Okyanus Kolejleri Edebiyat Kulübü'nün İlk Konuğu Elif Şafak Oldu
Okyanus Kolejleri Edebiyat Kulübü öğrencilerinin düzenlenlediği söyleşi ve imza günlerinin ilk konuğu yazar Elif Şafak oldu.
Okyanus Kolejleri Edebiyat ve Yaratıcı Yazarlık Kulübü öğrencilerinin düzenlediği ve ilki gerçekleştirilen söyleşi ve imza günlerinin konuğu edebiyat yazarı Elif Şafak oldu.
Türk Edebiyatı'nın son dönemlerde ismi en çok konuşulan yazarlarından Elif Şafak 17 Aralık günü Bahçeşehir Okyanus Koleji öğrencileri ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Şafak'ı ilk olarak Edebiyat Kulübü öğrencileri kapıda karşıladı. Kısa bir sohbetin ardından Elif Şafak söyleşi için konferans salonunu dolduran öğrencilerle buluştu.
YAZAR OLMA MACERASINI ÖĞRENCİLERLE PAYLAŞTI
Bahçeşehir Okyanus Koleji Konferans Salonu'nda gerçekleşen söyleşide programın sunucusu Bahçeşehir Okyanus Koleji 11. Sınıf öğrencisi Göktuğ Özgül, Elif Şafak hakkında kısa bir bilgi verdikten sonra Elif Şafak'ın bir şiiriyle de kendisini sahneye davet etti. Konferans salonun dolduran öğrenciler karşısında çok mutlu olduğunu belirten Elif Şafak yazarlığa nasıl başladığını ve kitaplarının hikâyelerinden kısaca bahsetti.
Yazarlığa başlaması ile ilgili olarak Şafak, "Benim için yazı ve kitaplara olan aşkım 8 yaşında başladı. Ama o zamanlar düşüncem yazar olmak değildi. Böyle bir ihtimal olduğunu bilmiyordum. Çünkü etrafımda yazar olanlar yoktu. Bir insanın ömür boyu kendini yazıya adayacağını düşünmüyordum." dedi.
''KİTAPLAR BİZE FARKLI DÜNYALAR AÇIYOR''
Elif Şafak, "İnanıyorum ki yazar olmak isteyen, yaratıcı işler yapmak isteyen herkesin kitapları sevmesi gerekiyor. Çünkü kitaplar bize ayrı bir dünya açıyor. Gündelik hayatta yaşadığımız hayat çok sınırlı. Her gün yaptığımız işler sıradan. Ama kitaplar bize bambaşka dünyanın kapılarını açıyor, bilmediğimiz yerlere seyahat ederiz. Bilmediğimiz yüzyıllara götürür bizi. Kitapların dünyası çok engin, sınırsız. Ben o sınırsızlığı sevdim." diyerek kitapların insanları başka dünyalara taşıdığını ifade etti.
''BEN ELİF ŞAFAK OLMAMAYI SEVİYORUM''
Kitaplarını yazarken çok farklı karakterlere büründüğünü ifade eden Şafak, "Kitaplarda tabi ki kendimizden bir şeyler katarız fakat bana ilginç gelen kendin olmamak, ben Elif Şafak olmamayı seviyorum. Yani yazarken bir çöpçü, belki dilenci, Osmanlı'da yaşayan esnaf ve yönetici gibi bambaşka insanlarını kimliklerine bürünmek, onların gözünden dünyaya bakmak daha ilginç geliyor bana." dedi.
Keyifli geçen söyleşide, yazdığı her romanın küçük küçük sorularla başladığını belirten Şafak "Bence yazarların, şairlerin hep öğrenci kalması gerekiyor. Öğrenme hislerini öldürmemeleri, merak duygusunu kaybetmemeliyiz. Mesela ben Bit Palas romanını bu şekilde yazdım. İstanbul'da küçük bir sokakta oturuyordum o zamanlar. Evimizin karşısında bir yazı vardı. 'Buraya çöp dökmeyin evliya var, çarpar.' yazıyordu. Bu benim çok dikkatimi çekti. Merak ettim neden böyle yazılmış diye. Sonra sokağın ismine baktım. Sokağın adı 'Güllabici' sokaktı. Sonra sokağın adını merak ettim. Osmanlı bir sözlük aldım. Güllabici; Delileri zapt eden adam anlamına geliyordu. Sonra bu ismi neden kim verir diye merak ettim. Acaba bu ismi verirken akıl hastalarını tedavi eden bir merkez mi varmış? Yani küçük küçük sorular sorarak başlıyor her roman."
PORTRE HEDİYESİ ELİF ŞAFAK'I ÇOK DUYGULANDIRDI
Söyleşi öğrencilerin Elif Şafak'ı soru yağmuruna tutmasıyla son buldu. Söyleşinin sonunda Elif Şafak'a, Okyanus Kolejleri Güzel Sanatlar öğretmeni Selda Hilaloğlu'nun yapmış olduğu sulu boya portresi hediye edildi. Portresini görünce oldukça duygulanan Şafak, "Bu ödül beni çok duygulandırdı, çok mutlu etti beni. Evimin en güzel köşesine asacağım." diyerek duygularını ifade etti.
Okyanus 4. Kitap Fuarı kapsamında gerçekleştirilen etkinlik Elif Şafak'ın okuyucularına kitaplarını imzalaması ile son buldu.