Haberler

Murat Hüdavendigar, Kosova'dan sonra Bursa'da da anıldı

Güncelleme:
Abone Ol

Murat Hüdavendigar, Kosova'dan sonra Bursa'da da anıldı Osmangazi Belediyesi, Osmanlı Devleti'nin savaş meydanında şehit olan ilk ve tek padişahı olan 1. Murad Hüdavendigar'ı vefatının 632'inci yılında Kosova'daki programın ardından Bursa'daki türbesi başında da dualarla andı.

Murat Hüdavendigar, Kosova'dan sonra Bursa'da da anıldı

BURSA - Osmangazi Belediyesi, Osmanlı Devleti'nin savaş meydanında şehit olan ilk ve tek padişahı olan 1. Murad Hüdavendigar'ı vefatının 632'inci yılında Kosova'daki programın ardından Bursa'daki türbesi başında da dualarla andı.

Osmanlı Devleti'nin 3. padişahı olan, sultan unvanını devlette ilk defa kullanan ve 1. Kosova Savaşı'nda şehit edilen 1. Murat Hüdavendigar için ilk tören geçtiğimiz Salı günü Kosova'da düzenlenmişti. Sultan Murad, 1389 yılında şehit edildiği ve iç organlarının gömülü olduğu Kosova'daki türbesinin ardından bu kez Bursa'daki kabri başında yad edildi. Bursa'daki anma töreninde ilk olarak, Çekirge 1. Murad Hüdavendigar Camii'nde Mevlid-i Şerif okundu. İkindi namazının ardından Sultan 1. Murad Hüdavendigar Han'ın türbesine geçilerek şehit padişahın kabri başında dua edildi. Duanın ardından, Bursa Mehter Takımı ve Kılıç Kalkan ekibi gösteriler sundu.

"Atalarımız Balkanlar'a Barış ve Huzur İçin Gitti"

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, anma töreninde yaptığı konuşmada Osmanlı Devleti'nin 3. padişahı Sultan Murad Hüdavendigar'ı şehadetinin 632'inci yılında rahmet ve minnetle andıklarını söyledi. Şehit padişahın 27 yıllık iktidarı döneminde ülke topraklarını 95 bin kilometrekareden 500 bin kilometrekareye çıkardığını ve at sırtından inmediğini belirten Başkan Dündar, "Osmanlı'ya Balkanlar'ın kapısını açan Sultan Murad Hüdavendigar'ı 16 yıldır Kosova ve Bursa'da düzenlediğimiz etkinliklerle yad ediyoruz. Sultan Murad, ülke topraklarını büyütürken amacı, toprak kazanmak veya ülkeyi geniş coğrafyaya yaymaktan ziyade, Allah rızasını kazanmak ve oradaki insanların barış, huzur ve güven içerisinde yaşamasını temin etmekti. Eğer bu düşünce olmasaydı, 600 sene oralarda kalınmazdı. Oradaki insanlar, bir şekilde isyan ederdi. O yüzdendir ki, bu kadar sene oralarda hüküm sürdü" dedi.

"Kendi Değerlerimize Sahip Çıkarak Dimdik Ayakta Kalacağız"

Günümüzde emperyalist güçlerin bir yere gittiklerinde kendi dillerini zorunlu kıldığını, kendi kültürlerini oraya empoze ettiğine vurgu yapan Dündar, "Ancak, bu şekilde ne kadar kalabiliyorlar, zenginlikler bitene kadar, ya da o zenginlikleri Afrika veya Asya'daki ülkelerden Avrupa'ya, Amerika'ya taşıyana kadar orada kalmışlar ve o oradaki huzur güven ortamı da hiçbir zaman tesis edilmemiş. İşte bizim atalarımız, barış ve güven için oralara gitmiş. Bizler de, o bölgelere gittiğimizde, insanlar bu düşünceden dolayı bizlere hürmet ve saygı gösteriyorlar. Bize, yine buralara gelin diyorlar. Siz buralara geldiğinizde, zaten sosyal destek için geliyorsunuz diyorlar. 16 yıldır bu etkinlikleri gerçekleştiriyoruz. Görüyoruz ki, o bölgelerde bizim kültürümüz ve mimarimiz yeniden canlanıyor. Eski eserlerimiz yeniden ayağa kalkıyor ve bunu gördükçe de oradaki insanlara huzur ve güven geliyor. Gitmiş olduğumuz bu yerlerde kimsenin diline, dinine ve kültürüne müdahale etmeden bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz, barışı tesis etmeye çalışıyoruz. Kendi mimarimizin, kendi kültürümüzün oraya gittiğini görüyoruz. Piriştine'de 4 minareli güzel bir cami yapıldığını gördük. Kültürel faaliyetlerimiz, oradaki insanların Bursa ile bağ kurulmasına vesile oluyor" diye konuştu.

