Osmanlı ve Bizans Döneminden İzler Taşıyan "Kırkgöz Köprüsü"
Afyonkarahisar'ın Bolvadin ilçesinde, Bizans ve Osmanlı Devleti döneminde kervan ve hac yolları üzerinde bulunan Kırkgöz Köprüsü, başta Mimar Sinan döneminde olmak üzere farklı tarihlerde yapılan restorasyon çalışmalarıyla günümüzde de eski ihtişamını koruyor.
Afyonkarahisar'ın Bolvadin ilçesinde, Bizans ve Osmanlı Devleti döneminde kervan ve hac yolları üzerinde bulunan Kırkgöz Köprüsü, başta Mimar Sinan döneminde olmak üzere farklı tarihlerde yapılan restorasyon çalışmalarıyla günümüzde de eski ihtişamını koruyor.
Akarçay nehri üzerindeki tarihi köprü, Bizans ve Osmanlı döneminin izlerini taşıyor.
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Güler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırkgöz Köprüsü'nün nehir ve sığ göl geçişleri için yapıldığını söyledi.
Tarih boyunca devletlerin kervan geçişleri için kalıcı ve geçici köprüler yaptığını dile getiren Güler, şöyle konuştu:
"Bolvadin'den Çay ilçesine çıkış güzergahındaki Kırkgöz Köprüsü, Eber Gölü'nün geçtiği ve su aldığı alan içerisine kurulmuş kalıcı bir köprüdür. Burası Bizans döneminde kervan yolunun geçtiği bir bölgedir. Daha eski dönemlerde de bir köprünün olduğu bilinmesine rağmen, belki de bölgede çok yaşanan depremler ya da büyük su baskınlarından dolayı bu köprüden işaret yoktur. Bugün köprünün bilinebilen tarihine göre 1150 yılında Bizans İmparatoru Manuel Kommen tarafından yaptırılmış ve günümüze kadar ulaşmıştır."
Mimar Sinan'dan izler taşıyor
Güler, Kırkgöz Köprüsü'nün Osmanlı döneminde de kuzey ve güney kervan yolları açısından önemli bir görevi yerine getirdiğini anlattı.
Köprünün, bu dönemde İstanbul'dan başlayarak Mekke'ye uzanan hac yolunun ana güzergahı olduğuna işaret eden Güler, şunları kaydetti:
"Her dönemde ciddi tamir ve bakımdan geçirilmiştir. Köprü, Kanuni Sultan Süleyman dönemindeki Bağdat ve İran seferleri sırasında Mimar Sinan'ın elinden geçmiştir. Kırk gözlü diye anılıyor ama 57 gözden oluşan bir köprüdür. Bugünkü yapı da aslında o günkü yapının devamı şeklindedir. Bolvadin Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından, köprünün tarihi misyonuna uygun şekilde bir restorasyon çalışması yapıldı. Halen ziyaretçilerin tarihi atmosferi yaşayarak geçebilecekleri bir köprü olarak ayakta duruyor."
