Ortaca Göcek Tüneli'nde Zam Protestosu
Göcek Tüneli'nde zam protestosu Muğla ile Antalya'yı birbirine bağlayan Göcek Tüneli'nde araç geçiş ücretlerine yapılan yüzde 30'luk zam protesto edildi.
Göcek Tüneli'nde zam protestosu
Muğla ile Antalya'yı birbirine bağlayan Göcek Tüneli'nde araç geçiş ücretlerine yapılan yüzde 30'luk zam protesto edildi. Eyleme katılanlar, slogan atıp, dövizler açarken, sürücülerde tünel yerine dağ yolunu kullanmayı tercih ederek tepkilerini dile getirdi.
Muğla-Antalya Karayolu üzerinden geçişi sağlayan 960 metrelik Göcek Tüneli'nde, araç geçiş ücretlerine 5 Ocak itibariyle yapılan yüzde 30'luk zam tepkilere neden oldu. Yaklaşık 300 kişi, bugün tünelin gişeleri önünde eylem yaptı. Eyleme CHP Muğla milletvekilleri Nurettin Demir ve Akın Üstündağ ile bazı sivil toplum kuruluşları da destek verdi. Kalabalık, "Hani bedava olacaktı?", "Tünelde kaldık: bizi de kurtar Muslera", "Kahrolsun kara delik, yaşasın manzaralı Göcek Geçidi", "Bu tünel soygun içerir", "Biz mi tünele, tünel mi bize" yazılı dövizler taşıdı. Jandarma ve polis, iki saat süren eylem boyunca geniş güevinlik önlemi aldı. Bazı araç sürücüleri de tüneli kullanmayıp, dağ yolunu tercih ederek eyleme destek verdi.
TEK ÜCRETLİ TÜNEL
Grup adına basın açıklamasını okuyan Fatih Özpolat, "Göcek Tüneli, ilk olarak 1989 yılında gündeme gelmiş, 2003 yılında ihalesi yapılmış, bir yıl sonrada inşaatına başlanmıştır. 830 metresi tüp geçit ve 130 metresi aç-kapa olmak üzere toplam 960 metre uzunluktaki bu tünel nihayet 2006 yılında açılmış ve 25 yıl süre ile özel şirket tarafından yap-işlet-devret modeli ile işletilmeye başlanmıştır. Türkiye'de toplam 172 tünel bulunmakta olup, bunların 171'i ücretsizdir. Yani ülkemizin tek ücretli tüneli Göcek Tüneli'dir. Bu tünelin geçiş ücretlerine de geçtiğimiz günlerde yüzde 30 ila 35 aralığında değişen oranlarda zam yapılmıştır. Yapılan son zamlar neticesinde binek araçlar 4.50 TL, orta sınıf araçlar 9 TL ve büyük araçlar ise 13 TL tek yön geçiş ücreti vererek geçiş yapmak zorunda. Önemle altını çizmek isterim ki, bu ücretler her iki yönden geçişler sırasında, yani hem geliş hem de gidiş yönlerinde alınmaktadır. İstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri'nde dahi tek yönlü olarak ücretleme yapılırken, bu deli dumrul tünelinde hem gelenden hem de giden ücret alınmaktadır. Bu ücretler, 14 mayıs 2012 tarih ve 28292 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 'Karayolları Genel Müdürlüğü'nün Sorumluluğu Altında Bulunan Otoyollar ile Erişme Kontrolünün Uygulandığı Karayollarında Geçiş Ücretlerinin Belirlenmesi ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik" ve bu yönetmeliğin "geçiş ücretlerinin hesaplanması" isimli ek-1 cetvelinde tarif edilen ücretlerin de üzerindedir" dedi.
İKİZ TÜP GEÇİT TAMAMLANMASINA RAĞMEN HENÜZ AÇILMADI
Özpolat şöyle devam etti:
"Tek gidiş- tek geliş, toplam iki şeritten oluşan, 12 metre eninde ve 960 metre uzunluğundaki bu tünelciğin içinden geçerken de rahatlıkla görüleceği üzere, üstten ve yanlardan oluk oluk sular akmakta, ışıklandırma ve işaretlemeler yetersiz kalmakta, havalandırma fanları ise hiç çalışmamaktadır. Geçiş yapan vatandaşlar, bu noksanlıkları görerek 'ya çökerse' tedirginliği ve korkusu ile geçişlerini tamamlamaktadır. Geçiş ücretini yüksek bularak tüneli kullanmak istemeyen ve eski yol olarak adlandırılan dağ yolunu kullanan sürücüleri ise daha büyük bir tehlike beklemektedir. Bölünmüş yol olmayan, oldukça dar ve virajlı olan, aydınlatması olmayan, kenarında uçurumlar ve düşük banketler barındırmasına rağmen yol kenarı koruma bariyerleri bulunmayan, yol çizgileri ve trafik işaretleri yetersiz olan bu bakımsız yolda, yağmurlu ve rüzgarlı havalarda yola düşen kaya parçaları çok büyük tehlike oluşturmaktadır. Bu kaya parçalarının herhangi bir aracın üstüne düşmesi ile oluşabilecek can veya mal kayıplarında, bunun vebali kimindir? Parası olmayan vatandaşın, hayatını riske atarak bu çileyi çekmek zorunda bırakılması kabul edilebilir mi? Diğer bir husus ise tünelin girişinden önce veya gişelerinde hiç bir şekilde ücret tarifesinin ilan edilmemiş olmasıdır. Ücretin ne kadar olduğunu bilemeden gişelere gelen sürücüler, söylenen ücreti bir nevi emri vaki yaparak ödemek zorunda bırakılmaktadır. Plaka okuma mantığı ile çalışan HGS, OGS gibi herhangi ulusal bir modern geçiş sistemine entegre edilmemiş olan tünel gişelerinde, 'parayı veren, düdüğü çalar' mantığı ile sadece nakit olarak tahsilat yapılmaktadır. Bu tünelin ikizi olarak adlandırabileceğimiz diğer tüp geçit ise, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılarak yaklaşık 45 gün önce tamamlanmış olmasına rağmen, bilinmeyen sebeplerle henüz hizmete açılamamıştır. Bu konuda TBMM'ye soru önergeleri veren değerli milletvekillerimize verilecek cevaplar, yöre halkımızca da merakla beklenmektedir."
"VERİLEN SÖZLER TUTULMADI"
Tüneli tercih etmeyerek dağ yolunu kullanan sürücülerden Cevat Çakıroğlu ise "Türkiye'nin hangi yerinde tünel ücreti var ki? AK Parti, seçimlerde 'Ücretsiz olacak' diye vaatte bulunmuştu. Ancak, değişen bir şey yok, halkı kandırdılar. Enayi yerine konuluyoruz" dedi.
Eyleme destek veren CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir de Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun seçim öncesinde tünelin ücretsiz olacağı yönündeki sözünü hatırlatıp, "Tünel, devletleştirilerek bir an önce ücretsiz olarak halkın hizmetine açılmalı. Böylece hükümet vermiş olduğu sözü de tutmuş olur" dedi.
CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ da tünelin ücretsiz olması için verdiği soru önergesine halen yanıt alamadığını belirtip, "Biten ikinci tüneli ise ne yapacaklarını bilemedikleri için açamadıklarını düşünüyorum. Ama gerekirse bir dahaki sefer gelir ve yapılan ikinci tüneli biz açarız" diye konuştu.
Kalabalık, açıklamanın ardından olaysız dağıldı.