'Müslümanlar AB'yi Örnek Almalı'
İcma Sempozyumu'ndan Müslüman toplumlara kardeşlik çağrısı yapıldı.
(M.Şakir Yıldız - Behiye Teymur / İstanbul ) Uluslararası İcma Sempozyumu'na katılan alimler Avrupa ülkelerinin aralarında büyük savaşlar yaşadıkları halde İcma metodu ile birlik olmayı başardıklarını Müslümanlar'ın da bu tecrübeden faydalanması gerektiğini vurguladı.
Yeni Ümit ve Hira dergilerinin ortaklaşa düzenlediği 'Ortak yol haritası icma ve kolektif şuur" konulu uluslararası sempozyum 27- 28 Nisanda İstanbul Kongre Merkezi'nde yapıldı. 80 Ülkeden 600 kadar din alimi, akademisyen ve kanaat önderinin katıldığı toplantı Dünyanın farklı yerlerinden milletleri biraraya getirdi. Sempozyumun konusu olan icma İslam hukukunda ulemanın söz birliği etmesi anlamına gelen terimsel bir ifade.
Açılış konuşmasında Hira Dergisi genel yayın yönetmeni Nevzat Savaş "Tek bir çiçekle bahar gelmez, rahmet bulutları tek ağaca inmez. Birbiri ile dayanışma içinde olan ağaçlar rahmeti üzerine çeker, birlikte rahmet var" sözleri ile İcmanın önemine vurgu yaptı
AB BATININ İCMA YÖNTEMİNİ HAYATA GEÇİRME PROJESİDİR
Sudan'lı eski parlementer ve ünlü alim İssam Beşir, İcmanın muhalefetsizlik olduğu anlamına gelmediğini, farklılıkları bir arada tutan dinamiklerin ortaya çıkarılıp bu noktaların bulunup birleştirici unsur olarak hayata geçirilmesi anlamına geldiğini söyledi. EL Beşir; "Kardeş olmamız yeterlidir.Her konuda aynı düşünmek zorunda değiliz. Ayrılıkların din kardeşliği ve insani kardeşlik çerçevesinde halledilmesi gerekir. Bu konuda Avrupa birliğini örnek almalıyız. Aralarında çok büyük savaşlar çıktığı halde icmayı hayata geçirmeyi başarabilmişlerdir. Silahlı güçlerini, ekonomi ve her türlü imkanlarını birleştirip bu birliği sağlamışlardır. Biz de bu tecrübeden faydalanabiliriz" tavsiyesinde bulundu.
Sempozyumun önemli konuklarından ve konuşmacılarından Fas krallığı alimler akademisi prof.Ahmed Abbadi ise konuşmasına "Allah bir karga gönderdi ve Kabil'le kardeşinin cesedini nasıl gömeceğini gösterdi. İşte biz de bu karga gibi birbirimizin eksiklerini nasıl gidereceğimizi birbirimize göstermeliyiz dedi. Kadın konusu ve küresel ısınmanın da üzerine icma edilmesi gereken diğer önemli meseleler olduğuna dikkat çeken Abbadi , Müslümanların Facebook ve Twitter'ı daha etkin kullanıp sosyal medya üzerinden kitlelere ulaşması gerektiğini söyledi.
İSLAM ALEMİNİN MARUZ KALDIĞI KIYIMLARA DİKKAT ÇEKİLEBİLİRDİ
İcma Sempozyumuna katılan Mardin Kızıltepe yöresi alimlerinden ve yörenin önemli şahsiyetlerinden Seyit Mustafa Sabri El-Hüseyni ise, toplantıda İslam aleminin içinde bulunduğu zor duruma bir gönderme yapılmadığının eksikliğine dikkat çekti. Bu durumu yadırgadığını en azından hükümetlere çağrı mahiyetinde bir mesaj gönderilmesi gerektiğini söyleyen El Hüseyni ,hiç olmazsa zulüm altındaki müslümanlara toplu bir dua edilebilirdi, eleştirisinde bulundu.
Haberler.com'a konuşan El Hüseyni, barış sürecine ilişkin önemli mesajlarda da verdi.
Muhabirimizin sorularını yanıtlayan El Hüseyni, Akiller heyetinde din aliminin olmamasını eleştirirken, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde sadece din alimlerinden oluşan bir akiller heyetinin sürece çok olumlu katkılarının olacağına inandığını, alim ve şeyhlerin bölgede itibarının büyük olduğunu, halkın özellikle onların düşünce ve önerilerine itibar ettiğini ve bu süreçte din adamlarının açıklamalarının halkı ikna etme yönünde büyük bir etki yaratacağına inandığını da sözlerine ekledi.
İSLAM KÜRT SORUNU İÇİN TÜRKİYE'DE FEDERAL BİR YÖNETİM BİÇİMİ ÖNERİR
Mustafa Sabri El-Hüseyni, icma hukukunun dini pencereden toplumsal sorunlara çözüm bulma yöntemi olduğunu vurgulayarak Kürt sorunu gibi sosyal ve siyasal problemlere İslamın adil ve gerçekçi çözümler önerdiğini, sorunların çözülmesi aşamasında din alimlerinin de görüş ve tavsiyelerine başvurulması gerektiğinin altını çizdi.
ANADİLDE EĞİTİM İSLAM DİNİNDE BİR HAKTIR
İslam'ın Kürt sorununa bakışı nasıldır? Bu problemi İslam hukuku nasıl çözer? Sorusuna "Öncelikle ana dilde eğitim İslam hukukunda bir haktır. Bunun sağlanmasında hiçbir dini sakınca yoktur. İkincisi ise halkın kendi idarecisini seçmesine İslam dini olumlu bakar."
Federal bir yönetim mi öneriyorsunuz? Sorusuna "Evet İslam hukuku buna olumlu bakar, ancak ikinci bir bayrak söz konusu olamaz. Tek bayrak altında bu problemin çözülmesini tavsiye ediyoruz"
BARIŞ SÜRECİNE DESTEK VERMEYEN VEBAL ALTINDADIR
Terör sorununun toplumsal bir fitne olduğunu da sözlerine ekleyen El Hüseyni, Peygamberin "Fitne uykudadır uyandırana lanet olsun" hadisini hatırlatarak sözlerini şu mesajla bitirdi. "Çözüme gidilen bu süreçte barışın önünü tıkayıp bir olumsuzluğa sebep olanlar vebal altındadır. Türklerin ve Kürtlerin bütün halkın bu sürece destek vermesini tavsiye ediyoruz" dedi.
