Muğla Doğal Sit Alanlarının Yeniden Derecelendirilmesi Bodrum'da Tartışıldı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Kemalettin Tekinsoy, doğal SİT alanlarının derecelerinin yeniden değerlendirilmesiyle ilgili eleştirilere Muğla'nın Bodrum ilçesinde, yanıt verdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Kemalettin Tekinsoy, doğal SİT alanlarının derecelerinin yeniden değerlendirilmesiyle ilgili eleştirilere Muğla'nın Bodrum ilçesinde, yanıt verdi. Muğla ve Bodrum'da doğal SİT alanlarının söylenin aksine azalmayıp, arttığını belirtten Tekinsoy, "Muğla'da SİT alanları 189 bin hektardan 192 bin hektara, Bodrum'da ise 25 bin 600 hektardan 33 bin hektara çıkmış" dedi. Çevreciler ise doğal SİT alanlarının derecelerinin yeniden değerlendirilmesine dayanak oluşturan 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu'nu eleştirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından doğal SİT alanlarışyla ilgili yapılan ve kamuoyunun tepkisini çeken yeniden değerlendirme çalışmasıyla ilgili Bodrum Oasis Nurol Kültür Merkezi'nde, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların katılımıyla bir toplantı düzenledi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Kemalettin Tekinsoy ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Demirtaş, daire başkanları Ümit Turan, Murat Demircioğlu, Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Uğur Şeren'in konuşmacı olarak katıldığı toplantıyı, Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete, AK Parti Bodrum İlçe Başkanı Macit Gündoğdu, Bodrum Denizciler Derneği ve Bodrum Kent Konseyi Başkanı Mustafa Demiröz, çevreciler ve vatandaşlar izledi.
"DOĞAL SİT ALANLARI AZALMADI ARTTI"
Toplantının açılış konuşmasını yapan Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Kemalettin Tekinsoy, "Bakanlığımıza ve genel müdürlüğümüze ülkemizdeki doğal SİT'lerin yeniden bilimsel verilere dayanarak yenilenmesi ve yeniden irdelenmesi konusu vazife olarak verildi. 2014 yılında çalışmalar başladı, 2016 yılı sonlarında da il müdürlüklerimize teslim edildi. Gelmiş olduğumuz gün itibariyle de gerek tüm Türkiye, gerekse de Bodrumla ilgili olarak tabiat varlıklarımızı koruma komisyonlarımızda görüşme aşamasına gelmiş durumda. Katılımcı yönetim anlaşımız çerçevesinde, bu aşamada önemli il ve ilçelerimizde, yöre halkı ve sivil toplum örgütleriyle karşılıklı konuşup onların görüşlerini alıp istişare neticesinde devam etmek niyetindeyiz. Size burada verilen bilgilerin dışında, dışarıda kim ne söylerse yalandır. Gerçek bilgiyi bizden alabilirsiniz. Bu yönde tartışır, konuşursak daha sağlıklı olur" dedi.
Muğla ve Bodrum'da doğal SİT alanlarının söylenin aksine azalmayıp, arttığını belirten Tekinsoy, "Muğla'da SİT alanları 189 bin hektardan 192 bin hektara çıkmış. Bodrum'da da 25 bin 600 hektardan 33 bin hektara çıkmış. Bodrum'un eski doğal SİT alanı verilerini, sizlere CD ortamında vereceğiz. Lütfen onları inceleyiniz ve size vereceğimiz mail adresine itirazlarınızı, görüşlerinizi gerekçeleri ile birlikte bizimle paylaşınız. Bunlar çalışmalar sonucu ortaya çıkmış fakat kesinleşmemiş verilerdir. Bu konuşmalarımızdan sonra ilerleyecek, komisyonlarımızdan geçecek, Ankara'ya gelecek, orada tekrar değerlendirmeler yapılacak ve en son tescil aşamasına gelecek" diye konuştu.
"SİT ALANLARI KORUNUYOR AMA İSİMLERİ DEĞİŞİYOR"
Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Demirtaş da doğal SİT alanlarının yeniden değerlendirilmesi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Bakanlığın korunan alan statüsüne aldığı yerlerde yaptığı çalışmaları anlatan Demirtaş, doğal SİT'lerle ilgili yapılan çalışmaların amacının, bu alanların korunarak gelecek nesillere aktarılması olduğunu söyledi. Demirtaş, "Eskiden doğal SİT'ler belirlenirken hiçbir kriter yoktu. Eskiden komisyon gidip bir yere bakıyordu: Bilgisine, tecrübesine göre sınıflandırma veriyordu. Bu işi bilimsel temele oturmak için bu çalışmayı yapıyoruz. Gerçekten korunacak yerler tam korunsun. Şu anda doğal SİT'ler, 1. 2. ve 3. derece doğal SİT alanları olarak sınıflandırılıyor. Ancak bizim ekolojik temelli bilimsel çalışmalar sonunda yine doğal SİT kavramı kalıyor. Fakat isimlendirilmesi, 'Kesin korunacak alanlar, nitelikli doğal koruma alanları, sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanları' olarak değişiyor" dedi.
