Nusret 2013 Davet Tatbikatı
Saros Körfezi'nde, Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığının ev sahipliğinde uluslararası nitelikte düzenlenen tatbikatta, denize dökülen mayınlar, teknolojik araçlarla tespit edilerek imha edildi ...
Ege Denizi'nde, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile dost ve müttefik deniz kuvvetleri arasında karşılıklı iş birliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmek amacıyla mayın harbine yönelik planlanan uluslararası nitelikteki "Nusret-2013 Davet Tatbikatı"nın ilk kez basına açık gerçekleştirilen bölümü tamamlandı.
Mayın Filosu Komutanı Tuğamiral Mustafa Zeki Uğurlu komutasında icra edilen tatbikatta, TCG Cezayirli Gazi Hasanpaşa Gemisi ve C-130 tipi uçakla Saros Körfezi'ne 50 civarında dip ve demirli eğitim mayını döküldü.
Bu mayınların yerleri, TCG Ayvalık Gemisindeki savaş harekat merkezinde sonar cihazıyla belirlendi. Tespit edilen cisimlerin mayın olup olmadığını anlamak amacıyla denize, uzaktan kumandalı su altı pap cihazı indirildi. Bu cihazın merkeze gönderdiği görüntüler sayesinde cisimlerin, demirli mayınlar olduğu kesinleştirildi.
Daha sonra mayınları etkisiz hale getirmek üzere planlama yapıldı. Dalgıçlar, suya indirilen botlarla mayınların bulunduğu bölgeye dalış yaparak demir bölümlerine patlayıcı yerleştirdi.
Patlayıcılar sayesinde mayınlar, demirlerden ayrılarak su yüzeyine çıkarıldı. Bunun ardından patlayıcı düzenekler yerleştirilen mayınlar, güvenlik önlemleri alındıktan sonra patlatılarak etkisiz hale getirildi.
Tatbikata, Deniz Kuvvetleri Komutanlığından 7 mayın karşı tedbirleri gemisi, mayın dökücü gemi, firkateyn, iki karakol gemisi, mayın toplama gemisi, helikopter, su altı savunma timi, Hava Kuvvetleri Komutanlığından C-130 tipi mayın döküş uçağı, Sahil Güvenlik Komutanlığından 3 bot, NATO Daimi Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu-2 unsurlarından Türkiye ve Almanya'dan birer komuta kontrol ve mayın avlama gemisi ile Yunanistan'dan mayın avlama gemisi katıldı.
Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ev sahipliğinde icra edilen, Yunanistan ve Almanya'dan deniz kuvvetleri unsurları, NATO unsurları ve 12 ülkeden 29 gözlemci subayın iştirak ettiği tatbikat, 1 Aralık'ta tamamlanacak.
Birinci Dünya Savaşının kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisi
Uğurlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, tatbikatın adının, Nusret Mayın Gemisinden dolayı verildiğini bildirdi.
Bu geminin, Birinci Dünya Savaşında sıra dışı bir şekilde 26 mayını Çanakkale Boğazı'na dökerek, yenilmez armadaların 3 gemisini batırdığını hatırlatan Uğurlu, şöyle devam etti:
"Nusret Mayın Gemisi, Birinci Dünya Savaşının kaderini değiştirmiştir. Belçika'da mayın harbi derslerinde bu konu işlenmektedir. Mayın harbi, halen önemini korumaktadır. Özellikle deniz mayınları, büyük tonajlı gemilerin omurgasını kırarak çok kısa bir sürede batmasına sebep olabilecek seviyede zarar vermektedir. Sensörleri de çok gelişmiştir. Artık sadece çarpmayla infilak değil, gemilerin ortaya çıkardığı manyetik ve elektriksel alanla meydana gelen basınçtan infilak ettirme yeteneğine sahiptir. 1950 yılından beri ABD yaklaşık 20 gemisini kaybetmiştir. Bu 20 geminin 15'i mayınlar neticesinde batmış ya da büyük hasar almıştır."
TCG Ayvalık Gemisinin özellikleri
Uğurlu, TCG Ayvalık Gemisini, diğer gemilerden ayıran en büyük özelliğin, non manyetik (manyetik olmayan) mayınlara manyetik yansı yapmayan bir malzemeden üretilmesi olduğunu vurguladı.
Çok sessiz olan bu geminin, ayrıca su altı infilaklarına karşı daha dayanıklı bir materyalden yapıldığı bilgisini veren Uğurlu, "Son derece yüksek teknolojiyle donatılmış bir gemidir. Dünya bahriyelerinin imrenerek, gıptayla baktığı bir gemi ancak bu imkanlardan ziyade önemli olan, gemideki personelimizin bu teknolojiyi idare edebilecek bilgi seviyesi ve kapasitesinde olmasıdır" ifadesini kullandı.
Bu tür gemilerin, savaş dönemlerinin yanı sıra barışta da önemli görevleri bulunduğunu anlatan Uğurlu, 300 metreye kadar arama ve kurtarma faaliyetleri icra edebildiğini aktardı.
Uğurlu, bu gemiden, son olarak İzmir'in Foça ilçesinde düşen eğitim uçağının bulunması ve naaşların çıkarılmasında yararlanıldığını sözlerine ekledi. - Çanakkale