Müdür Vekili İşçi Gibi Çalıştı, Öğrenciler Yemekhaneye Kavuştu
Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde Gümeli İlk ve Ortaokulu'nda müdür vekili olarak görev yapan Soner Arslanoğlu, inşaatında çalıştığı yemekhaneyi eğitim-öğretim yılının ikinci dönemine yetiştirdi.
GÖKHAN YILMAZ - Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde Gümeli İlk ve Ortaokulu'nda müdür vekili olarak görev yapan Soner Arslanoğlu, inşaatında çalıştığı yemekhaneyi eğitim-öğretim yılının ikinci dönemine yetiştirdi.
İlçeye bağlı Gümeli beldesinde 108 öğrencisi ve 12 öğretmeni bulunan Gümeli İlk ve Ortaokulu'na yaklaşık 2 yıl önce ataması yapılan 16 yıllık eğitimci Arslanoğlu, taşımalı eğitim sistemiyle okula gelen öğrencilerin tabildot şeklinde verilen yemekleri sınıflarına götürürken döktüğünü gördü.
Sınıflarda oluşan yemek kokusu nedeniyle okula yemekhane yapılmasının öğrenciler için faydalı olacağını düşünen Arslanoğlu, Zonguldak Valiliği'nin desteğinin yanı sıra bazı belediyeler ve hayırseverlerin yardımlarıyla inşaat malzemeleri temin etti.
Öğretmenler, veliler ve belediye işçilerinin de destek verdiği, yaz tatilinde ise tek başına çalıştığı yemekhane inşaatında tuğla ören, beton döken, sıva ve boyanın yanı sıra kaynak yapan Arslanoğlu, gençlik yıllarında çalıştığı inşaatlarda edindiği tecrübeyi çalışmasına aktardı.
Yaptığı 80 metrekarelik yemekhaneyi 2018-2019 eğitim-öğretim yılının ikinci dönemine yetiştiren Arslanoğlu, hem öğrencilerin uygun şartlarda yemeklerini yiyebilmelerinin hem de velilerin eğitime bakış açılarında pozitif etki oluşturabilmenin mutluluğunu yaşıyor.
Arslanoğlu, çocuklara yemek dağıtımında da okul çalışanlarına yardım da ediyor.
AA'nın haberi ses getirdi
Anadolu Ajansı (AA) tarafından, Arslanoğlu'nun öğrenciler için yapılan yemekhanenin inşaatında tuğla örmesi, beton dökmesi, sıva ve kaynak yapmasına ilişkin 25 Ağustos 2018'de servis edilen haber, ulusal medyada ses getirmiş, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk müdür vekilini telefonla arayarak tebrik etmişti.
Soner Arslanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, okuldaki en büyük eksikliklerden birinin yemekhane olduğunu gördüğünü anlattı.
Taşımalı sistemle gelen öğrencilerin yemeklerini sınıflarında yediklerini ve döktüklerini, bunun da ders ortamı sırasında kötü bir kokuya sebep olduğunu anlatan Arslanoğlu, "Bu eksikliğimizi gördükten sonra Valiliğimizin, Milli Eğitim Müdürlüğümüzün, Belediyemizin ve hayırseverlerin desteğiyle böyle bir projeye başladık. Farkındalık oluşturmak istedik çünkü devlet-millet el ele yapılacak her çalışmanın üstesinden rahatlıkla gelinebileceğini ve güzelliklerin ortaya çıkabileceğini düşündük." diye konuştu.
Arslanoğlu, projenin tamamlanmasının ardından öğrencilerin rahat ve ferah bir ortamda yemeklerini yeme imkanı bulduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
"Ekmeklerini, sularını ve peçetelerini masalarına koyacağız. Çünkü değer verdiğiniz kadar değerlisinizdir. Öğrencilerimize çok değer veriyoruz. Devletimiz, Bakanımız öğrencilerimize çok değer veriyor. Devletimizin ve milletimizin hizmetkarı olduğumuz için bu uğurda çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Öğrencilerimiz kendilerine değer verildiği zaman o değere uygun davranıyor, çalışıyor. 'Müdürümüz, öğrencilerimiz ve velilerimiz bizim için bir şeyler yapıyor, bizler de onları mahcup etmemeliyiz. Biz de ders çalışmalıyız.' diye düşünebiliyorlar."
"Öğrenciler için çalışmaya devam edeceğiz"
Eğitimin, sadece Milli Eğitim Bakanlığı'nın, müdürlerin ve öğretmenlerin elinde olması gereken davranış sistemi olmadığını vurgulayan Arslanoğlu, herkesin bu işe gönül vermesi gerektiğini kaydetti.
Soner Arslanoğlu, öğrenciler için çalışmaya devam edeceklerini belirterek, başarılı öğrencilerin sayısını artırmanın en büyük hedefleri olduğunu ifade etti.
İstedikten sonra her şeyin başarılabileceğine işaret eden Arslanoğlu, "Burası bomboş bir araziydi. Büyük bir çalışmanın içerisine girdik ve başardığımıza inanıyorum. Destek olan tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bu ufak bir şey değil, buraya birlikte bir eser kazandırdık. Herkesin bu çorbada tuzu olmasını istedik çünkü burası toplumun ortak değeri. Burası kente 90, ilçeye 25 kilometre mesafede. Burası en uzak yer ama biz en uzak olmasına rağmen gönüllere en yakın olmayı başardık." dedi.
Öğrenci Yusuf Çınar Şen de geçmiş yıllarda yemekhaneleri olmadığı için yemeklerin yerlere döküldüğünü, şimdiyse ferah bir ortamda yemeklerini yediklerini belirterek, bu durumdan çok memnun olduklarını ve karşılığını derslerde başarılı olarak göstermek istediklerini dile getirdi.
Öğrenci Kadir Akdeniz ise sağlıklı bir ortamda yemek yedikleri için mutlu olduklarını söyledi.