Minik Kübra Engelli Ailesiyle Beden Diliyle Anlaşıyor
İnternette tanışıp aşık olan ve 4 yıl önce Trabzon'da evlenen bedensel engelli Mei Chan Whang ile Yusuf Ay çiftinin 2 yaşındaki kızları Kübra, duyabiliyor, konuşabiliyor ancak işitme engelli ail...
MELTEM YILMAZ - İnternette tanışıp aşık olan ve 4 yıl önce Trabzon'da evlenen bedensel engelli Mei-Chan Whang ile Yusuf Ay çiftinin 2 yaşındaki kızları Kübra, duyabiliyor, konuşabiliyor ancak işitme engelli ailesiyle iletişim kurabilmek için beden dilini kullanıyor.
Maçka ilçesinin Armağan köyünde yaşayan, doğuştan sağır ve dilsiz Yusuf Ay (41), küçük yaşta yapılan yanlış bir iğne nedeniyle yürüyemiyor. Yaklaşık 6 yıl önce Tayvan'da yaşayan ve kendisi gibi sağır ve dilsiz olan Mei-Chan Whang (40) ile internet aracılığıyla tanışan Ay, kısa sürede aşık olduğu Whang ile Maçka Belediyesince düzenlenen törenle 2009 yılında dünya evine girdi.
Ay çiftinin, iki sene sonra dünyaya gelen "Kübra" adını koydukları kızları mutluluklarını taçlandırarak, aşklarının engel ve sınır tanımadığını bir kez daha gösterdi.
Yaklaşık 8 ay önce Türk vatandaşı olarak Meryem adını alan Tayvanlı gelin, işaret dili eğitmeni Kübra Çolak aracılığıyla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hiçbir engele takılmadan mutlu olmaya çalıştıklarını söyledi.
Kızlarının mutluluklarını artırdığını, hayatlarını değiştirdiğini dile getiren Meryem Ay, "Kübra, eşimle konuşurken bizi dikkatle izliyordu. İlk zamanlar bize sesleniyordu ancak biz duyamadığımız için duyarsız kalıyorduk. Kızımız bize dokununca onu farkedeceğimizi anladı, artık bize dokunarak 'bana bak' diyor. Yani sesli değil de görüntü olarak, işaret diliyle kendisini farkedebileceğimizi anladı ve bize bu konuda yardımcı oluyor" dedi.
Kübra'nın acıktığında kendilerine dokunarak yemek istediğini işaret ettiğini anlatan anne Ay, "Kapı zilini duyduğu zaman elini kapıya uzatarak kulağını gösteriyor. Ezan okunduğu zaman kulağını göstererek 'Alo' yapıyor. Telefon çaldığında da telefonu işaret ediyor. Kızım duyduğu her şeyi işaret diliyle bana iletebiliyor" ifadelerini kullandı.
"Kızımı rahat ettirebilmem için işe, çalışmaya ihtiyacım var"
Ay, eşinin 3 ayda bir aldığı engelli maaşı dışında başka gelirleri olmadığını, bu parayla idare etmeye çalıştıklarını ancak yeterli olmadığını belirterek, "Aldığımız bu engelli maaşını kullanarak çocuğumuzun ihtiyaçlarını karşılayabiliyoruz. Çocuğumuzun bazı ihtiyaçları bizi çok zorluyor. Büyüdüğü zaman çok daha fazla zorluklar çıkacak. Köyde okul olmadığı için ona servis tutmamız gerekecek ve masraflarımız artacak. Onu rahat ettirebilmem için işe, çalışmaya ihtiyacım var" diye konuştu.
Konuşamadıkları için kızlarına eğitim veremediklerini ifade eden Ay, "Anne ve babasına bir şey söyleyemiyor, kardeşi yok. Birlikte eğlenebileceği kimse yok. Kızımızın kendisine ait kapalı dünyasında değil de arkadaşlarıyla paylaşımcı olarak yaşaması için kreşe gitmesi lazım ancak bizim maddi gücümüz yok. Bunun için inşallah biri çıkar ve bize yardımcı olur" dedi.
"Kızımla iletişimimiz çok güzel"
Baba Yusuf Ay ise eşinin mükemmel bir insan olduğunu ve onu hala ilk günkü gibi çok sevdiğini söyledi.
Kızıyla iletişiminin çok güzel olduğunu belirten Ay, "Kızım ben uyuduğum zaman gelip beni uyandırıyor. İşaret diliyle bana yemek istediğini söylüyor. Ben de eşime söylüyorum ve birlikte onu yediriyoruz. Çocuk sahibi olmak çok keyifli bir şey ve hayatımız çok güzel geçiyor" ifadelerini kullandı.
Maçka Kaymakamlığının kendilerine çok destek olduğunu anlatan Ay, şöyle devam etti:
"Eşimle kaymakamımızı ziyaret ederek kendisine ihtiyaçlarımız olduğunu, bir eve çıkmamız gerektiğini ve buna gücümüz olmadığını söyledik. Kaymakamımız da bu talebimize hemen cevap vererek annemle oturduğumuz evin üst katını bizim için yaptırdı. Kaymakamımız, Belediye Başkanımız bize çok destek oldu ve bu bizi çok mutlu etti. En büyük hayalim kızıma yatak odası almak. Şu anda borçlarım var ve bittiğinde çocuğuma yatak odası yapmak istiyorum."
-"Ayakkabı boyacılığı bile yapar, çocuğumu okuturum"
Ay, çocuğunun masraflarını karşılamak için çalışmak istediğini dile getirerek, "Bana okumadığım için iş verilmiyor. Ben de ayakkabı boyacılığı yapmayı düşünüyorum. Çocuğum biraz daha büyüdüğü zaman eğitimi için Trabzon'a taşınmayı düşünüyorum. Ben ayakkabı boyacılığı bile yapar, çocuğumu okuturum" dedi.
Eşinin ülkesi olan Tayvan'a gitmek istediklerini de ifade eden Ay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Eşim 6 senedir memleketine gidemiyor, ailesini göremiyor. Daha önce bize destek olundu ve Tayvan'a gitmeye çalıştık ancak vizemizde sorun çıkınca geri döndük. Eşimin ailesini görüp ellerini öpmek istiyorum. Bizim gitme imkanımız olmasa bile Meryem ailesini çok özledi, onu tek başına gönderebilirim. Bu konuda destek arıyorum ama yok." - Trabzon