(Özel Haber) Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Emrah Topbaş Açıklaması
Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi Üroloji Uzmanı Op.Dr.Emrah Topbaş, prostat ameliyatları sonrasında ters boşalmanın ileri yaşlarda görülen bir kısırlık sebebi olduğunu belirterek ters boşalma ile mesaneye giden ve idrara karışan meninin tekrar...
Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Emrah Topbaş, prostat ameliyatları sonrasında ters boşalmanın ileri yaşlarda görülen bir kısırlık sebebi olduğunu belirterek ters boşalma ile mesaneye giden ve idrara karışan meninin tekrar kullanılarak çocuk sahibi olunabileceğine dikkat çekti.
Erkeklerde görülen kısırlık (infertilite) ile ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Üroloji Uzmanı Op. Dr. Topbaş, "Prostat ameliyatı yaptığımız hasta gurubu yaş ortalaması itibariyle ortalama olarak 40 yaşın üstünde. Genelde bu hasta gurubu çocuk yapmayı pek düşünmeyen bir yaş gurubu. Ama çocuk sahibi olmak isteyebilir. Yada gençliğinde prostat veya mesane boynuna herhangi bir operasyon uygulanan hastalar için de önemli. Normal çalışma sisteminde uyarı ve fonksiyonlarla meni, penis boyunca giderek dışarıya atılır. Prostat ve mesane boynuna müdahale yapılması durumunda hastanın idrarını daha rahat yapması için açtığımız yol mesane boynunun normal kapanma mekanizmasını bozuyor. Dolayısıyla yapılan müdahale ile kalıcı bir kusur meydana geliyor. Hastanın daha sonraki yaşamında bu hastalarda meni aşağı gelmek yerine kolay olan yolu tercih ederek mesaneye kaçıyor. Bu durumlarda hasta cinsel münasebet kursa dahi meni dışarı gelmediği için biz buna geriye boşalma, ters boşalma diyoruz. Bu durumlarda hastalar meni olmadığı için çocuk sahibi olamıyorlar. Bu hastalarımıza şu şekilde faydalı oluyoruz. Meni mesaneye idrara kaçtığı için hastaya idrar yaptırıyoruz ve idrarından bu spermi santrifüjle elde edip daha sonra bu hastalara yardımcı üreme teknikleri dediğimiz yöntemlere yönlendiriyoruz" dedi.
Kısırlıkla ilgili konularda eşlerin beraberce değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Üroloji Uzmanı Op. Dr. Topbaş, "Kısırlık (infertilite), evli bir çiftin bir yıl korunmasız cinsel ilişkiye rağmen çocuk sahibi olamaması durumudur. Biz buna kısır bir çift ve bunun araştırılması gerekli olduğunu söyleriz. Bunun araştırılması erkek ve kadın için aynı zamanda ve aynı dönemde başlamalıdır. Bunların sebepleri erkek ve kadın için eşit düzeydedir. Yani kısırlıktan sorumlu olan hangi çifttir diye bir soru karşımıza gelirse bunun cevabı erkek ve kadın aynı ölçüde sorumludur. Dolayısıyla her iki çifti birlikte değerlendirmemiz gerekir. Hastalarımız kısırlık yönünden bizlere başvurduklarında çok ucuz bir yöntem olan spermiogram ile kolayca kısırlık sorununun kimde olduğuna teşhis koyabiliyoruz. Spermin hareketlerini ve hızını arttıran bilimsel olarak kanıtlanmış ilaçlar var. Bu ilaçlar da belki bitkisel kaynaklardan özütlerden elde ediliyor olabilir. Ama bilimsel olarak kanıtlanmış olmayan herhangi bir ot, çöp ve bunun gibileri kaynatıp içmelerini hiçbir zaman tavsiye etmiyoruz. Biz bu hastalarımıza kanıtlanmış tedavileri bizim bildiğimiz ölçülerde vermeyi tercih ediyoruz. Bizim uyguladığımız üroloji birliklerinin kılavuzları ya da dünya sağlık örgütünün kılavuzlarına istinaden hareket etmeyi uygun görüyoruz. Dolayısıyla kulaktan duyma bilgiler yerine bir üroloji uzmanına başvurmalarını tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu.
Kısırlıkta kötü alışkanlıklar, beslenme ve obezitenin de önemine değinen Üroloji Uzmanı Op. Dr. Topbaş, "Kısırlıkta obezite spermler üzerinde olumsuz yönde etki göstermektedir. Bunun dışında kötü alışkanlıklar, sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklar hem spermin kalitesini düşürmekte hem de hareketliliğini azalttığı saptanmıştır. Dolayısıyla genç yaşta çocuk sahibi olmak isteyen hastalarımız sigara ve alkolden uzak durmalı ve egzersiz yapmalıdırlar. Bununla beraber sperm hareketini arttıran E vitamini gibi vitamin ve minerallerin alımını tavsiye ederiz. Geç kalınmış hastalarda kalitesini yitirmiş ve sayısında azalma olmuş spermler bizim tedavi imkanımız ve çiftlerin çocuk sahibi olmalarını oldukça zorlaştırmaktadır" dedi.
Testislerde meydana gelen varislere de değinen Topbaş, "Bizim cerrahi olarak düzeltebildiğimiz bir patoloji var ki, bu halk arasında da ismiyle müsamma olmuş varikosel denen hadisedir. Varikosel aynı bacak varisleri
gibi testisin varisi olarak anlayabileceğimiz bir sorundur. Testisin varisleri normalde olmaması gereken oradaki toplar damarların varisleşmesi, paketleşmesi neticesinde tesiste sıcaklık artışı ve buna ilaveten testisin beslenme güçlüğü ve sperm üretiminin aksaması durumudur. Bu hastalarımızda cerrahi olarak ameliyatlarını yapıp bu durumu ortadan kaldırarak hastaların sperm kalitelerini artırabiliyoruz. Böyle bir şansımız var" diye konuştu. - KIRIKKALE