Osmanlı Mimarisinin Üstadı Ekrem Hakkı Ayverdi Üsküp'te Anıldı
Eyüp SALİH - ÜSKÜP / DHA - Üsküp'te, Balkanlarda teşekkül eden Osmanlı mimarisinin üstadı Ekrem Hakkı Ayverdi'nin vefatının 30. yılı anısına konferans düzenlendi.
Eyüp SALİH - ÜSKÜP / DHA - Üsküp'te, Balkanlarda teşekkül eden Osmanlı mimarisinin üstadı Ekrem Hakkı Ayverdi'nin vefatının 30. yılı anısına konferans düzenlendi. Konferansın açılış konuşmasında söz alan Üsküp'te Osmanlı Mimari Eserleri adlı kitabın yazarı Lidya Kumbaracı, Ekrem Hakkı Ayverdi ile tanışması ve birlikte çalışmasıyla ilgili hatıralarını paylaştı. Çok sayıda katılımcının yer aldığı konferansta Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı Mütevelli Heyeti başkanı Sinan Uluant, Bir Osmanlı beyefendisi Ekrem Hakkı Ayverdi'nin hayatı ve kişiliği hakkında bir konuşma yaptı. Sinan Uluant, Ekrem Hakkı Ayverdi'nin aile ve çevresinde otorite timsali bir insan olduğunu, herkese yardım ettiğini ve 15 aileye muntazam her ay para ödediğini vefatından sonra duyduklarını ifade etti.
Prof. Dr. Fadıl Hoca, Üsküp'te zengin Osmanlı mimari eserlerin bulunduğunu, bunların araştırılması ve kamuoyuna takdim edilmesi konusunda Lidya Kumbaracı ve Kosta Balabanov'a çalışmalarından dolayı teşekürlerini arz etti.
Ekrem Hakkı Ayverdi'nin Balkanlarda Osmanlı mimarisi hakkındaki tespit ve çalışmalarını dile getiren Dr. Aydın Yüksel,Ekrem Hakkı Ayverdi'nin restorasyon çalışmalarında eserlerin içine nüfus ettiğini söyledi. Her türlü sanat eserlerini topladığını ve bunlardan ruhi bir birikimi meydana getirdiğini ifade etti. Topkapı sarayının onun sayesinde ihya olduğunu anlatan Aydın Yüksel, Edirne'de Selimiyeden başlayıp büyük eserlerde onun restorasyon izlerinin görüldüğünü açıkladı.
Balkanlarda Osmanlı eserleri üzerinde araştırmalar için yapılan seyahatte Romanya'dan Macaristan'a, en uç nokta olan Estergona kadar gidilerek yapılan çalışmalarla eserlerin tespit edildiğini,rölevler yapıldığın, fotograflar çekildiğini söyledi. Dönüşte Yugoslavya üzerinden Saraybosna'ya geçerek çalıştıklarını ifade etti. Bu çalışmalardan sonra daha geniş çapta monografi olarak tek tek eserlerin ele alındığın vurguladı.
