Haberler

MÜSİAD Bursa Dr. Ender Saraç'ı Ağırladı…

Güncelleme:
Abone Ol

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi, Sağlık Sektör Kurulu Toplantısında Dr. Ender Saraç'ı ağırladı.

MÜSİAD Bursa Şubesi, gerçekleştirdiği sektör kurulları toplantılarıyla sektörlerin nabzını tutmayı sürdürüyor. Sağlık Sektör Kurulu tarafından gerçekleşen toplantıda 'Bedensel ve Ruhsal Arınma' başlığında konuşan Dr. Ender Saraç, "Çocuğuna veya torununa beyaz un, beyaz şeker, mısır şurubu, fast food yediren, tuzu fazla tükettiren her ebeveyn, kötü ebeveyndir" dedi.

Dernek merkezinde yapılan toplantıya İl Sağlık Müdürü Özcan Akan, MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses, Sektör Kurulları Başkanı Murat Demir ile birlikte MÜSİAD üyeleri eşleri ve çocukları katıldı. Toplantının açılış konuşmasını Sağlık Sektör Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Özkul yaptı.

Sektör Kurullarının MÜSİAD'ın önemli yapıtaşlarından biri olduğunu söyleyen Özkul ; "Aynı alanda faaliyet gösteren üyelerin birbirleri ile olan ilişkilerini güçlendirici, iş hacimlerini artırıcı çalışmalar yapan sektör kurulları; gerek kendi kurullarınca gerekse de üniversiteler, diğer sektörel dernekler ve kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği içinde çalışmalarda bulunan, 'Sürekli İyileştirme'yi kendisine ilke edinmiş, dinamik, özgüveni yüksek ve çözüm odaklı bir yapılanmadır. Bu gece bizleri bir araya getiren Sağlık Sektör Kurulu da, MÜSİAD'ın, Sektör Kurulları Komisyonu'nun çizdiği hedefler doğrultusunda çeşitli faaliyetler gerçekleştirmektedir ve gerçekleştirmeye devam edecektir" dedi.

SARAÇ, "BEDEN AT, RUH DA JOKEY GİBİDİR"

Gecenin konuk konuşmacısı olan Dr. Ender Saraç da ilgi çekici bir sunuma imza attı. 'Bedensel ve Ruhsal Arınma' başlığında konuşan Dr. Saraç, kilo kontrolü ve sağlıklı beslenmenin püf noktalarını anlatırken, faydalı bitkilerle ilgili tarifler de verdi. Bedeni at, ruhu da jokey olarak tanımlayan Saraç, beden ve ruhun ayrılmaz ikili olduğunu ve ikisinin birbiriyle uyumlu olması gerektiğini ifade etti.

"YAŞLANDIĞINIZDA DEFOLU MAL GİBİ OLMAYIN"

Egzersiz ve spor yapmayan, yemesine ve içmesine dikkat etmeyen kişilerin yaşlılığını defolu bir mala benzeten Saraç, "Artık yaşam süreleri uzadı. Ancak hayatınız boyunca kızartmaları yer, egzersiz yapmaz, yürümez, mayonez ketçap yer, meşrubat içer, ekmek yemeden duramaz, şekere tuza dikkat etmezseniz alzheimerlı, kemoterapili, insülün iğneli, sabah akşam bir avuç ilaçla ızdıraplı ve kalitesiz bir yaşama sahip olursunuz. Yaşlandığınızda kendinize 'ölse de kurtulsak' dedirtmeyin. İstenmeyen, ölmeniz beklenen, defolu bir mal gibi ortada kalan biri olmak istemiyorsanız kendinize iyi bakmak zorundasınız" dedi.

"NERDEYSE YARIM ENGELLİ GİBİ YAŞIYORUZ"

Teknolojinin gelişmesiyle hayatın kolaylaştığını ancak insanların da buna bağlı olarak tembelleştiğini söyleyen Saraç, "Bir gram zahmete girmiyoruz. Her şey otomatik. Nerdeyse yarım engelli gibi yaşıyoruz. Yürümek zorundasınız hatta tıpış tıpış yürüyeceksiniz. Ağır olmayan egzersizler yapacak hareketli bir yaşama alışacaksınız. Kaslarınızı korumaz, göbek ve bel civarınızı yağlanmaktan kurtaramazsanız hapı yutarsınız. Bir daha o kemikler, o kaslar geri gelmez. Göbek ve bel kısmında yağlanma başlamışsa yaşlandın demektir. Erkeklerde göbek ve bel civarı 94 cm'i geçmeyecek. Kadınlarda ise bu rakam 88. Eğer bu rakamları geçerse alzheimer, kalp krizi, şeker, beyin kanaması, felç, yüksek tansiyon, karaciğer yetmezliği, böbrek sorunu gibi birçok hastalığın temelini kendi ellerinizle atmış olursunuz. Yani kendi düşmanınızı kendi içinizde yaratıyorsunuz. Göbek ve bel civarındaki yağlanma büyüyorsa ömrün kısalıyor" diye konuştu.

"SPERM SAYISI 100 MİLYONDAN 15 MİLYONA DÜŞTÜ"

Vücudun rafine una ve beyaz şekere hiç ihtiyacı olmadığını vurgulayan Saraç şöyle devam etti:
"Çok sık ve ağır yememeliyiz. Akşam geç ve ağır yenmez. Vücudun hazım kapasitesi öğlen en yüksektir. Güneş battıktan hazım oranı yüzde 40 düşer. Hafta sonları dinlendiğimiz için 2 öğün yemenizi öneriyorum. Hafta içi ise iş yoğunluğundan ötürü 3 öğün yemek doğrudur ama akşam öğününü hafif ve erken yapmalısınız. Ve tüm bunları yaparken egzersiz ile yürümekten asla vazgeçmemelisiniz. Sağlıksız beslenme sebebiyle son 50 yılda Türk erkeğinin sperm sayısı 100 milyondan 15 milyona düştü ve tüp bebek ünitelerine yoğun ilgi oldu. Çocuklarda da kanser, kalp hastalıkları ve obezite sıkça rastlanıyor. Bunların olmasını istemiyorsak dikkatli olmalıyız."

SARAÇ, "EDEPLİ BESLENİN"

Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği günlük tuz miktarı tüketimi 7 gram iken ülkemizde 17 gram olduğunu söyleyen Saraç, tuzun getirdiği ciddi rahatsızlıklar olduğuna vurgu yaptı. Saraç, "Tuzun getirdiği bir sürü hastalığa milyonlarca dolar ödüyoruz. Çünkü kendimizi uç tatlara alıştırdık. Mayonez de koy, ketçabı da dök, tuzu da serp, patatesi de kızart, kızgın yağı üstünde gezdir, köy ekmeği değil beyaz ekmek ye, yanında olmadı kola iç ardından da bir sigara. Ne yapıyorsunuz ya! Bir durun bir sakinleşin. Edepli beslenin, yavaş yavaş küçük lokmalar halinde çiğneyin. Gıdaları yaratıldığı şekliyle mevsiminde tüketin. Sofradan aşırı doymuş bir şekilde kalkmayın" dedi.

"ZERDEÇAL ÇAYININ MUCİZESİ"

Zerdeçal çayının vücuttan toksin atan, genç ve diri kalmaya yardımcı olan, vücuttaki ödemi temizleyen şifalı bir çay olduğun belirten Dr. Saraç, yeşil ve beyaz çay tüketimini de önerdi.

Program sonunda MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses tarafından Dr. Ender Saraç'a teşekkür plaketi verildi.

Kaynak: Bültenler / Güncel

Mustafa Gürses Ahmet Özkul Ender Saraç Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title