak çalışanların, yeniden yapılandırmaya ilişkin KHK kapsamında bakanlık müşavirliğine atandığını ve Müşavirlerin doğrudan bakana bağlı olduğunu söyledi. Yılmaz, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndaki 240 müşavirden 168'inin merkez ve taşra birimlerinde çalışabileceği düzenlemesiyle Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı'nda görevlendirildiğini ifade ederken "Tabiri caizse müşavirler, baş müşavir, has müşavir ve boş müşavir olarak sınıflandırılmıştır. Baş ve hoş müşavir dışında kalanlar uydurma gerekçelerle 3-5 günlüğüne il dışına gönderilmekte, eğitim ve tecrübeleri gözetilmeksizin bazı konularda rapor hazırlatılmaktadır" diye konuştu.

Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:

"Tarımsal Yükseköğretimin başlangıcından yani 1848 yılından bu yana geçen 165 yılda tarımsal yükseköğrenimin geldiği nokta maalesef hiç iç açıcı değildir. 2013 yılı başı itibari ile Türkiyede 33 üniversitede, 26 Ziraat,5 Ziraat ve Doğa Bilimleri, 2 Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi bulunmaktadır.Sadece 2012 yılında 6 Tarımsal Yükseköğrenim ile ilgili fakülte açılmıştır. 1980'lere kadar sınavlarda yüzde 1-10 aralığına giren öğrencilerin tercih ettikleri Ziraat Fakülteleri son yıllarda çok düşük puanlarla öğrenci kabul etmesine rağmen pek çok fakültede bazı bölümler öğrenci bulmakta bile zorlanmaktadırlar.

Tıp fakülteleri için hastane ne ise ziraat fakülteleri için laboratuar ve araştırma-uygulama çiftliği de odur. Bugün pek çok fakültenin uygulama çiftliği yoktur. Aynı ekolojide ve birbirine çok yakın illerde ziraat fakülteleri açılmaktadır. Uygulana gelen bu yanlış politikalar sonucu fakültelerden mezun olan on binlerce ziraat mühendisi boş gezmekte veya eğitim ile alakası olmayan alanlarda çalışmaktadırlar. Şu anda öğretmenlik, polislik, mübaşirlik, gardiyanlık gibi kamu görevlerinde bulunan ziraat mühendisleri mevcuttur. Bu ciddi bir israftır. Uygulanan bu yanlış politikalara bir an evvel son verilmelidir."

-"OLAN TÜRK TARIMINA OLUYOR"-

"Diğer taraftan kamuoyuna ziraat mühendislerinin devlette istihdamı çok fazla gösterilmekte, meslektaşlarım Gıda, Tarım Hayvancılık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı arasında oyalanmaktadırlar" diyen Yılmaz, "Tarım Bakanı canlı yayında Maliye Bakanından kadro istedik diye beyanat veriyor Maliye Bakanlığı ise 'GTHB'nin Maliye Bakanlığından yeni atamalar için kadro talebi bulunmamaktadır' diyor. Olan Türk Tarımına ve meslektaşlarıma oluyor.

Şu an GTHB' de 20 Binden fazla boş kadro bulunmaktadır. Sözleşmeli, alım garantili üretim yaptırılarak milyarlarca dolar ödeyerek dışarıdan aldığımız yem ve yağ açığımız kapatılabilir. Diğer taraftan GTHB' nin KHK ile yeniden yapılandırma sürecinde uzun yıllar Bakanlığın Merkez ve Taşra birimlerinde Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı, Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Teftiş Kurulu Başkanı, I. Hukuk Müşaviri, Daire Başkanı, İl Müdürü gibi; çok önem arz eden zamanında yetki ve sorumluluk yüklenen kişiler Bakanlık Müşaviri olarak atanmıştır. Doğrudan Bakana bağlı olarak görev yapan Bakanlık Müşavirlerinin Bakanın uygun göreceği Merkez ve Taşra birimlerinde çalışabileceği şeklinde bir düzenleme getirilerek 240 bakanlık müşavirinden 168 kişisi Bakanlık Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı emrine görevlendirilmiştir" ifadelerini kullandı.

-"BAŞ, HAS VE BOŞ MÜŞAVİR"-

Bu görevlendirmede; kişinin yapacağı görevin açıkça belirtilmediğini dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:

"Görevlendirmenin süresi belli edilmemiştir. Kişinin hizmete duyulan ihtiyaç açık olarak ortaya konulmamıştır. Geçici görev yolluğu ve gündeliği verilmemiştir. Kişinin görevlendirilmesinde ne gibi bir kamu yararı olduğu bilinmemektedir.

Tabiri caiz ise Müşavirler Baş Müşavir, Has Müşavir ve Boş Müşavir olarak sınıflandırılmıştır. Baş ve Hoş Müşavirler dışında kalan 168 bakanlık Müşaviri 11-17 Kasım 2012 tarihleri arasında Antalya Belconti Otelde 'Değişen Yöneticiler Akademisi' adı altında bir hizmet içi eğitime tabi tutmuşlar burada Neo Kişilik Envanteri, adı altında biri birinden farklı 240 soru yöneltilerek cevaplandırmaları istenmiştir. Fotoğrafları da eklenerek bu insanlar adeta fışlenmiştir.

Bu müşavirler uydurma gerekçeler ile 3-5 günlüğüne il dışına gönderilmekte eğitim, tecrübeleri gözetilmeksizin bazı konularda raporlar hazırlattırılmaktadır. Zamanında yetki ve sorumluluk alarak Türk Tarımına hizmet etmiş olan bu müşavirlere reva görülen bu uygulamalar çalışma huzuru, görev hassasiyeti ve kişilerin devlete olan güvenini sarsmıştır. Bu insanlara resmen mobbing uygulanmakta ve emekliliğe zorlanmaktadırlar.

Bu uygulama diğer bankalık çalışanlarını da rahatsız etmekte. Sorumluluk alma, yetki kullanma konusunda tereddütlü davranışlara sebep olmaktadır. Böyle bir çalışma ortamında başarının beklenmesi hayal olur. Kaldı ki Türk Tarımının içinde bulunmuş olduğu durum da bunu göstermektedir. Çiftçi inim inim inliyor, Bakanlık personeli tedirgin, işsiz ziraat mühendisleri ve veteriner hekimler iş bekliyor Sayın Tarım Bakanı da Fransa Devlet Başkanından aldığı şövalye Nişanı ile övünüyor. Ama Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Mehdimin Çiftliği olmaya devam ediyor."

-YASAL DAYANAĞI YOK-

MHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını da cevapladı. Kemalettin Yılmaz, bir gazetecinin, çözüm sürecinde terör örgütü üyelerinin çekilmesiyle ilgili gelişmeleri nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Silahları bırakın gidin" şeklindeki yaklaşımının yasal dayanağı olmadığını savundu. Teröristlerin çekilmesine göz yummanın suç olacağını öne süren Yılmaz, "Teröristlerin, işledikleri suç yanlarına kar kalırcasına ülkeyi terk etme kararı alması Türkiye Cumhuriyeti devleti için züldür. Teröristlerin Türk adaleti önünde hesap vermeden ellerini kollarını sağlayarak yurt dışına çıkmaları doğru değildir" dedi. - Ankara

Kaynak: ANKA / Güncel

Milliyetçi Hareket Partisi Kemalettin Yılmaz Maliye Bakanlığı Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title