Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Yılmaz: Daha Güçlü Nesiller Yetiştirmeliyiz
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, çocuklara milli değerlerin daha güçlü bir şekilde kazandırılması gerektiğini belirtti. Yılmaz, okulların Türkiye Yüzyılı'nı inşa edecek nesilleri yetiştiren merkezler olduğunu vurgulayarak, çocukların sosyal yönlerinin geliştirilmesi için çaba sarf ettiklerini ifade etti. Ayrıca Yılmaz, Türkiye'nin güçlü bir şekilde dünyada var olması için güçlü bir Türkiye'nin inşa edilmesi gerektiğini söyledi.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, "Daha erdemli, nitelikli, güçlü nesiller yetiştirmemiz lazım. Küresel emperyalizmin karşısında çocuklarımıza milli değerlerimizi daha güçlü bir şekilde kazandırmamız lazım. Çocukların savrulmamaları lazım." dedi.
Kenti ziyaret eden Yılmaz, Burdur Valiliğinde şeref defterini imzaladıktan sonra Vali Türker Öksüz'le görüştü.
Ziyaretin ardından Abdi Özeren İmam Hatip Ortaokulu'nda öğrencilerle bir araya gelen Yılmaz, İstiklal Marşı'nı okumak için toplanan öğrencilere hitap etti. Her hafta bir öğrencinin törenden önce şiir okumasını isteyen Yılmaz, ilk şiiri kendisi okudu.
Daha sonra Necip Fazıl Kısakürek Toplantı Salonu'nda okul müdürleriyle bir araya gelen Yılmaz, yaptığı konuşmada, okul müdürlerinin talep, öneri ve düşüncelerini dinlemek için buluşmayı düzenlediklerini belirterek, Türkiye Yüzyılı'nı öğretmenlerle inşa edeceklerini söyledi.
Türkiye Yüzyılı'nı inşa edecek nesilleri yetiştiren merkezlerin okullar olduğunu dile getiren Yılmaz, diğer sektörlerin okullarda yetişen insan kaynağıyla işini yürüttüğünü aktardı.
Yılmaz, mesleki eğitim, üniversite, sosyal hayat, aile hayatı ve toplumun bütün kılcal damarlarındaki hayat akışının okuldan beslendiğini dile getirerek, "Onlar da bize bakıyor. Bu nedenle seçmeli dersler havuzunu genişleterek adabımuaşeret, nezaket ve görgü kurallarını ekledik. Çocuklarımızın anadil becerisini geliştirmeye, diğer iletişim becerisi olsun her alanda mesleki becerilerini geliştirmeye yönelik neleri eklediysek aslında amacımız bu çocuklarımızı topluma kazandırmak, daha faydalı bir şekilde yetişmelerini sağlamak." ifadelerini kullandı.
"Güçlü nesiller yetiştirmemiz lazım"
Çocukların özellikle sosyal yönlerini geliştirdiklerini vurgulayan Yılmaz, "Çocukları toplumla entegre olan, sosyal hayatın içinde daha çok etkin rol alan hale getirebilmek için birtakım çabaların içerisindeyiz." diye konuştu.
Yılmaz, bu çabaların Türkiye Yüzyılı'nı inşa edecek nesilleri yetiştireceğine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milli eğitimin ana amaçlarından biri iyi insan yetiştirmektir. Bugün dünyada buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Daha erdemli, nitelikli, her yönden güçlü nesiller yetiştirmemiz lazım. Küresel emperyalizmin karşısında çocuklarımıza milli değerlerimizi daha güçlü bir şekilde kazandırmamız lazım. Çocukların savrulmamaları lazım. Kendi aidiyetlerini, hangi medeniyete ait olduklarını unutmamaları lazım.
Biz bir medeniyete aitiz ve bizi o medeniyetin devamı, mensubu bildikleri için varlığımızdan rahatsız olan şer güçler olacaktır. Onun için Türkiye'mizin etrafındaki terör eylemlerinin, oluşumlarının ve onları destekleyen birtakım yapıların, bakın hepsinin emelleri, Anadolu coğrafyası ve Türkiye üzerinde ve aslında koskoca İslam alemi üzerinde dolaşmaktadır. Güçlü Türkiye demek, güçlü İslam alemi demektir. Güçlü Türkiye demek, insanlığın güçlü bir şekilde dünyada var olması demektir. "
Toplantının ardından Recep Tayyip Erdoğan Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne geçen Yılmaz, öğrenciler ve öğretmenlerle görüştü.
"Türkiye'de eğitimde çok büyük mesafeler alındı"
AK Parti İl Başkanlığında da partililerle buluşan Yılmaz, dünyanın birtakım kurumları ve oluşumlarında haktan, hukuktan, hakkaniyetten ve insanlıktan bahseden insanların ortaya koydukları bütün argümanların artık iflas ettiğini belirterek, "Gazze hadisesi bize bunu açık bir şekilde göstermektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Gazze'de her beş dakikada bir insanın katledildiğine dikkati çeken Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bunun karşısında dünyada sürekli barışı ve adaleti savunan, bunun için mücadele eden bir anlayış, hamdolsun Türkiye'mizde varlığını devam ettiriyor. Bu AK kadrolarla güçlü bir şekilde yoluna devam ediyor. Son 20 yılda Türkiye'de eğitimde çok büyük mesafeler alındı. Örneğin 1923-2003 tarihleri arasında toplam 530 bin kadar öğretmen atanmışken son 20 yıl içinde alınan öğretmen sayısı 800 bine yaklaştı. Son 20 yılda, yine eğitimin altyapısı açısından baktığımızda, dersliklerde gelinen noktada ciddi anlamda derslik, eğitim teknolojilerinde sınıfların, okulların donatıları artı. Artık öğrencilerimizin eğitim materyali, eğitim teknolojileriyle ilgili hiçbir sorunları bulunmamakta. Öğretmen açığı ciddi anlamda kapatılmış durumda.
Önümüzde sürekli bir hedef var. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla daha güçlü bir Türkiye hedefi var. Bunun da elbette güçlü bir işbirliğiyle gerçekleşmesi gerekiyor. Sadece eğitim noktasında değil. Sağlıkta, ulaşımda, diğer bütün alanlarda Türkiye'de var olanları bizim yaşımızdaki her bir arkadaşımız yakinen hissetmekte, görmekte."
Türkiye'nin büyük bir hazinenin üzerinde olduğuna vurgu yapan Yılmaz, bu hazineyi gelecek nesillere taşıyabilirlerse güçlü bir şekilde dünyaya çok şey söyleyebileceklerini aktardı.
