Mustafa Destici'den Kızılay Genel Başkanı Kınık'a: İnsanlar soğuktan donarken çadır satılması kabul edilemez
Kahramanmaraş merkezli depremlerde Kızılay'ın Ahbap'a çadır satmasıyla ilgili, "Sorumluluk sahibi olanların gereğini yerine getirmesi gerekir." diyerek Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a istifa çağrısı yapan BBP lideri Genel Başkanı Mustafa Destici katıldığı canlı yayında açıklamalarda bulundu. Destici, "Orada insanlar çadır istiyor, soğuktan donuyor. Böyle bir şey varken çadır satılması kabul edilemez." ifadelerini kullandı.
Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde Kızılay'ın Ahbap'a çadır satmasıyla ilgili, Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a istifa çağrısı yapan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'den yeni açıklama geldi. Habertürk yayınına katılan BBP lideri Destici, Kızılay'ın Ahbap'a çadır satmasının doğru olmadığını belirtti.
"ELİNDE NE KADAR ÇADIR VARSA GÖNDERECEKSİN"
Destici, "Deprem sürecinde toplum büyük bir dayanışma gösterdi ama bu süre içinde eksiklikler, aksaklıklar oldu mu? Oldu. Kızılay'ın Ahbap'a çadır satışı da bunlardan bir tanesi. Bu ortamda Kızılay'ın kime çadır sattığı da önemli değil. Kime çadır satarsa satsın bunu kabul edemem, bu doğru değil. Senin elinde ne kadar çadır varsa oraya göndereceksin." ifadelerini kullandı.
"ÇADIR SATILMASI KABUL EDİLEMEZ"
Destici, "Biz orada gördük. Orada insanlar çadır istiyor. İnsanlar soğuktan donuyor. Böyle bir şey varken çadır satılması kabul edilemez." dedi.
NE OLMUŞTU?
Kızılay'ın depremin üçüncü gününde şarkıcı Haluk Levent'in kurucusu olduğu Ahbap Derneği'ne 46 milyon lira karşılığında çadır sattığı ortaya çıkmıştı. Tepkilerin odağındaki Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık yaptığı açıklamayla olayı doğrularken, Haluk Levent, Kızılay'dan çadır dışında konserve ve barbunya da satın aldıklarını duyurmuştu.
"SORUMLULUK SAHİBİ OLANLARIN GEREĞİNİ YERİNE GETİRMESİ GEREKİR"
BBP Genel Başkanı Destici ise olaya, şu sözlerle tepki göstermişti: "Kızılay'dan, yöneticilerinden beklenen nedir? Bu deprem olduktan sonra, depolarında kaç tane çadır varsa tamamını bir saniye bile bekletmeden bölgeye sevk etmeleri gerekirdi. Daha sonra imal ettikleri hepsini de hiçbir yere satmadan direkt bölgeye ücretsiz olarak göndermeleri gerekirdi. Burada akıl devre dışı kalmış, çok açık ve net söyleyeyim. Sorumluluk sahibi olanların gereğini yerine getirmesi gerekir. Herkes biliyor gereğinin ne olduğunu. Mutlaka, sorumluluklarının gereği neyse, görevini daha ehil, daha güzel şekilde yapabilecek kadrolara bırakmaları gerekir. Çünkü aynı zamanda burada bir vebal vardır."
