Öztrak: Mevcut Yönetim Bu Yarattığı Güvensizlik ile Hızla IMF Kapısına Gitmek Zorunda Kalabilir
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Bu ekonominin en önemli problemi güven meselesidir... Uluslararası Para Fonunun tek yararı, eğer size güven duyulmuyorsa belli bir program açıklayarak çapa vazifesi görmektir. Yeni yönetim iş başına geldiğinde buna ihtiyaç yoktur… Ama mevcut yönetim bu yarattığı güvensizlik ile hızla IMF kapısına gitmek zorunda kalabilir. Türkiye’yi IMF kapısına götürecek olan Cumhur İttifakı’dır” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "Bu ekonominin en önemli problemi güven meselesidir... Uluslararası Para Fonunun tek yararı, eğer size güven duyulmuyorsa belli bir program açıklayarak çapa vazifesi görmektir. Yeni yönetim iş başına geldiğinde buna ihtiyaç yoktur… Ama mevcut yönetim bu yarattığı güvensizlik ile hızla IMF kapısına gitmek zorunda kalabilir. Türkiye'yi IMF kapısına götürecek olan Cumhur İttifakı'dır" dedi.
Ekonomi Muhabirleri Derneği bugün; CHP Sözcüsü ve Ekonomi Masası Başkanı Faik Öztrak ve Ekonomi Masası üyelerinin katılımı ile basın toplantısı düzenledi. Toplantıya; Ekonomi Masası üyelerinden CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Fethi Açıkel, Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Konya Milletvekili Abdullatif Şener, Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, İstanbul Milletvekili Turan Akdoğan, İzmir Milletvekili Bedri Serter, Uşak Milletvekili Özkan Yalım ve CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ile CHP Ankara İl Başkanı Ali Hikmet Akıllı katıldı.
Öztrak ve Ekonomi Masası üyeleri, Öztrak'ın sunumunun ardından gazetecilerin sorularına yanıt verdi.
KYK kredi borçlarının faizlerinin silinmesi hakkındaki soruya Öztrak, "Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeden dediklerini yaptıran kişi olarak herhalde dünya siyaset tarihine geçmiştir. Emeklilere ikramiye, önce itiraz ettiler, sonra tıpış tıpış yaptılar ama yarım yamalak yaptılar. 3600 ek gösterge dedik. En son onu da tıpış tıpış yapmak zorunda kaldılar. Yine çok büyük haksızlıklar meydana getirerek. Bu konuların düzeltilmesi de bizlerin iktidarına nasip olacak. Taşeron işçilere kadro verin dedik. Olmaz, verilmez, şu olur, bu olur. Sonunda verdiler. Üniversite harçların kaldırın dedik. Ne demek derken kaldırdılar. Önce itiraz sonradan neden? Çünkü kendilerinin proje üretebilecek kapasitesi kalmadı. Zaten metal yorgunu olduklarını kaç senedir itiraf ediyorlar. Yaptıkları iş, projeleri almak, itiraz etmek, unutturmaya çalışmak sonra yapmak. En son Genel Başkanımız 'KYK borçlarının faizini ödemeyin' dedi. O faiz değilmiş de enflasyon düzeltmesiymiş dediler, sonra Genel Başkanımızın dediğine geldiler. Genel başkanımız bu ülkenin ihtiyaçlarını biliyor" yanıtı verdi.
Kamu Özel İşbirliği Projeleri ile ilgili ne yapacağınızı soranlar oluyor mu" sorusuna Öztrak, "Oluyor. Bir; nasıl bir ekonomi politikası izleyeceğiz bunu sorunlar oluyor. İki; dışarıda çalışanlar arkadaşlarımız çok değerli fikirlerini bizimle paylaşıyorlar." dedi.
Olası iktidarlarında ekonomiyi dış kaynak olmaksızın kötü durumdan çıkarıp çıkaramayacaklarına dolayısıyla İMF'ye başvurup başvurmayacaklarına yönelik soruya Öztrak, şu yanıtı verdi:
"Bu ekonominin en önemli problemi güven meselesidir. Oyun oynanırken kural değiştiren bir hükümet vardır. Önce Merkez Bankası'nın arka kapısından 128 milyar doların buharlaştırılması meselesi vardır. Döviz satmanın bir usulü vardır. Siz bunu, o usul içinde yapmadığınız zaman bu, oyun içinde kural değiştirmektir. Bir, bundan başladılar. Belli bir miktarın üzerinde döviz tutan firmaların krediye ulaşımını engelliyorlar. Hepsi pansuman tedbirler, 'acaba oraları tıkarsam döviz bana gelir mi, şu olur mu, bu olur mu?' diye bir yaklaşık içinde götürüyorlar.
Sonuçta ortaya bir tablo çıkıyor. Türkiye'yi yöneten kadro oyun içinde kural değiştiren dolayısıyla, Türkiye'ye yatırım yaptığınız zaman, paranızın ne olacağını bilemediğiniz, dolayısıyla da çok ciddi güvensizlik yaratan tabloyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Ne yaptığını açık açık söyleyen, yaptıkları konusunda da son derece saydam olan yönetim iş başına geldiği zaman ve bu güven gelir.
Hala dünyada para bol. Dönüp baktığınız zaman dünya piyasalarından borçlanmak Uluslararası Para Fonu'ndan borç almaktan daha ucuz. Uluslararası Para Fonu'nun size tek yararı, eğer size güven duyulmuyorsa; belli bir programı açıklayarak çapa vazifesi görmektir. Yeni bir yönetim iş başına geldiğinde buna ihtiyaç yoktur. Küresel piyasalardan finansman ihtiyacını rahatlıkla sağlayabilir. Bu finansmanı da ekonominin rekabet gücünü artırmak için bu dövizleri ödeyebilecek sektörlerde yapılacak yatırımlarda kullanması halinde, bundan önce olduğu gibi betona yatırmaması halinde; Türkiye, bu krizden yani önce kısa vadeli durumdan hızla çıkar. Arkasından da diğer yapısal tedbirleri hayata geçirmek suretiyle, üreterek zenginleşmenin önünü açacak bir modeli çok rahat hayata geçirebilir, diye düşünüyoruz biz.
Dolayısıyla, şu anda bir Uluslararası Para Fonu'ndan fon sağlama ihtiyacı, öyle bir aciliyet henüz, dünya piyasalarının durumunu da dikkate aldığımızda gözükmüyor; yeni güvenilir bir yönetim için. Ama mevcut yönetim; bu yarattığı güvensizlik ile hızla IMF kapısına gitmek zorunda kalabilir. Türkiye'yi IMF kapısına götürecek olan Cumhur İttifakı'dır."
"AKP'den vazgeçmeyen seçmen" hakkında değerlendirmeleri sorulan Öztrak, "Bizim için her bir oy değerlidir. Bugün bize 'oy vermeyeceğim' diyen kitlelere ulaştığımız zaman, dertlerini dinleyip çözeceğimizi anlattığımız zaman, korkularının doğru olmadığını söylediğimiz zaman onların da oyunu alabileceğinizi inanıyoruz. Tüm kesimler bizim için değerlidir. Kategorik olarak bize oy vermeyecek insanlarla uğraşmayalım diye bir şey yok. Herkesten oyunu isteyeceğiz" dedi.
EYT sorunu hakkındaki soruya Öztrak, "Halledilmesi gereken hak ihlali olduğunun altını çiziyoruz. Önce bir niyetlendiler, sonra 'yok' dediler. Yine biçim dediğimize gelecekler. Biz iktidara geldiğimizde çözeceğiz" dedi.