"KESİN KORUNACAK HASSAS ALANLARDAKİ ARSALAR KAMULAŞTIRILACAK"
Kesin korunacak alanlarda vatandaşın arsası varsa bunun kamulaştırılacağını da sinevizyon eşliğinde anlatan Demirtaş, "Parasını vereceğiz ve buralar tamamen devletin arazisi olacak. Yani artık burada vatandaşın 1 metrekare yeri bile kalmayacak. Nitelikli doğal koruma alanları 1. derece doğal SİT alanlarına çok benzer. Bu alanlara otel yapılamayacak, sadece çadırlı kamp alanı ve bungalovlar yapılabilecek. Onu da herkes kafasına göre yapamayacak onun da şartlarını biz hazırlıyoruz. Yine doğal tarım yapılacak ama seracılık yapılamayacak. Balıkçılık yapılabilecek ama kültür balıkçılığı yapılamayacak" diye konuştu.
"BİLİMSEL RAPOR SIR OLUR MU?"
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) üyesi Rezzan Şebin de 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu'nun açıklanmamasını eleştirdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı aramalarına rağmen rapor hakkında bilgi edinemediklerini vurgulayan Şebin, "Bütün canlıları hatta cansızları ilgilendiren bir konuda çok güzel çalışma yapıyorsunuz ama bu bilimsel raporu biz neden bilmiyoruz? Bu nasıl bir devlet sırrıdır? Bilim sır olur mu? O zaman endişe ve güvensizlik başlıyor. Cevabı aylardır bekliyoruz" dedi.
ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ
Şebin'in bu çıkışı üzerine Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Tekinsoy, "İnsanların evleri herkese açık mıdır? Bakanlığımızın kendine saklayacağı şeyler vardır. Fakat, sizleri burada dinliyoruz, not alıyoruz ve sizinle neticeleri paylaşacağız" diye karşılık verdi.Çalışmalar yapılırken vatandaşlar, sivil toplum kuruluşları ve çevrecilerin görüşünün alınmadığı eleştirisinde de bululunup, Gökova paftasının onaylandığının hatırlatılması üzerine ise Tekinsoy, şu yanıtı verdi:
"Gökova konusu ayrı bir konu. Orası tek bölge. Cumhurbaşkanımıza misafirhane yapılması söz konusu oldu. Bundan dolayı da oranın SİT alanlarının değerlendirilmesini hızlandırmak zorunda kaldık. Başka bir açıklaması yok. Yine inceleyin, orası ile ilgili paftaları size verelim. Haklı bir itirazınız varsa halen onları düzeltme şansımız var."
"KÖYLÜDEYKEN SİT ALANI OLAN ARAZİ SATILINCA NASIL İMARA AÇILIYOR?"
SİT alanlarının yeniden değerlendirmesiyle yerel halkın yaşadığı sorunların arttığına dikkati çeken Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz ise şunları söyledi:
"Ne zaman bir değişiklik olsa yerel halkın arazileri ile ilgili pozitif bir şey olmazken, yatırımcılarla ilgili alanlarda önleri açıldı. Yine bir gün toplantıda bir teyze dedi ki; ben cahilim bana anlatmayın fakat biri bana şunu söylesin; 'Arazi bendeyken SİT alanı oluyor da satıldıktan sonra nasıl imara açılıyor?' Biz bir türlü arazilerimize sahip çıkamıyoruz' dedi. Yapılan çalışma çok güzel fakat zamanında yapılanlarla köylüler ahır yapamaz hale geldi. Eğer bu çalışmalar yapılırken Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın elindeki bir bölgeye müdahale edilemeyecekse bunun bir anlamı kalmaz."
"KUŞ UÇSA HABERİMİZ OLUR"
"Lütfen Ankara'ya gittiğinizde araştırma yapan ekibin raporları ve faturalarını inceleyin" diyen Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bazı bölgeler var ki, orada kuş uçsa haberimiz olur. Mesela Karaada. Orada 4 Mevsim Bilimsel Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma yapılacak ve bizim haberimiz olmayacak. Bunu daha tarih yazmadı Bodrum'da. Kimle gitmişler, hangi tekneyle gitmişler size anlatsınlar. 4 mevsim çalışmayı bırak, 2 mevsimi yaptılarsa ben herkesten özür dileyeceğim."
Yaklaşık 4 saat süren toplantı sonunda katılımcıların görüş ve önerileri bakanlık yetkililerince not alınırken, doğal SİT'lerle ilgili derecelendirmeler CD ve baskı olarak katılımcılara verildi. Ayrıca benzer toplantıların Muğla'nın bazı ilçelerinde de yapılacağı bildirildi.