Orman yangınından etkilenen Yörükler otlakiye istiyor
28 Temmuz'da Manavgat'tan başlayan Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınının etkili olduğu Manavgat'ın Gebece Mahallesi'nde hayvancılıkla geçimini sağlayan aileler, hayvanlarını kışın otlatacak yer istiyorlar.
28 Temmuz'da Manavgat'tan başlayan Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınının etkili olduğu Manavgat'ın Gebece Mahallesi'nde hayvancılıkla geçimini sağlayan aileler, hayvanlarını kışın otlatacak yer istiyorlar. Antalya'nın Manavgat ilçesinden yaz aylarında hayvanlarını otlatmak için Akseki'nin yaylalarına çıkan Yörükler, yayla dönüşlerinde hayvanlarının kışlık otlakiyelerinin büyük orman yangınında yandığını ve önümüzdeki kış ayında hayvanlarını otlatacak yerlerinin olmadığını söylediler.
Manavgat ilçesinin dağlık kesimlerinde bulunan kırsal mahallesi olan Gebece köyünde yaşayıp hayvancılıkla uğraşan ve yaz aylarında ailesi ile birlikte Akseki'nin Alacabel yakınlarındaki Kaklıktaş mevkisinde hayvanlarını otlatan Mehmet Çoşkun, önümüzdeki aylarda yayladan yaşam alanları olan Gebece köyüne döneceklerini ve kışlık otlakiyelerinin büyük orman yangınında tamamen yandığını, kışın hayvanlarını beslemekte zorluk çekeceklerini söyledi.
Kendisinin Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde okuduğunu ve yaz aylarında ailesi ile birlikte hayvancılık yaptığını anlatan Çoşkun, "Biz yaz aylarında Akseki'nin Alacabel yakınlarında Kaklıktaş mevkiinde hayvanlarımızı otlatmak için yaylaya çıkıyoruz. Buradan Ekimin sonu gibi kendi köyümüze dönüyoruz. Kışın hayvanlarımız 7 ay kendi yerlerimizde, yazın ise yaklaşık 5 ay yaylada kalıyoruz. Kışın hayvanlarımız 7 ay köyümüzdeki ormanlarda otlatıyoruz" dedi.
"Bize devletimizin Akseki sınırlarında hayvanlarımızı barındıracak yer vermesini istiyoruz"
Manavgat'ta meydana gelen orman yangınında otlakiyelerin ve arazilerin büyük çapta etkilendiğini anlatan Çoşkun, şöyle devam etti.
"Kışın Gebece Mahallesi'ndeki ormanlık alandaki otlaklarımız Türkiye'nin en büyük yangını ile yok oldu. Köyümüz sınırları ve birçok komşu köylerimiz yandı. Biz ve diğer köylülerimizden hayvancılıkla uğraşıyorlar. Meralar tamamen yandı. Köyümüze dönünce kışın sıkıntılı günlere gireceğiz. Hayvanlarımızı otlatacak yerler hep yandı. Kıl keçilerine bile hayvanlara günde yaylada 4 çuval yem veriyoruz. Kışın hesaplandığı zaman 8-10 çuval yem veriyoruz. Bu işin içinden nasıl çıkacağız bilmiyorum. Yemin çuvalı 150 TL. Keçilerimizi ağıllarda besleyemeyiz. Çünkü kıl keçileri ormanda beslenirler. Biz inekte besliyoruz ama inekler besi ile beslenir. Keçiler doğadan yararlanmadığı müddetçe ayakta duramaz. Hayvanların ayaklarında tırnak bozuklukları olur. Köyümüz hayvancılık üzerinde geçimini sağlıyor. Orman Bölge Müdürlüğü yanan yerleri çevirerek yeni orman sahası yapıyor. Zaten ormanlarımız kül oldu. Biz bu durumdan büyük ölçüde etkileneceğiz. Kışın köyümüze dönünce keçilerimizi otlatacak yer yok. Hayvanlarımızı bu arazilerde besletemeyeceğiz. Bize devletimizin Akseki sınırlarında hayvanlarımızı barındıracak yer vermesini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Yörüklerden 85 yaşındaki Ayşa Coşkun ise "Hayvancılıkla uğraşıyoruz. Köyümüzde arazilerimiz, zeytin bahçelerimiz orman yangınında yandı. Ormanlarımız yandı. Yayladan dönünce hayvanlarımızı barındıracak yer yok. Devletimizden yardım bekliyoruz" diye konuştu.
Gebece Mahallesi'nden Duran Topaça ise "Yaz ayında Mayıs ayının ortalarında Akseki'nin Kaklıktaş mevkisine hayvanlarımızı otlatmak için yaylaya çıkıyoruz. Kasım ayında Manavgat ilçesinin Gebece köyüne gideriz. Bu yıl orman yangınlarında köyümüzün de yarısı yandı. Hayvanlarımızı nerede otlatacağız. Nasıl barındıracağız. Biz keçilerimizi kapalı olarak besleyemeyiz. Günde en az 10 çuval yem yer. Hakkından gelemeyiz. Köyümüze dönmeden Akseki yöresinden bir yurt, mera istiyoruz" dedi.
(Ayşe Çatlı/İHA)