Odav Tv Davasında Savcı,tüm Sanıkların Beraatini İstedi (2)
Gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın ile Yalçın Küçük ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası'nda savcı, mütalaasını açıkladı.
Gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın ile Yalçın Küçük ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası'nda savcı, mütalaasını açıkladı. Savcı, tüm sanıkları somut ve yeterli delil olmadığı gerekçesiyle beraatini talep etti. Ancak sanıklardan Ahmet Şık ve Yalçın Küçük, savunma hazırlamak için süre talebinde bulununca duruşma ertelendi.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 8. celsesi görülen duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar Hanefi Avcı, Ahmet Şık, Yalçın Küçük, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Nedim Şener, Muhammet Sait Çakır, Şükrü Doğan Yurdakul ve Coşkun Musluk katıldı. Diğer sanıklar Soner Yalçın, İklim Kaleli, Mümtaz İdil ve Müesser Yıldız Uğur ise duruşmaya katılmadı.
SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI
Mütalaasını açıklayan savcı Ali Kaya, sanık Soner Yalçın'ın yöneticiliğini yaptığı Oda TV internet sitesi hakkında yapılan ihbar ve duyumlar değerlendirilerek yürütülen soruşturmada 14 Şubat 2011'de gözaltı ve arama işlemi yapıldığı hatırlatıldı. Aramada Ulusal Medya 2010 isimli dokümanın ele geçirildiği, bu dokümanın Ergenekon dosyasındaki Ulusal Medya 2001 adı verilen dokümana benzer olduğu, sanıkların Ergenekon davası aleyhine yayın yapma suçunu işlediklerinin iddia olunduğu anlatıldı. Mütalaada, sanıklardan Yalçın Küçük'ün örgüt lideri olarak tanımlandığı, Soner Yalçın'ın Küçük'ten aldığı talimatlarla diğer sanıkları örgütlediğinin iddia edildiği, sanıkların Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak, kaos ortamı oluşturmak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik, gizli bilgileri temin ve yayınlama, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, özel hayatın gizliliği yönünden ve kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetme sularından cezalandırılmalarının talep edildiği kaydedildi.
"SOMUT DELİLLER ORTAYA KONULAMADI"
Mütalaada suçlama konusu yapılan yazı ve yorumların gazetecilik faaliyeti sınırını aşıp suç örgütü faaliyetine ulaştığına dair somut deliller ortaya konulamadığı vurgulandı. Savcı şu gerekçelerle sanıkların beraatini talep etti: "Suçlamaya dayanak gösterilen dokümanların bir kısmının virüs yoluyla Oda TV bilgisayarının göndermiş olabileceğine ilişkin bilirkişi raporu bulunması, dokümanların sanıklar tarafından yazıldığı ya da Oda TV bilgisayarında açılıp okunduğuna dair somut bir kanıt bulunmadığının belirtilmesi, yazı ve yorumların ise mesleki açıdan siyasi duruşa göre eleştiri ve övgü konusu olabileceği ancak somut suç olgusunun tespit edilemediği, sanıkların üyesi oldukları iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü'nün varlığı konusunda somut bir tespit yapılamadığı ve Ergenekon davasının Yargıtay'da bozulduğu, Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararında Ergenekon isimli terör örgütünün varlığına ilişkin somut ve yeterli deliller bulunamadığının anlaşıldığı"
"BASİT BİR HÜKÜMLE BU İŞİN KAPATILMASINI İSTEMİYORUM"
Mütalaaya karşı söz alan sanık Ahmet Şık, "Bu davayla ilgili olarak yaşadığımız olaylar ve yargılama süreciyle ilgili olarak basit bir hükümle bu işin kapatılmasını istemiyorum. Benim savunmamı üstlenen iki avukatım başka bir suçlama ve komplodan dolayı diğer sekiz gazeteci (Cumhuriyet soruşturması kapsamında) arkadaşımızla birlikte cezaevinde tutuklu bulunmaktadır. Ben tüm bu hususların açık bir şekilde ortaya konulması için süre istiyorum" dedi.
"HAKSIZLIKLARIN TESPİT EDİLMESİ İÇİN UZUN SÜRE TALEP EDİYORUM"
Sanık Yalçın Küçük de "Hakkımızdaki iddianameyi polis çırakları hazırlamıştır. Bu çıraklar şu anda cezaevindedir. İlk yargılamaları yapan hakim ve savcılardan kimisi kaçak, kimisi cezaevindedir. Bu suçlamalarda benim ismim geçmektedir. Oda TV'nin sahibi ben değilim. Sahibi Soner Yalçın benden önce tahliye edilmiştir. Tazminat davası açacağım. Tüm bu süreçler boyunca yapılan haksızlıklar, hukuka aykırılıkların tespit edilmesi için uzun süre talep ediyorum" diye konuştu.
SON SAVUNMALAR İÇİN DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, sanıkların savunma haklarının kısıtlanmaması bakımından son savunmalarını yapmaları için süre verilmesine karar verdi. Duruşma 15 Şubat'a ertelendi.
- İstanbul