Özgür-Der üyelerinden Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un İslam karşıtı söylemlerine tepki
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) üyeleri, Fransa'da İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'e hakaret içerikli karikatürlerin yayınlanmasını ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam karşıtı söylemlerini protesto etti.
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) üyeleri, Fransa'da İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'e hakaret içerikli karikatürlerin yayınlanmasını ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam karşıtı söylemlerini protesto etti.
Fatih'teki Saraçhane Parkı'nda bir araya gelen dernek üyesi bir grup, "Resulullah'a ve İslam'a Hakaret İfade Özgürlüğü Değil, İslam Düşmanlığıdır", "Resulullah'a Yönelik Fransız Küstahlığını Lanetliyoruz" pankartları açarak, "Macron Küstahlığı Bırak Tedaviyi Kabul Et", "Özgürlük Değil İnanca Saldırı", "Resul'e Uzanan Eller Kırılır" dövizleri taşıdı.
Tekbir getiren ve Macron aleyhine sloganlar atan grup adına basın açıklaması yapan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, Fransa'nın sokaklarda peçeyi yasakladığını ancak her türlü ahlaksızlığı teşvik ettiğini söyledi.
Filistin, Keşmir, Azerbaycan, Karabağ gibi birçok yerde Fransa'nın ve Avrupa ülkelerinin işgali desteklediğini belirten Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Her yerde sömürgecilerin ve işgalcilerin yanındalar. Ama direnenleri terörist diye yaftalıyorlar. İnanç, düşünce ve ibadet özgürlüğünden bahsedenler, bundan dolayı Müslümanları kınayanlar, bırakın Yahudiliği, siyonizmin eleştirilmesine daha tahammülsüzler. Siyonizmi eleştirdi diye Roger Garaudy'ın kitabını yasakladılar ve ona ceza verdiler. Bütün bu yalanlarla karşımıza çıkıp kendilerinin özgürlükçü olduğunu, Müslümanların şiddete meyilli olduğunu söyleyenler, İslam dünyasında Sisi cuntasını, Esed katilini, Hafter iş birlikçisini ve diğer zalimleri destekliyorlar. Müslümanlara yönelik katliamların arkasında duruyorlar."
İzzetli ve şahsiyetli yaşamak için zulme direnmek zorunda olduklarını dile getiren Kaya, "Biz, Kitabullah'tan ve Allah'ın Resulü'nden bunu öğrendik. Hakkımızı, hukukumuzu, inancımızı, kimliğimizi ve değerlerimizi korumak söz konusu olduğunda her türlü bedeli göze alarak direnmek durumundayız. Canımızdan aziz bildiğimiz Resul'e yönelik alçakça hakaretler karşısında bile bizden sessiz kalmamız, boş vermemiz, tüm aşağılama ve zorbalığa gülüp geçmemiz isteniyor. Bunu asla kabul etmeyeceğiz. Resulullah, bizim önderimiz, rehberimiz ve şerefimizdir. Ne mutlu şerefle yaşayanlara." ifadelerini kullandı.
"Efendimize yönelik hakaretlere karşı en yüksek şekilde sesimizi çıkaracağız"
Gazeteci-yazar Adem Özköse de Hz. Muhammed'in yeryüzüne nur saçan bir kandil olduğunu, ona ve İslam'a yapılan hakaretlere tepkisiz kalamayacaklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Daha önce Ebu Cehiller, Kab bin Eşrefler bu kandili söndüremedikleri gibi, Macronlar, Charlie Hebdolar asla söndüremeyecekler. Bu kandil yeryüzünü dün olduğu gibi de aydınlatmaya devam edecektir. Muhammed Mursi'nin dediği gibi, 'Peygamberimize hürmet edene biz de hürmet ederiz. Peygamberimize düşmanlık edene de sonuna kadar, 1400 yıldır nasıl Müslümanlar düşmanlık ettiyse biz de düşmanlık ederiz.' Bugün burada Peygamber Efendimizi savunmak, ona yönelik saldırıları, hareketleri kabul etmediğimizi haykırmak için bir araya geldik. Efendimize yönelik hakaretlere karşı en yüksek şekilde sesimizi çıkaracağız. Resulullah'ı savunmanın her şeyden önce tevhit, adalet davasına sahip çıkmamız olduğunu unutmayalım."
