Ölüme "10 Santim Kala" Hayata Tutundu
Anıl Kuru - Samsun'da geçen ay amonyak tankı kapağının çökmesiyle meydana gelen iş kazasında çöken kapağın altında kalan ancak kazadan yara almadan kurtulan Kaya Eren, yaşadıklarını anlattı.
Anıl Kuru - Samsun'da geçen ay amonyak tankı kapağının çökmesiyle meydana gelen iş kazasında çöken kapağın altında kalan ancak kazadan yara almadan kurtulan Kaya Eren, yaşadıklarını anlattı.
Eti Bakır Samsun İşletmesi'nde 22 Kasım'da yaşanan ve 6 işçinin ölümü, 13 işçinin de yaralanmasıyla sonuçlanan kazada çöken kapağın altında kalmasına karşın üzerine gelen levhanın kendisine 10 santimetre kala durmasıyla kazada sıyrık dahi almayan 43 yaşındaki Kaya Eren, kurtulmasını "mucize" olarak nitelendiriyor.
Eren, AA muhabirine kaza anını anlatarak, "Tankın içine girdiğimizde olay çok hızlı gerçekleşti. O anda çatıda bir esneme hissettim, ardından gelen sesle yukarı baktım ve tankın çökeceğini anladım. Hesap edecek, kaçacak bir zaman yoktu. Kendimi öylesine yere attım" dedi.
Korkudan gözlerini kapattığını, gözünü açtığında her şeyin olup bittiğini dile getiren Eren, şöyle devam etti:
"Daracık bir boşlukta gözümü açtım. Sağa sola kıpırdamam mümkün değildi, sıkışmıştım. Ufak bir delikten dışarıyı görebiliyordum. (Beni çıkarın) diye bağırdım. Yanıma gelenler sakin olmamı, beni kurtaracaklarını söylediler. Çok korkuyordum. Sadece 10 santimetre üstümde 3 ton ağırlığında bir levha duruyordu. Kaçacak bir yer yoktu. Levha bir anda üstüme devrilebilir ve ölebilirdim."
-"Önümde çalışan arkadaşımı görebiliyordum, ölmüştü"-
Kurtarılmayı beklerken, şantiyede kullanılan 50 ton ağırlığı kaldırabilen krikolardan istediğini anlatan Eren, "Kriko istedim, bozuk olduğunu söylediler. Şaşırdım, daha dün sağlam olan krikolar bugün nasıl bozuk olabilir diye düşündüm. Önümde çalışan arkadaşımı görebiliyordum. Üstüne yıkılan levhanın altında yatıyordu. Bana, ona dokunmamı söylediler, hayatta olup olmadığını sordular. Onlara sadece 'gitti' dedim, ölmüştü" diye konuştu.
"O anlarda yaşadığım korkuyu anlatamam" diyen Eren, şunları söyledi:
"Aklımdan evim geçti. İnsanlar ne yapacak, yakınlarım ne yapıyor diye düşündüm. Sonra vinç geldi. Üstüme yıkılan levhayı kaldırmaya başladı. Bana
'kımıldama' dedilerse de geçebileceğimi düşündüğüm açıklık oluşunca hemen çıktım. Çıktığımda dondum kaldım. Ağlasan ağlayamıyorsun, gülsen gülemiyorsun, ne yapacağımı şaşırdım. Benim oradan tonlarca ağırlığın altından burnum bile kanamadan, ufacık bir çizik dahi almadan kurtulmam mucize."
Evine haber gidince çocuklarının kendisini cep telefonundan aradığını anlatan Eren, "Ulaşamayınca endişelenmişler. Hemen taksi tutup olay yerine gelmişler. Beni görünce sakinleştiler. Kendimi yere attığımda sim kart yerinden oynamış. Sim kartı düzelttim, telefonum saatlerce susmadı" ifadelerini kullandı.
-"Araba çarpsa bana bir şey olmaz"-
Kaya Eren, olaydan sonra kapalı yerlere girmekte sıkıntı yaşadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bir yere girerken önce tavana bakıyorum. Burada bana bir şey olur mu diye düşünüyorum. Sokağa çıktığımda arabalara bakıp bunlar bana bir şey yapmaz diye düşünüyorum, iki tonluk araba bana bir şey yapmaz. Gece yatakta dönüp duruyorum. İlaç kullanmaya başladım. Arkadaşlar işe çağırıyor ancak bir süre çalışmayacağım."
Yayıncı: Orhan Topal - SAMSUN