Moğolistan'ı Fetö Tehlikesine Karşı Uyardık"
Türkiye'nin Ulan Bator Büyükelçisi Murat Karagöz, "FETÖ'nün maalesef tüm Avrasya coğrafyasında olduğu gibi burada da bazı yapılanmaları söz konusu. Bu yapılanmanın, Moğol toplumu ve gençleri için ilerideki yıllarda büyük bir tehlike teşkil edebileceğini söyledik ve Moğolistan'ı FETÖ tehlikesine karşı uyardık.
ULAN MUHAMMED ALİ AKMAN - Türkiye'nin Ulan Bator Büyükelçisi Murat Karagöz, "FETÖ'nün maalesef tüm Avrasya coğrafyasında olduğu gibi burada da bazı yapılanmaları söz konusu. Bu yapılanmanın, Moğol toplumu ve gençleri için ilerideki yıllarda büyük bir tehlike teşkil edebileceğini söyledik ve Moğolistan'ı FETÖ tehlikesine karşı uyardık." dedi.
Karagöz, AA muhabirine, Türkiye- Moğolistan arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler ile ülkedeki yatırım fırsatları hakkında açıklamalarda bulundu.
Tarihte ilk Türk devletlerinin kurulduğu toprakların yer aldığı Moğolistan'ın, Türkiye için özel bir ülke olduğunu vurgulayan Karagöz, "Köklü tarihsel ve kültürel bağlarımız, dil birliğimiz var. İki ülkenin dili de Ural Altay dil grubunun Altay koluna ait. Bundan dolayı da ayrı bir yakınlığımız var. Moğolistan özü itibariyle Müslüman bir ülke değil. Ancak nüfusun yüzde 5'ine yakın oranda Müslüman bir kesim var. Müslüman toplumun çoğunluğunu Kazak ve Hoton Türkleri kardeşlerimiz oluşturuyor. Bunların haricinde küçük Müslüman topluluklar da var. Bazı Müslüman devletlerin burada elçiliği de bulunuyor." ifadesini kullandı.
"Türkiye'ye ilgi ve muhabbet her zaman çok yüksek"
İki ülke arasında insani ilişkilerin son derece geliştiğini belirten Karagöz, Moğolistan'da Türk dendiğinde insanların yüzünün güldüğünü ve bunu her zaman hissettiklerini bildirdi.
Karagöz, 1990'lı yıllardan itibaren çok sayıda öğrencinin üniversite eğitimini Türkiye'de aldığına dikkati çekerek, "Burada sokağa çıktığınızda konuşulan önemli yabancı dillerden biri de Türkçedir. Bu hem bizim için bir prestij konusu hem de iş adamlarımız için önemli bir imkan." diye konuştu.
Moğolistan'da Türkiye'ye olan ilgi ve muhabbetin her zaman çok yüksek olduğunu aktaran Karagöz, sözlerine şöyle devam etti:
"Demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye'yi burada kendileri açısından nirengi noktası alan, oraya bakıp pusulasını o tarafa çeviren ve oradan önemli ilhamlar alan kesimler var. Bu da bizim için önemli bir unsur. Türkiye'nin ekonomik ve ticari mevcudiyetiyle burada var olmasını çok arzu ediyorlar. Ekonomik ve ticari ilişkilerimiz çok yoğun seviyede değil. Daha çok bavul ticareti yoluyla gelişen bir ticaretimiz söz konusu. Ancak önümüzdeki dönemde Türk yatırımcıları buraya gelebilir."
"Önemli bir maden zenginliğine sahip"
Karagöz, hayvancılık, tarım, dericilik, imalat sanayi, kuyumculuk ve turizm alanlarının Moğolistan'da potansiyel sektörler olarak göründüğüne işaret ederek, "Türk yatırımcıları önümüzdeki dönemde buraya davet ediyoruz. Çünkü Moğolistan bir cazibe merkezi. Zaman zaman ekonomik çalkantılar ve iniş çıkışlar yaşanabiliyor. Ancak şunu unutmayalım ki burası önemli bir maden zenginliğine sahip. Altın, gümüş, bakır, kömür ve uranyum madenlerinde dünyada ilk 5'in içinde yer alıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin Moğolistan'daki prestijinin son derece yüksek olduğuna belirten Karagöz, Büyükelçiliğin yanı sıra Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Türk Hava Yolları (THY) ve Diyanet İşleri Başkanlığı Koordinatörlüğü vasıtasıyla, Moğolistan toplumu ile yakın ilişkiler kurduklarını, sık sık ziyaretler gerçekleştirdiklerini ve güzel çalışmalara imza attıklarına değindi.
FETÖ'nün Moğolistan'daki yapılanması
Büyükelçi Karagöz, 15 Temmuz darbe girişiminin Moğolistan'da da büyük gündem olduğunu ve Türkiye'de yaşanan sıkıntıların yakından hissedildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Büyükelçilik olarak 16 Temmuz sabahından itibaren, Moğolistan medyası ve kamuoyunu Türkiye'de yaşananlar hakkında aydınlatmaya çalıştık. Yaptığımız açıklamalarda, Türkiye'nin çok tehlikeli bir noktadan geri döndüğünü ve değişik alanlarda halen mücadele ettiğini vurgulamaya çalıştık. FETÖ'nün maalesef tüm Avrasya coğrafyasında olduğu gibi burada da bazı yapılanmaları söz konusu. Bu yapılanmanın, Moğol toplumu ve gençleri için ilerideki yıllarda büyük bir tehlike teşkil edebileceğini söyledik ve Moğolistan'ı FETÖ tehlikesine karşı uyardık. İleride, Moğolistan'ın da Türkiye'deki gibi bir sıkıntıyı yaşamasını arzu etmediğimizi hem resmi kanaldan hem de yazılı ve görsel medya aracılığıyla kamuoyu ile paylaştık. Öyle zannediyorum ki önümüzdeki dönem, bu güzel ülke için ve Türk-Moğol ilişkileri için çok iyi gelişmelere gebe olacaktır."