Mühendislik Öğrencilerinden Hayatımızı Kolaylaştıran Teknolojiler
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencileri akıllı ev sistemlerinden biyomedikal sektörüne kadar farklı alanlarda hayatımızı kolaylaştırabilecek projelerini görücüye çıkardılar.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencileri akıllı ev sistemlerinden biyomedikal sektörüne kadar farklı alanlarda hayatımızı kolaylaştırabilecek projelerini görücüye çıkardılar.
FSMVÜ Mühendislik ve Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencileri bitirme projelerini üniversitenin Haliç Yerleşkesin'de gerçekleştirilen Lisans Bitirme Poster Sunumu'nda sergiledi. Öğrencilerin hayat geçirmeyi düşündüğü kalp atım sayısı ve vücut analizi sıcaklığını ölçen giyilebilir teknolojiden, doktor ve hastaları buluşturacak sağlık merkezli sosyal medya uygulamasına; uzaktan kontrol edilebilen akıllı ev tasarımından, trafik kazalarının arka planında yatanları analiz eden veri bilimi uygulamasına kadar birçok proje görücüye çıktı.
Üniversite olarak uygulama mühendislik öğrenimini son derece önemsediklerini dile getiren FSMVÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fevzi Yılmaz, "Buradaki projeler uygulamalı öğrenimin bir parçası. Gerçekten işin mutfağına sokulan mühendis iş hayatında da çok başarılı oluyor. Kendilerini daha özgüvenli olarak ortaya koyabiliyorlar. Biz de bunun çabası içindeyiz. Sadece bilgisayar öğrencilerinin sergilediği projeler değil, biyomedikal, inşaat ve elektrik ve elektronik mühendisliği programlarında da benzer etkinlikler planlıyoruz. Öğrencilerimiz laboratuvar ve uygulamalı faaliyetlerini eğitim programları boyunca alıyorlar. Aynı zamanda öğrencilerimizi ulusal ve uluslararası programlara teşvik ediyoruz. Yarışmalara da hocaları ile birlikte katılmalarını sağlıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda bu doğrultuda da dikkat çeken ödüller aldık. Hatta bazı öğrencilerimiz yurtdışı bağlantılı başarılar da elde ettiler" diye konuştu.
Mühendislik fakültesi öğrencilerine sağladıkları eğitim imkanlarından da bahseden Prof. Dr. Yılmaz, "Mühendislik öğrenimi programlarımız yüzde 30 İngilizce olarak veriliyor, Bologna sistemime bağlıyız, 240 AKTS maksimum ders yükü sağlayan öğrenci 4 sene değil 3 sene de bile mezun olabiliyor. Çift anadal gibi diğer iki disiplinde de eğitim almasını sağlıyoruz. Bu imkanlarla birlikte fakültemizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.
Akılı ev sistemlerinde bir ilk; kişisel verilerle birlikte daha özel uygulamalar
Akıllı ev sistemlerini daha da geliştirecek yeni uygulamaları hayata geçiren üniversitenin Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisi Ahmet Yazıcı, "Benim projem günümüz teknolojilerinden olan uzaktan ev sistemleri ile ilgili. Ancak projemin içinde güvenlik sistemi de var. Eve giriş sistemleri tamamen güvenlik üzerine kuruldu. Artık günümüzde eşlerin her ikisi de çalıştığı için sabahları da evden beraber çıkıyorlar. Bazen evde açık unutulan sistemler olabiliyor. Daha sonradan hangi sistemin açık olduğunu uzaktan ellerindeki cihazlarla görüp kapatabiliyorlar. Benim sistemimde de bu özellikler var fakat farklı olarak yüz tanıma sistemi de uyguladım. Eve giren kişi yüzünü girerken tanımladığı zaman evde ona ait veya kişinin kullanacağı cihazlar açılarak hazır hale geliyor. Örneğin evin bireylerinden olan çocuklar eve girerken yüzünü tanımlattığı zaman hemen kendi odasının ışığı yanıyor, bilgisayarı açılıyor vesaire. Aynı zamanda projelediğim akıllı evime araç takip sistemi de ekledim. Birey eve yaklaştığı zaman daha önceden tercih ettiği sistemleri otomatik olarak çalıştırabiliyoruz. Yani aslında yapmış olduğum şey akıllı evlerde uzaktan kontrol sistemlerine kişisel verilerle birlikte daha da özel uygulamalar eklemek" diye konuştu.
Artık müşteri memnuniyeti ile ilgili veriler daha kolay elde edilecek
Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisi Fatih Barmanbay da özellikle müşteri memnuniyetine önem veren kurumlar için veri değerlendirme uygulamasını hayata geçirmeyi planlıyor. Fatih, projesi için, "Yapmış olduğum projede Türkçe metinler üzerinde sınıflandırma yapabiliyoruz. Sınıflandırmadan kastım cümleleri olumlu ya da olumsuz olarak ikiye ayırması. Bunun faydası da internet üzerinden yapılan ürün ya da siyasi paylaşımlar üzerinden yapılan yorumları toplayarak, sınıflandırma yaptıktan sonra kamuoyunun o konu hakkında olumlu ya da olumsuz düşüncelerini size veri olarak veren bir proje. Bu iş için daha önceden makine öğrenmesi denen özel bir teknik kullanılıyordu. Fakat bunun için elinizde çok fazla veri olması gerekiyor. Ben bu fazla veri ihtiyacını ortadan kaldırarak, istatiksel bir sınıflandırma yerine cümlenin yapısını kullanarak bir sınıflandırma yaptım. Bu sayede elinizde yüz bin metin de olsa sadece bir cümle de olsa onu doğru bir şekilde sınıflandırabiliyorsunuz. Daha çok üretim firmaları için kullanıcıların memnuniyetinin ne seviyede olduğunu anlamak için kullanılabilir" diye konuştu.
Hastalar yataklara bağlı kalmayacak, kablo yoğunluğu ortadan kalkacak
Biyomedikal ve Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisi Sevgi Nur Bilgin de biyomedikal ve sağlık sektörü için geliştirdiği proje için, "Ben biyomedikal öğrencisi olduğum için yazılımla beraber biyomedikal sorunları beraber işleyerek efektif bir şekilde sağlık ve medikal alanlara çözüm bulmak amaçlı kablosuz ve pars oksimetre uygulama sistem tasarımı yaptım. Bununla birlikte hastanelerde oluşan kablo karmaşasından kurtulup hastaların yatağa bağlı olmaksızın daha ergonomik şekilde biyolojik sinyallerin ölçümü gerçekleşecek. Telefondan alınan bu sinyaller uzaktan da izlenebiliyor. Böylelikle herhangi bir kabloya ihtiyaç kalmıyor. Bu veriler hasta ve doktor tarafından kontrolle birlikte takibi de mümkün" şeklinde konuştu. - İSTANBUL
