Nükleer Atıkların Gömülmesiyle İlgili Kamu Görevlileri İçin Takipsizlik Verildi
İzmir'in Gaziemir İlçesi'nde, eski kurşun fabrikası arazisine nükleer atıkların gömülmesine izin verdikleri, atıkların tehlikeli olduğunun ortaya çıkmasına rağmen görevlerini yapmadıkları ve işletmeye çeşitli nedenlerle ruhsat verdikleri gerekçesiyle dört bakan ile kamu görevlileri hakkında çevrecilerin yaptığı suç duyurusuna, savcılık takipsizlik kararı verdi.
İzmir'in Gaziemir İlçesi'nde, eski kurşun fabrikası arazisine nükleer atıkların gömülmesine izin verdikleri, atıkların tehlikeli olduğunun ortaya çıkmasına rağmen görevlerini yapmadıkları ve işletmeye çeşitli nedenlerle ruhsat verdikleri gerekçesiyle dört bakan ile kamu görevlileri hakkında çevrecilerin yaptığı suç duyurusuna, savcılık takipsizlik kararı verdi.
Savcı kararında, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, diğer belediye bürokratları ile valilik görevlilerinin de bulunduğu kişiler için, bir üst kurula itiraz yolunu da kapattı. Karara tepki gösteren Avukat Arif Ali Cangı, "Olay kapatılmaya çalışılıyor ama bunu yaptırmayacağız" dedi.
Gaziemir'deki kurşun fabrikasının kapanması ardından arkasındaki arazide nükleer atıkların bulunması çevreciler ile mahalle sakinlerinin tepkisini çekti. Atıkların ortaya çıkması ardından çevreciler ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi'nin suç duyurularında bulundu. Suç duyurularını inceleyen savcılık da, şirketin yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri hakkında, 'Canlı yaşamını olumsuz yönde etkilemek' suçundan İzmir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezası istemiyle dava açtı.
KAMU GÖREVLİLERİ HAKKINDA DA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Halen devam eden bu yargılamaya ek olarak çevreciler, kamu görevlileri hakkında da işlem yapılması için savcılığa başvurdu. Çevreciler, nükleer atıkların 2007 yılında ortaya çıkmasına rağmen bunu gizlemeye çalışan gerekli işlemleri yapmayan, işletmeye çeşitli gerekçelerle ruhsat veren aralarında Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun da bulunduğu, belediye, valilik ve İl sağlık Müdürlüğü görevlileri hakkında da, suç duyurusunda bulundu. Bu kiyilerin kumu görevlerine yerine getirmedikleri öne sürüldü.
SAVCI İTİRAZ YOLU KAPALI OLARAK TAKİPSİZLİK VERDİ
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ile çevrecilerin, yaptığı başvuruyu inceleyen savcılık, o dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Sağlık Bakanı Recep Aktağ, Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İl sağlık Müdürü Mehmet Özkan, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu yetkilileri, belediye ve valilik görevlileri hakkında, takipsizlik kararı verdi. Savcının, şirket yetkilileri için yapılan suç duyurusunda ise, aynı kişiler için aynı konuda, açılmış bir ceza davası olmasından dolayı takipsizlik kararı verildi. Savcı, takipsizlik kararını şu gerekçeye dayandırdı:
"Türkiye Atom Enerjisi Kurumu vasıtasıyla yapılan araştırmada, radyoaktif atıklara rastlanmadığı, radyoaktif kaynak ve bulaşık bulunmadığı, bulunan maddelerin radyoaktif olmadığı, izotopların ise doğada bulunan maddeler olmasından ve şirketin çalışanlarından alınan kan örneklerinde de radyasyona raslanmadığı."
CANGI: TAKİPCİSİ OLACAĞIZ
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi kurucu eş sözcüsü de olan Avukat Arif Ali Cangı, savcının suç duyuruları için, takipsizlik kararı vermesine tepki gösterdi. Cangı, şöyle dedi:
"Soruşturmayı devralan savcı, açılan dosyayı incelemeden, Danıştay'ın belediye görevlileri hakkında daha önce verilen bozma kararı yok sayılarak ve bizim şikayletci olduğumuz Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun verdiği rapor doğrultusunda takipsizlik kararı verilmiş. Bu soruşturmayı kapatmaya yönelik bir girişimdir. Savcı itiraz yolllarımızı da kapatmış ama biz bunları dinlemeyeceğiz. İl bazındaki yöneticiler için Bölge İdare Mahkemesi'ne, Büyükşehir ve valilik görevlileri için Danıştay'a, şirket yöneticileri için ise ağır ceza mahkemesine itirazda bulunacağız. Bunlarda olmazsa, Anayasa Mahkemesi'ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar gidip itirazda bulunacağız. Çünkü burada insan sağlığıyla oynanmıştır. Burada nükleer atık ticareti yapılmıştır. Bunu getirenlerin bulunması hangi ülkeden geldiğinin saptanması lazım. Bir daha bö tür olayların yaşanmamaması için bu gereklidir." - İzmir