Kitabının İmza Gününde Nihat Ergün'e 'Paralel' Sorusu: Pişman Mısınız?

"Adım Adım Siyasete" adlı kitabını imza günü için Kocaeli Kitap Fuarı'nda söyleyişi düzenleyen Eski Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bir dinleyicinin "TÜBİTAK'taki paralel örgütlenmeden pişmanlık duyuyor musunuz?" sorusuna, "Herkes iyi niyetli de şu anda görevde olmayan bir bakan mı gaflet içinde? Benim çizgim bellidir. Ben hangi çizgiden geldiğimi çok iyi biliyorum" dedi.

Eski Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Nihat Ergün, "Adım Adım Siyasete" adlı kitabının imza günü için 7. Kocaeli Kitap Fuarı'na katıldı.

"BENİM ÇİZGİM BELLİDİR"

İmza etkinliği öncesi kitaptaki bazı bilgileri okurları için düzenlediği söyleşide aktaran Ergün, siyasetteki tecrübelerinden siyasete girecek yeni adayların da faydalanması gerektiğini dile getirdi. Söyleşi sonunda bir dinleyicinin "TÜBİTAK'taki paralel örgütlenme sizin döneminizde oluştu, pişman mısınız?" sorusunu sert bir şekilde cevaplayan Ergün, "Bugün dava olan insanların bir kısmı da 10 yıldır-15 yıldır TÜBİTAK'ta çalışıyorlar. TÜBİTAK, benim zamanımda iki yıl bakanlığımıza bağlı kaldı. Nasıl oluyor da herkes saf, herkes iyi niyetli, masum olmuş oluyor da ben gaflet içinde bulunmuş oluyorum? Bana bir söyler misiniz. 'Herkes iyi niyetli, saf olup da şu anda görevde olmayan bir bakan gaflet içinde, pişman mısınız?' dersen bu yakışık almayan bir soru olur. Benim çizgim bellidir. Ben hangi çizgiden geldiğimi çok iyi biliyorum. Kitabımı da okuduğunuz zaman o çizgiyi de çok net olarak göreceksiniz" dedi.

"PARALEL, ÇAPRAZ HESABINI VERECEK"

Suç işleyen insanların 'Paralel yada çapraz' cezasını yargı önünde alacağına inandığını belirten Milletvekili Nihat Ergün, "Eğer bir yapı, cemaati bir tarikat, bir mezhep bir ideoloji kurup yıllarca çaba harcayıp sızmışsa bunun hesabını verecektir. Peki, Başbakan'ın arabasına nasıl binmişler bana söyler misiniz? Bir insan suçu ortaya çıkmadığında suçlu muamelesine tabi tutulabilir mi? Kişilerin suç işlediği 17-25 Aralık sürecinde ortaya çıktı. O güne kadar suç işlememiş bir adama suç işlemiş muamelesi nasıl yapacaktınız" şeklinde konuştu.

Ergün sözlerine şöyle devam etti:

"BEN KURUMDAKİLER İŞİNİ YAPIYOR MU? ONA BAKARIM"

" 17-25 Aralık'a kadar devletin istihbaratı bunları görüp idarenin önüne bir şey koymuş mu? Devletin savcısı birisi için soruşturma açıp da 'Gereken yapılsın' demiş mi? Dememiş. 17-25 Aralık ben bakıyorum ki sen işini yapan bir adamsın. Bana öyle görünüyorsun. Ben seni 24 saat takip etmiyorum ki. Kimse takip etmiyor. Bunu takip edecek olan devletin istihbarat örgütü takip eder. Devletin mahkemelerine intikal etmiş bir şey varsa savcı bunu soruşturur. Ben savcı mıyım? Değilim. Ben bir kurumda yapılanlara bakarım. Eğer savcının işini de ben yapacaksam benim işimi kim yapacak."

"PARALELMETRE 17-25 ARALIK'TA İCAT OLDU"

"O dönemde 'paralelmetre' diye bir alet yoktu. Paralelmetre aleti 17-25 Aralık'tan sonra icat oldu. 17-25 Aralık'tan önce insanları koklayarak paralel mi çapraz mı diye ölçülmüyordu. İnsanlar sınava giriyorlardı ve sınavda başarılı olurlarsa oraya işe başlıyorlardı. 'Adam paralelmiş, çaprazmış, kadrolaşmış, şöyle olmuş', e siz o zaman bunu soruşturma ile tespit edebilirsiniz."

"KİTABIM ÜLKENİN SICAK GÜNDEMİNDE ÇÖZÜME KATKI YAPACAK"

Söyleşi sonrasında da kitabı ile ilgili değerlendirme yapan Nihat Ergün, kitabındaki tecrübelerin faydalı olacağını düşündüğüm bu dönemde paylaşmak istediğini ifade etti. Ergün ayrıca, gelecek yıllarda Türkiye'nin gündemini sıcak bir şekilde işgal edeceğini düşündüğünü söyledi. Ergün, "Ama tartışmalar kitaptan değil. Bu tartışmalar zaten olacak. Ama tartışmalarda benim yazdıklarım da bunların çözümüne bir katkısı olur diye düşündüm" dedi.