Orta Afrika Cumhuryieti'ndeki Şiddet Olayları
Hükümet sözcüsü Massogo: “Hükümet ülkede işlenen suçlara ilişkin soruşturma yürüten UCM ile işbirliği yapacak”
Orta Afrika Cumhuriyeti (OAC) hükümetinin, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ile işbirliği yapacağı bildirildi.
AA'ya konuşan hükümet sözcüsü Clement Guiyama Massogo, hükümetin ülkede işlenen suçlara ilişkin soruşturma yürüten UCM ile işbirliği yapacağını belirterek, "Cumhurbaşkanı Catherine Samba-Panza'nın bu konudaki yaklaşımı açık. Adalet Bakanı'ndan UCM savcılarının kendisine yaklaşmaları durumunda yardımcı olmalarını istedi" diye konuştu.
UCM'nin ülkede yapmayı planladığı soruşturmadan memnun olduğunu belirten Massogo, "Kendilerine destek olunması konusunda tam işbirliğine gideceğiz. Savaş suçları işleyen ve OAC vatandaşlarının haklarını ihlal edenlerden kim olursa olsun hesap sorulmalıdır" dedi. İlgili tüm taraflar arasında ulusal diyalog kurulmasına ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Massogo, "Eğer suç işleyenler mahkemeye çıkarsa o zaman vatandaşlar uzlaşabilir ve birbirlerini affedebilirler" dedi.
Zengin maden kaynaklarına sahip OAC, çoğu Müslümanlardan oluştuğu bildirilen Seleka savaşçılarının bir Hristiyan olan François Bozize'yi Mart 2013'te devirerek yerine Müslüman Michel Djotodia'yı geçici cumhurbaşkanı olarak getirmesinin ardından anarşi ve şiddet ortamına sürüklendi. Kendisi de 2003'te darbeyle işbaşına gelen Bozize'yi deviren Seleka savaşçılarının Hristiyanların evlerine saldırdığı, mallarını yağmaladığı ve yargısız infazlar yaptıkları yönündeki bilgiler anti-Balaka adı verilen Hristiyan milis grubunun ortaya çıkmasına neden oldu.
Bundan sonraki aylarda Seleka savaşçıları ve anti-Balaka milisleri arasında meydana gelen din temelli çatışmaların artması üzerine Djotodia, Ocak 2014'te gelen uluslararası baskılar karşısında istifa ederek yerini Hristiyan Samba-Panza'ya bırakmak zorunda kaldı.
Ancak gözlemciler, Bangui Valisi Samba-Panza'nın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Müslümanlara yönelik saldırıların daha sık görülmeye başladığına dikkati çekiyor. Bangui banliyölerinde şimdi ellerinde palalarla başı boş dolaşan Hristiyan milisler, Müslümanları ayırmak ve linç etmek amacıyla sıklıkla kanunsuz kontrol noktaları oluşturuyor. Son zamanlarda çok sayıda Müslümanın güpe gündüz linç edilmesi ve cesetlerinin yakılması olaylarına rastlanmaya başladı.
UCM Savcısı Fatou Bensouda, olaylar üzerine geçen hafta yaptığı açıklamada, OAC'de son zamanlarda işlendiği iddia edilen "çirkin saldırılar" hakkında bir ön soruşturma başlattığını duyurdu. Bensouda, "İşlendiği iddia edilen suçlar, yüzlerce kişinin öldürülmesi, tecavüz, cinsel köleliğe zorlama eylemleri, mülklerin tahrip edilmesi, yağmalama, işkence, insanların zorla yaşadıkları yerlerden göç ettirilmesi ve çocukların asker olarak kaydedilmesi ve savaşta çocukların kullanılmasını kapsıyor" demişti.
OAC'yi ziyaret eden BM Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres de dün yaptığı açıklamada, OAC'de din temelli kan dökülmesini kınayan bir açıklama yapmıştı. Guterres, Bangui havaalanında yaptığı açıklamada, "Ayrım gözetmeksizin yapılan öldürme ve toplu katliamların durdurulması zorunludur" diye konuşmuştu. - Bangui