"Panik Butonu Yetmez Ama Gerekli"
Kayseri'deki kadın örgütlerinin temsilcileri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından bazı pilot illerde uygulamaya başlanan panik butonunun yeterli olmadığını bidirdi.
Kayseri'deki kadın örgütlerinin temsilcileri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından bazı pilot illerde uygulamaya başlanan panik butonunun yeterli olmadığı ama gerekli olduğu konusunda ortak görüş bildirdi.
Türk Kadınlar Birliği Kayseri Temsilcisi Ayşe Uzunlu, panik butonunun yalnızca şiddet gören kadınlar için değil, engelli, yaşlı ve yalnız yaşayanlar için de olumlu bir önlem olduğunu söyledi. Buton uygulamasının tamamen önleyici olmasa da caydırıcı olacağını belirten Uzunlu, "Kadına güven verir. Şehrimizde birkaç ay içerisinde olan bir cinayeti hatırlayalım. Polis karakoluna çok yakın bir ev vardı. ve orada korunamayan bir kadın. ve işte böyle bir buton olayı olsaydı ben o zaman korunabileceğini düşünüyorum. Bu olayı yaşamazdık. Bu yeterli değil ama teknoloji olarak en ileri seviyede bu uygulamaya başlanmalı. Çok büyük bir olay bence. ve bunun devamlılığının sağlanması lazım" şeklinde
konuştu.
Uzunlu, kadına şiddetin önlenmesi için, eğitime yönelik daha köklü çalışmalar yapılması gerektiğine değinerek, "Çocuk ilk önce ailede öğreniyor. Şiddeti, bağırmayı orada görüyor. Kadın cinayetleri noktanın son halkası bizim gördüğümüz şiddet. Ama şiddet ortaya çıkmadan önce eğitimle önlenmeye çalışılmalı" ifadelerini kullandı.
"EN AZINDAN CAYDIRICI"
Kayseri Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Pembegül Selman da panik butonunun kadına şiddet uygulayan erkekler için caydırıcı bir neden olabileceğini söyledi. "İnsanın eşine, çocuğuna duyduğu şefkat ve sevgi eğer ona engel olamıyorsa buton ya da korku ne kadar engel olur diye düşünmeden edemiyor insan. O ruhsal durumda bunu düşünür mü bilemiyorum ama hiç değilse belki kadının hayatı kurtulur" diyen Selman, bu gibi uygulamaların yanı sıra yasal düzenlemelerin pratiğe geçirilmesi konusunda çalışmalar yapılması gerektiğine dikkat çekti. Selman, "Belki Avrupa'da yazılmış en iyi yasalara sahip olabiliriz ama bunu uygulayamıyorsak o zaman yine sınıfta kalırız, yine hayata yansımamış olur. Ama bir de şiddetin nedenine inmek lazım. Aslında temelden bunlar yok etmeye çalışırsak azaltmış oluruz. Zaten insanlar belli bir sınırı aştıktan sonra, saygı ve sevgi bitip iş şiddete kaldıktan sonra geriye dönüşü çok zor oluyor" dedi.
Aile içi şiddet olaylarının temel nedeninin ekonomik sorunlar olduğunu dile getiren Selman, "Bu ülkenin ekonomisi düzeldiği ve işsizlik azaldığı zaman şiddetli geçimsizliğin de azalacağını düşünüyorum. Yani sonuçtan önce şiddetin sebeplerine inmek gerektiğinin faydalı olacağını düşünüyorum. Ekonomik sorunlar da şiddet olaylarında önemli bir neden olarak karşımız çıkıyor" diye konuştu.
"FAYDALI BİR ÇÖZÜM ARACI"
Kayseri Barosu Kadın Hakları Komisyon Başkanı Avukat Ayten Tepecik Ulutaş ise, aile mahkemesinin değerlendirmesi ve koruma tedbir kararı vermesi halinde uygulanacak olan kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi amacı ile başlatılan ve pilot bölgelerde uygulamaları ile eksiklikleri tespit edilecek olan panik butonunun, kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve şiddetin mağduru olan kadınların korunabilmesi anlamında faydalı olabilecek bir çözüm aracı olduğunu söyledi.
Bu tür çözümlerin önemli olduğunu ancak şiddetin çözümü noktasında daha derine inilmesi gerektiğini vurgulayan Ulutaş, şu açıklamalarda bulundu:
"Bu durum ancak bireylerin bu konuda eğitimi yani kısaca bireyin şiddete yönelmesini engelleyici bir eğitim çalışması ile mümkün olacaktır. Elbette yapılan tüm çalışmalar fayda verecektir,
lakin yapılacak eğitim çalışmaları ile şiddetin tamamen ortadan kalkmasının, şiddetin önlenmesi konusunda harcanan emek ve maddi harcamanın önüne geçmesi ülke ekonomisi açısından da fayda sağlayacaktır. Bu nedenle önleyici tedbirler her zaman için koruyucu tedbirlerden öncelikli olmalıdır." - KAYSERİ