Midyat Kaymakamı Bingöl: Çockularını Okula Göndermeyenler ile Hendeklerin Arkasına Gönderen Aynı...
Mardin'in Midyat İlçesi'nde faaliyet gösteren Ortadoğu Okul Öncesi Eğitimi Geliştirme Derneği'nin hazırladığı ve AB destekli, 'Kız erkek fark etmez herkes okusun' projesinin tanıtım toplantısında konuşan Kaymakam Oğuzhan Bingöl, "Toplum, gençlerimiz var olduğu müddetçe, çocuklarımız var olduğu müddetçe var" dedi.
Mardin'in Midyat İlçesi'nde faaliyet gösteren Ortadoğu Okul Öncesi Eğitimi Geliştirme Derneği'nin hazırladığı ve AB destekli, 'Kız erkek fark etmez herkes okusun' projesinin tanıtım toplantısında konuşan Kaymakam Oğuzhan Bingöl, "Toplum, gençlerimiz var olduğu müddetçe, çocuklarımız var olduğu müddetçe var" dedi. Kaymakam Bingöl, "Fen Lisesini kazanan çocuğunu okula göndermeyen ve buradaki gençleri, çocukları, ne anlam ifade ettiğini bir türlü çözemediğimiz hendeklerin arkasına gönderen aynı ziynetin ürünüdür. Biz bu iki zihniyeti de kökten reddediyoruz" dedi.
Midyat'ta faaliyet gösteren Ortadoğu Okul Öncesi Eğitimi Geliştirme Derneği (OKEGED)'in, Avrupa Birliği (AB), Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nca desteklenen 'Kız erkek fark etmez herkes okusun7 isimli projesinin açılış toplantısı yapıldı.
HEDEF 400 RİSKLİ ÖĞRENCİ
Tanıtım toplantısının açılış konuşmasını yapan OKEGED Başkanı Tülay Talay Oral, 217 bin euro maliyetli proje kapsamında 400 kız ile erkek çocuğu okula kazandırmayı hedeflediklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Biz bu hibenin tamamını Milli Eğitim ile beraber öğrencilerimiz için harcayacağız. Bu proje kapsamında 400 riskli öğrenci tespit etmiş bulunmaktayız. Bu öğrenciler içerisinde aslında projemizde 50 öğrenciye Eğitim Koçluğu vermeyi düşünmüştük, fakat sayı o kadar fazla oldu ki, biz bunu 65'e çıkardık, hatta sanırım daha da artacak. Biz bu kapsamda eğitim fakültesi mezunu 20 kişiye de Eğitim Koçluğu eğitimi vereceğiz. Biz bu eğitim koçlarına 2-3 tane öğrenci verip onlara rehberlik etmesini isteyeceğiz. Şöyle ki belirli nedenlerden dolayı çocuk okula gidememiştir veya çocuk 5'inci sınıfta hala okuma yazma bilmiyor yada çocuk okula gitmek istiyor da ailesi göndermiyordur. Bizim rehber hocalarımız, eğitim koçlarımız bunlarla birebir aileymiş gibi ilgilenecekler, dersleriyle, eve gidip-gelişleriyle, okuldaki hocalarıyla sürekli bir ilişki içerisinde, bunları okula tekrar kazandırmayı hedefleyecekler ve biz bunu 11 ay boyunca yapmayı planlıyoruz. Umarız hepinizin desteğiyle projemizi çok iyi bir şekilde yürütürüz ve kızlarımızın eğitim seviyesini yükseltmiş oluruz" dedi.
'BÖLÜNME PLANLARINI UYGULAMAYA ÇALIŞAN ZİHNİYETE MÜSADE ETMEYİZ'
Midyat Kaymakamı Oğuzhan Bingöl ise Fen Lisesi'ni kazanan çocuğunu okula göndermeyen veli ile çocuklarını ne anlam ifade ettiğini bir türlü çözemedikleri hendeklerin arkasına gönderen kişinin aynı ziynetin ürünü olduğunu belirerek, şunları söyledi:
"Bizler çocuklarımıza kendi ideolojilerimizi öğretmek adına o çocukların hayatını mahvetme lüksüne sahip değiliz. Bu hem o velimizin, fen lisesini kazanan çocuğunu okula göndermemesiyle alakalıdır, hem de buradaki gençleri, çocukları ne anlam ifade ettiğini bir türlü çözemediğimiz hendeklerin arkasına göndermek de aynı ziynetin ürünüdür. Biz bu iki zihniyeti de kökten reddediyoruz. Bizler toplum, gençlerimiz var olduğu müddetçe, çocuklarımız var olduğu müddetçe varız. Müftümüzün, bu çocuğunu okula göndermeyen aileyi ziyaretinde, 'eğer bizler hassassak, bizler muhafazakar düşünceye sahipsek, eğer bizler kadın doğum uzmanını bayan istiyorsak, kendi çocuğumuzu okula göndereceğiz' diyebilecek kadar erdemli bir anlayışın bugün sergilendiği bir devlet yönetimini görüyoruz. Ama burada sadece sorunumuz kız çocuklarımızın okullaştırılmaması değil, gençlerimize kendi ideallerimizi, batının bize sunmuş olduğu planları, programları kendi ülkemizin bölünmesi pahasına uygulatmaya çalışan zihniyetlere bizim asla müsaade etmememiz lazım, asla alet olmamamız lazım. Biz varsak bugün gençliğimizin sayesinde varız. Eğer bizler gençliğimize çizeceğimiz portre, kızlarımız için doktorluk değilse, buradaki çocuklarımız için hendeklerin arkasında ölümse, bizlerin başta bununla mücadele etmemiz gerekiyor. Bunun en güzel örneği de Midyat'tır. Midyat'ta bugün, bizler eğer bu program için bir araya geldiysek, bu Midyat'ın ne kadar huzurlu bir kent olduğunu gösteriyor, ne kadar duyarlı bir kent olduğunu gösteriyor." - Mardin