"Kültürümüzü Geleceğe Aktarıyoruz"

Sultan Murad Hüdavendigar için Kosova'daki törenin ardından Bursa'da ikinci anma programını gerçekleştirdiklerini ifade eden Başkan Dündar, "Bu programların Osmangazi'mizin, Bursa'mızın kültürel olarak yeniden ayağa kalktığını, kültürümüzün tarihten bugüne ve geleceğe aktarılması adına önemli etkinlik olduğunu düşünüyoruz. Tabii ki, şehrimiz için önemli yatırımlar yapıyoruz. Fakat, bunlarla birlikte tarihimizi ve kültürümüzü bilmiyorsak, geleneklerimizi bugüne getiremiyorsak ve özellikle bugünün dünyasında kendimizden onlara sahip çıkmıyorsak, o emperyal zihniyet, haçlı zihniyeti çalışmaya devam edecektir. Ancak bu şekilde dimdik ayakta duracağız ve bunun için de hep birlikte olacağız" ifadelerini kullandı.

AK Parti Bursa Milletvekili Atilla Ödünç de yaptığı konuşmada, Osmanlı'ya 632 yıl önce Avrupa'nın kapılarını açan şehit padişah Sultan 1. Murad Hüdavendigar'ın anılmasına vesile olmasından dolayı Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar'a teşekkür etti. Ödünç, "Bu programlarla atalarımıza olan özlemimizi, onlara olan bağlılığımızı sunduğundan dolayı belediye başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Bu programları hem Kosova'da, hem de Bursa'da en iyi şekilde icra ediyorlar. Bizler, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti olarak her zaman bulunduğumuz yerlerde milletimize ve halkımıza en güzel işleri yapmak maksadıyla büyük bir güçle çalışmaktayız. Bu programların gerçekleştirilmesinde emeği geçen başta Belediye Başkanımız Mustafa Dündar ve ekibine çok teşekkür ediyorum" dedi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Süleyman Çelik de, çok anlamlı bir günde bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, "Sultan 1. Murad Hüdavendigar'ı böyle bir mekanda yad etmenin gururunu yaşıyoruz. Bu önemli programda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Daha sonra söz alan Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu da konuşmasında, 1. Murad Hüdavendigar'ın hayatı ve devlet yöneticiliğine dair bilgiler verdi. Sultan Murad'ın savaş meydanlarında şehit düşmüş ilk ve tek padişah olduğunun altını çizen Oğuzoğlu, "Osmangazi Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Dündar, bizi 3 gün önce Sultan Murad'ın Kosova'daki türbesinin önünde bir araya getirdi. Şimdi de Bursa'mızda onun ikinci türbesi önündeyiz. Sultan Murad'ı anarken, dünya tarihine yön veren, Balkanlar'daki Türk varlığının köklerini sağlam bir şekilde atan tarihi bir şahsiyet olarak düşünmemiz gerekiyor. Türk tarihinde fetihler yapılırken Müslüman olmayan yabancı topluluğu itaat altına almak veya şiddet kullanmak biçiminde düşünmemeliyiz. Çünkü o devrin birçok kaynağında fetihlerin bölgede şiddet uygulanmadan gerçekleştiğini görmekteyiz. Balkanlar'ın fethini de Sırp hakimiyetini kırmak, yerli halkın isteği üzerine Osmanlı'nın bu topraklarda yayılması ve idare merkezleri kurması biçiminde değerlendirebiliriz. 15 Haziran 1389'da gerçekleşen Kosova Meydan Savaşı, Türklerin ezici galibiyeti ile sona erdi. Bunu bizzat Papa, Macar Kralı'na yazdığı bir mektupta belirtir. Sultan Murat'ın şehit olma pahasına olan bu zafer sayesinde, 1900'lerin başlarına kadar Balkanlar'ın köklü bir şekilde Türk idaresi ve yerli halkın itaati ile Osmanlı yönetiminde kalması sağlandı" dedi.

Araştırmacı Yazar Mehmed Safiyüddin Erhan da, anma töreninde yaptığı konuşmada bu anma programlarının önemli şahsiyetlerin bizlere yol göstermesi açısından çok önemli olduğuna değindi. Ecdadımızın, bu vatan için çok büyük fedakarlıklar yaptığını kaydeden Erhan, "Büyüklerimiz, büyük bir titizlikle memleket idaresinde bulundular ve bize bir vatan hediye ettiler. Bir şeyi elde etmek ve kazanmak bir çalışma istiyor fakat kazandıktan sonra da elde tutmak, kadir kıymetini bilmek de gayret istiyor, bir şeyler yapabilmek gerekiyor. Bu merasimler, bize bunları hatırlatıyor. Şehit padişahımızı anma nezaketinde bulunan Osmangazi Belediyemize çok teşekkür ediyorum. Bu kıymetli faaliyetlerinin bundan sonra da başarıyla devam etmelerini niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Osmangazi Kosova Bursa Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title